Teselli isterken bu hazin sesten, Neler dinlersin yorgun nefesten, Bülbül de bıkmıştır altın kafesten, Soralım Şirin'i Ferhad'a yolcu, Sabah mı, öğle mi, akşam mı bilmem? Bu aşk alemi hayâl mi bilmem? Mendilin gelmezse gözümü silmem, Sonra gözyaşını sel olur yolcu, Kafam mı, çilem mi, yoksa kaderim, Şansım olmazsa aklı nideyim, Avcı değilim ki gideyim Çünkü talihim dargındır yolcu. Felek elinden ben de dertliyim, Bir gün gülmedim, kara bahtlıyım, Aşkın elinden hep kementliyim, Dertliyim, derdimi gel deşme yolcu.
Yoldan Güzel Geçmek
Bir kral halkı için geniş bir yol yaptırmaya karar verdi. Yapımı tamamlanan yolu halka açmadan önce, bir yarışma düzenlemeye karar verdi. İsteyenin bu yarışmaya katılabileceğini ilan ettiren kral, yoldan en güzel geçecek kişiyi belirleyeceğini söyledi. Yarışma günü, insanlar akın ettiler. Bazıları en güzel arabalarını, bazıları en güzel elbiselerini getirmişti: Kadınlardan kimileri saçlarını en güzel biçimde yaptırmıştı, kimi de yanlarında en güzel yiyecekleri getirmişti. Gençlerden bazıları spor kıyafetler içinde yol boyunca koşmaya hazırlanıyordu. Nihayet, tüm gün insanlar yoldan geçtiler, fakat yolu kat edip tekrar kralın yanına döndüklerine hepsi aynı şikayette bulundu: Yolun bir yerinde büyükçe bir taş ve moloz yığını vardı ve bu moloz yığını yolculuğu zorlaştırıyordu. Günün sonunda yalnız bir yolcu da bitiş çizgisine yorgun argın ulaştı. Üstü başı toz toprak içindeydi, ama krala büyük bir saygıyla yönelerek elindeki altın kesesini uzattı: ‘Yolculuğum sırasında, yolu tıkayan taş ve moloz yığınını kaldırmak için durmuştum. Bu altın kesesini onun altında buldum. Bu altınlar size ait olmalı.’ Kral gülümseyerek cevap verdi: ‘O altınlar sana ait delikanlı.’ ‘Hayır, benim değil. Benim hiçbir zaman o kadar çok param olmadı.’ ‘Evet’ dedi kral. ‘Bu altınları sen kazandın, zira yarışmanın galibi sensin. Yoldan en güzel geçen kişi sensin. Çünkü, yoldan en güzel geçen kişi, ardından gelenler için yoldaki engelleri kaldıran kişidir.’
Sayfa 24 - Az KitapKitabı okudu
Reklam
İman edip hayatında namaz olmayanlara...
Şu temsili dinle. Meselâ: Şu bir hizmetçi kuldan daha ahmak görünüyorsun ki; onun seyyid-i kerimi ona yirmidört altın veriyor. Onu Burdur'dan Antalya'ya, oradan da Şam'a ve Yemen'e gönderiyor. Ve emrediyor ki: O altınları, levazım-ı seferinde sarfet! Lâkin Antalya'ya kadar -cebren- iki gün yayan gideceksin. Hem bir nevi
432 syf.
9/10 puan verdi
"Oğlu olarak yetiştim Varlıklı insanların. Ailem Boynuma bir yaka takıp yetiştirdi beni Hizmet edilecek biri olarak ve öğretti bana Buyurma sanatını. Ama Büyüyüp çevreme baktığımda Sevmedim sınıfımın insanlarını Buyurmayı ve hizmet edilmeyi Ve terkedip sınıfımı katıldım Yoksul insanların arasına" Brecht'i tanımayanlar için bir tanıtım
Bütün Oyunları -3
Bütün Oyunları -3Bertolt Brecht · Mitos Boyut Yayınları · 200919 okunma
Teselli İsterken
Teselli isterken bu hazin sesten, Neler dinlersin yorgun nefesten, Bülbül de bikmiştır altın kafesten, Soralım Şirin'i Ferhad'a yolcu, Sabah mı, öğle mi, akşam mı bilmem? Bu aşk alemi hayal mi bilmem? Mendilin gelmezsen gözümü silmem, Sonra göz yaşım sel olur yolcu, Kafam mi, çilem mi, yoksa kaderim, Şansım olmazsa aklı nideyim, Avcı değilim ki gideyim Çünkü talihim dargındır yolcu. Felek elinden ben de dertliyim, Bir gün gülmedim, karabahatlıyım, Aşkın elinden hep kementliyim, Dertliyim, derdimi gel deşme yolcu.
R... A...Kitabı okudu
132 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabevinde raflarda diğer kitapların arasında bu kitabı gördüğümde oldukça dikkatimi çeken ve ciddi ciddi merak uyandıran bir başlık olarak ilgimi çektiğini söylemek isterim. Okudukça ve özellikle başka başka şiirlere rastladığımda ise insan şu soruları kendisine sormadan edemiyor. "Onlar mı akıl hastası yoksa dışarıdakiler mi?" "Ya da öyle bir duygu yoğunluğuna ya da mizah yeteneğiyle yazılmış şiirlere rastlıyorsunuz ki, insanın hayranlık hissiyatıyla hayretler içerisinde kalması an meselesi." İşte bir tanesi. Keyifli okumalar: Teselli isterken bu hazin sesten, Neler dinlersin yorgun nefesten, Bülbül de bıkmıştır altın kafesten, Soralım Şirin'i Ferhad'a yolcu, Sabah mı, öğle mi, akşam mı bilmem? Bu aşk alemi hayâl mi bilmem? Mendilin gelmezse gözümü silmem, Sonra gözyaşını sel olur yolcu, Kafam mı, çilem mi, yoksa kaderim, Şansım olmazsa aklı nideyim, Avcı değilim ki gideyim Çünkü talihim dargındır yolcu. Felek elinden ben de dertliyim, Bir gün gülmedim, kara bahtlıyım, Aşkın elinden hep kementliyim, Dertliyim, derdimi gel deşme yolcu.
İnilti
İniltiBedia Tuncer · Matbaa Teknisyenleri Basımevi · 19641,386 okunma
Reklam
102 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.