39. SEMÂIN* MUBAH OLUŞU
Osman b. Urve’nin babasından rivayetle aktardığına göre, Hz. Âişe [radıyallahu anhâ] şöyle anlatmıştır: Kurban bayramı günlerinin birinde Resûlullah [sallallahu aleyhi vesellem] yanıma girdi. O esnada yanımda Abdullah b. Selâm’ın hizmetlisi iki kız vardı, def çalarak şarkı söylüyorlardı. Resûl-i Ekrem içeri girer girmez onlara durmalarını söyledim. Allah Resûlü oradaki yatağa uzanıp üzerini elbisesiyle örttü. Ben kendi kendime, “Herhalde Resûlullah bugün şarkıyı ya serbest bırakacak ya da haram kılacak” dedim ve odadaki iki kıza dışarı çıkmaları için işarette bulundum ki o esnada babam (Hz. Ebû Bekir) içeriye girdi. Babam çok sert biriydi. Onları görür görmez hiddetle, “Resûlullah’ın evinde şeytanın mizmarı** ne gezer” diye beni azarladı. Bunun üzerine Hz. Peygamber yüzünü açtı ve, “Ey Ebû Bekir, her milletin bir bayramı var, bugün de bizim bayramımızdır” buyurdu.
_____
*Semâ sözlükte “dinlemek” manasınadır. Terim olarak musiki nağmeleri dinlerken, vecde gelip hareket etmek, kendinden geçip dönmek demektir.
**Ses çıkaran her çeşit çalgı aletlerine mizmar denilmekle birlikte genel olarak üflemeli çalgılar için kullanılan bir tabirdir.
Sayfa 62 - ŞadırvanKitabı okudu
Biz, onların ihtilaf ettikleri hususlar üzerinde durmayacağız. Zira nüzul sebebleri, nass hakkındaki karinelerden sayılmazlar. Bunlar, bizzat eski alimlerin itiraflarına göre vehmeden kurtulmuş değildirler. Bunlar hakkındaki ihtilaf eskidir. Onların esbab-ı nüzul hakkındaki görüşlerinin vardığı sonuç, ayetin nazil olduğu dönemdeki hadiselerdir. Burada sebeb, felsefedeki illiyet manasındaki sebeblilik değildir.
Sayfa 24 - İşaret yayınları
Imam Ahmed ile Ebû Nuaym, Enes b. Mâlik radiyallahu anh'den : Aişe radiyallahu anha bir gün hücresinde iken dışardan bir kalabalık sesi ve gürültü duydu da :
- Bu ne kalabalıktır? diye sordu.
-Abdurrahman b. Avf'in kervanıdır. Şam'dan geliyorlar. Beraberlerinde her şey var, dediler.
Kervan yedi yüz deve idi. Ses ve gümbürtülerinden Medine sarsılıyordu. Peygamber Efendimiz :
- Abdurrahman b. Avf'ın emekliyerek cennete girdiğini gördüm, buyurdu.
Abdurrahman b. Avf da Peygamber sallallahu alleyhi ve sellem'in böyle buyurduğunu duyunca :
- Gücüm yeterse cennete ben emekliyerek değil- ayakta yürüyerek girmek istiyorum, dedi ve o yedi yüz devenin hepsini, yükleriyle beraber Allah yolunda sadaka olarak dağıttı.»
Sayfa 280 - 2.cilt
Hz. Peygamber'in (s.a.v) Vefatı
Hz. Aişe (r.a) şöyle anlatıyor: Hz. Peygamberin (s.a.v) vefat edeceği gün geldiğinde, o günün öncesinde Hz. Peygamberin hastalığında hafifleme görüldü. Bunun üzerine ashabın erkekleri sevinç içinde evlerine dağıldılar. Hz. Peygamberi (s.a.v) ziyaret etmek için, kadınlara fırsat verdiler. Biz Hz. Peygamberin yanında bulunduğumuz bir anda ki hiçbir
Ölüm ve SonrasıKitabı okudu
🔔🌹Rasulullah (sav) güzel isim koymanın önemini şöyle açıklıyor:
“Sizler kıyamet günü isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağrılacaksınız. Öyleyse isimlerinizi güzel yapın.”
Kötü olan isimlerin çocuklara verilmemesi gerekir.
Kötü isim konmuş çocuk; ”Allah beni doğuştan Müslüman olarak dünyaya gönderdi, sen neden bana kötü manaya gelen ismi koydun?’ diye isim koyandan davacı olacaktır.
Rasulullah (sav) erkek çocuklarına isim olarak, Abdullah, Abdurrahman, Muhammed, Hasan, Hüseyin gibi isimleri kız çocuklarına da Aişe (Ayşe), Fatıma, Zeyneb, Hatice, Cemile, Zehra… gibi isimleri tavsiye buyurmuştur.