"Ah min-el aşk" demişti Osmanlı. " "Aşktan bu yana..."
Ah min-el aşk...
Aşktan önce. Aşktan sonra. Çünkü aşk bir milat. Takvimlerin kendini sıfırladığı, saatlerin yeniden ayarlandığı an. Aşktan önce olan biten her şey -mişli geçmiş. Adeta yaşanmamış. Bir şekilde hafızaya sonradan alınmış. Aşktan sonra olan her şey şimdiki zaman. Öncesi ve sonrası olmayan.
Sayfa 181Kitabı okudu
Ah Min'el Aşk
Bir Ah Min'el Aşk
Okuyla delinmiş
Bağrı ozanın
Herkes durur okur
Kimse anlamaz.
Sayfa 13Kitabı okudu
Kar Yağıyor Tepelere
Bu akşam konuşacağız
O duyulur-duyulmaz sesimizle.
Kar yağıyor tepelere.
Bu gece de
Korkuyla sevişeceğiz.
Sayfa 18Kitabı okudu
Aşktan Olsun Ölümümüz I
Aşktan olsun ölümümüz
Dudaklarımız ıslak
Ve dilimiz unutmuş sözcükleri
Ve gözlerimiz kapalı
Ve kaslarımız gerilmiş
Ve boyumuz da biraz uzamış
Ve tırnaklarımız da bile duyulurken yürek atışımız.
Olsun
Aşktan ölümümüz.
Sayfa 122Kitabı okudu
Aşktan Olsun Ölümümüz II
Mademki öleceğiz
Bir anlamı olsun
Çiçekli, kuşlu, insanlı, ormanlı, denizli
-çocuklar gibi yaşam dolu-
Ölümümüzün.
Sayfa 124Kitabı okudu
"Bir Ah Min'el Aşk
Kentin üstündeki bulutlarda
Gözyaşlarından çizilmiş."