Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ahh... "Seni yalnızca düşümde istiyorum." "Bilinçli olmanın ıstırabının, şairin dediği gibi, ölgünlük, bulantı ve acı veren bir arzu haline geldiği günlerden birinde, kendi kendimin bilincindeyim."
Reklam
Ahh Pessoa :(
Hayattan çok az şey istedim - ama o, o kadarını bile esirgedi benden.
Sayfa 34 - Can YayınlarıKitabı okudu
Ahh Pessoa ne yaptın sen bana.. :/
Hayatım hüzün dolu ve şikayet edesim bile yok; yaşadığım saatler o kadar sahte olduğu halde, elimi kaldırıp dağıtmayı bile hayal etmiyorum...
Sayfa 574Kitabı okudu
Reklam
Ahh anneler...
Öyle üşüyorum ki. Yalnızlıktan çok yoruldum, çok bitkinim. Ey rüzgar, gidip annemi bul...
Sayfa 134Kitabı okudu
Ahh ♡
Bazen şehir de kırlara özgü huzuru tadabilir… rüzgâr gibi sarar… güzel bir güneşin sıcaklığı duyulur. Ruha ne kadar da iyi gelir, gökte yükselmiş, huzurlu bir güneşin altında… mutluyum. ♡
Sayfa 515Kitabı okudu
Ahh be Fernando
“Yalnızlık beni kederlendiriyor, topluluk beni bunaltıyor.”
Sayfa 51
Ahh ne kadar da ben !
Neden bilmem, bazen öleceğim içime doğar… İster ağrılarla somutlaşmayan, bu yüzden ruhsal boyutta başlı başına bir sonuca dönüşen bir hastalık deyin buna, ister uyumakla kanmayacak kadar derin bir uyku isteyen bir yorgunluk – kesin olan şu ki, parmaklarında duyumsadığı yorganı cılız ellerinin bırakmasına isyan etmeden, pişmanlık duymadan razı olan, sonu yaklaşmış bir hasta gibi hissederim kendimi...
Reklam
680 syf.
10/10 puan verdi
Hissetmek ne renktir acaba?
Fernando Pessoa “Öyleyse kim kurtaracak beni var olmaktan?” diye başlayan bir kitap nasıl kötü olabilir ki... Var olmak... kaç kez canımı yakmıştır. Ahh Fernando nasıl bu kadar içimde olabiliyorsun, nasıl elimi kolumu bağlayıp, yalnız değilsin diyebiliyorsun? Ben de anlamak için yok ettim kendimi senin kadar. Keşke anlamasaydım insanların bakışlarındaki rengi, yüzlerindeki uçurumu, ellerindeki izleri... Anladıkça hüznün kaşifi oldum. Anladıkça sahibi olduğum bir acıyı doğurdum ve ondan ölene kadar sorumluyum. İçimde rastlayamadığım kadar bu kitapta rastladım kendime. Kaç defa kafa kafaya çarpıştım, kaç defa tanıdık duygulara sarıldım. Gel gelelim gerçeklere. Kitap 675 sayfadan oluşuyor. Belli bir olay örgüsü yok. Parçalardan oluşmuş olan bu kitap, Felsefe- Düşünce tarzında ele alınmış aforizma tadında bir eserdir. “Hiçlik” temasıyla huzursuz eden bu kitabı yaşınız, acınız her ne olursa olsun, kendinize ait bir cümle bulup altını çizeceğinize eminim dersem büyük konuşmuş olabilirim ama belki de eksik konuşmuşumdur. Ben okurken büyülendim dersem yüksek beklentiyle hüsrana uğramanızı istemem. Sonuçta beni büyüleyen şey belki de sarsıntılarımı bir başkasının da yaşamış olmasıdır. Ya da Pessoa’nın her şeyden haberi var. Sonuçta kendi katranlı penceremden bakıp yazdım bunları sizin için gökyüzü hala mavi olabilir. Ben rengini bilmiyorum hissetmenin, okuyun ve siz karar verin... Keyifli okumalar dilerim.
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110,5bin okunma
Ahh keşke..
.. "Keşke tekrar çocuk olsam, insanların etraflarındaki şeylere verdikleri değere de, aralarında kurdukları bağlara da kendimi kaptırmaksızın, hep öyle kalsam.."
Ah Pessoa ahh! :)
Hiçbir şey söylemeye cesaret edemeyenler, hiç göndermedikleri dizelerde, "Seni yalnızca düşümde istiyorum," der sevdikleri kadına. "Seni yalnızca düşümde istiyorum," çok uzun zaman önce yazdığım bir şiirin bir dizesi. Aklıma gelince gülümsetti beni, ama bu gülümsemenin nedeni hakkında bile hiçbir yorum yapmıyorum.
Sayfa 155 - Can Y.
40 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.