Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönül Yanılsaması Göz Yanılsamasına Benzemez
Burda sis var. Hava, romatizmalı biri için ağır. Burada sis var göz gözü görmüyor, içimde dingin bir hüzün, açıklı bir kabulleniş, ahlar vahlar tühler.. Ben bu ahları bir ahlat ağacından ödünç aldım der bir kadın şiirinde. Ve Ahlat Bitlis'in ilçesidir. Bir de şiirde bahsedilen ahlat ağacı, meğer dağlar da kendi kendine yetişen sert ve küçük bir
#DidemMadak
Bir zamanlar kendimi, Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım. Kaç metredir benim yokluğum? Benim yokluğumdan dünyaya, Bir elbise çıkar sanmıştım. Sonunda bende alıştım. Ah.. dedim sonra, Ah Böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim. 24 Temmuz 2011 Saygı ve Rahmetle...
Reklam
Ah'lar Ağacı
Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde. Berbattı, Bir şiire böyle başlanmazdı.
AH'LAR AGACI
İç ses, diye söylendim Ve ah dedim sonra, Böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim. Dallarına salıncak kurardı çocuklar, Hızlı yaşanan bir hayatın şarkılarıydı salıncaklar. Meyveleri tatsızdı Eski bir lanetten dolayı Herkes dişlerdi acı meyvelerini, Ve herkes söverdi ona. İsmini yazardı herkes onun bağrına, Ah derdi o. Ah! Bıçağın ucundaydı insanların hafızası 'İnsan unutandır ve insan unutulmaya mahkum olandır.' Tanrı şöyle derdi o zaman: Ah! Ne çok dikeni vardı ahlat ağacının tanrım, Ulaşılamazdı, Sen sarılmak istesen ona, O sana sarılmazdı. Ne çok dikenin vardı Tanrım! Ne çok isterdim, Sana sarılamazdım. Ve şöyle derdim o zaman: Ah! Ahlat ahların ağacıydı, Yaşlanmaya başlayanların, İtiraf edilememiş aşkların, Evde kalmış kızların. Ahlat ahların ağacıydı, Cezayir nasıl cezaların ülkesiyse, Öyleydi işte.
Didem Madak
Didem Madak
Ah'lar Ağacı
Ah'lar Ağacı
İç ses, diye söylendim Ve ah dedim sonra, Böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim. Didem Madak
1- Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde. Berbattı,
Reklam
Bir zamanlar kendimi, Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım. Kaç metredir benim yokluğum? Benim yokluğumdan dünyaya, Bir elbise çıkar sanmıştım. Sonunda ben de alıştım. Ah.. dedim sonra, Ah Böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim Didem Madak
Ah’lar Ağacı
“… İç ses, diye söylendim Ve ah dedim sonra, Böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim. Dallarına salıncak kurardı çocuklar, Hızlı yaşanan bir hayatın şarkılarıydı salıncaklar. Meyveleri tatsızdı Eski bir lanetten dolayı Herkes dişlerdi acı meyvelerini, Ve herkes söverdi ona. İsmini yazardı herkes onun bağrına, Ah derdi o. Ah! Bıçağın ucundaydı insanların hafızası ‘İnsan unutandır ve insan unutulmaya mahkum olandır.’ Tanrı şöyle derdi o zaman: Ah! …”
Didem Madak
Didem Madak
ahlat ağacı’ndan
“İnsan biraz da zamanın içinde süzülmeli, iyi ve kötü anıları birbirine karışıp belirsizleşmeli ve silinip gitmeli. Silinmeyecek olanlar da var tabi, zamana bir çentik atmak.. “
‘Ah’lar Ağacı Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde.
Reklam
AH’LAR AĞACI – Didem Madak 1- Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre
böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim
Didem Madak
Didem Madak
İnsan çıtır ekmeği ısırdığında, Kırıklar dolar kucağına, İşte orası umudun tarlasıdır. Ve orada başaklar ağırlaştığında, Sayısız ah dökülür toprağa. İç ses, diye söylendim. Ve ah dedim sonra, Böyle ah demeyi beli bükük bir ahlat ağacından öğrendim.
Didem Madak
Didem Madak
Ah'lar Ağacı
Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde. Berbattı, Bir şiire böyle başlanmazdı.
92 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.