Affetmenin Güzelliği
Resûlullah Efendimizin mübârek torunu Hazret-i Hüseyin Efendimiz (radıyallahü anh) bir gün misafirleri ile sofrada oturmuşlar yemek yiyorlardı. O sırada kölesi bir kap sıcak yemekle gelirken ayağı yere takılıp, elindeki yemeği hazret-i Hüseyin'in mübarek başına döker. Hazret-i Hüseyin, terbiye maksadı ile kölesinin yüzüne sertçe bakınca, kölesi, Âl-i imrân sûresi'nin 134. âyet-i kerimesindeki; (Gadab etmezler) mealindeki kısmını okur.
Hazret-i Hüseyin;
- Gadabımı terk ettim, buyurunca, kölesi, âyet-i kerimenin; (İnsanlardan kusurlu olanları affederler) mealindeki kısmını okur.
Hazret-i Hüseyin;
- Affettim cevabını verince kölesi; âyet-i kerimenin; (Allahü teâlâ ihsan edenleri sever) mealindeki kısmını okur.
Bunun üzerine hazret-i Hüseyin (radıyallahü anh);
- Allah için seni kölelikten azad ettim, istediğin yere gidebilirsin, buyurur.
Rabbimiz! Doğrusu biz ‘Rabbinize inanın!’ diyerek, imana çağıran bir davetçiyi işitip iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi sil ve bize iyilerin ölümünü nasip et.