Bir insanın ölmesinin nasıl bir şey olduğunu biliyor musunuz? Hiç böyle bir insanın yanında bulundunuz mu? Bedenin nasıl kıvrıldığını, morarmış tırnakların boşluğu nasıl tırmaladığını, gırtlağından nasıl bir hırıltının yükseldiğini, bütün organlarının nasıl direndiğini, her parmağın dehşete nasıl karşı koyduğunu ve gözlerinin tasvir bile edilemeyecek şekilde nasıl yerinden fırladığını hiç gördünüz mü? Siz öylece ortada dolanan dünyayı gezen yardım etmeyi bir görev zanneden siz hiç böyle bir şey yaşadınız mı?
"Daha önce hiç iyi bir insan ya da ona benzer bir şey oldum mu bilmiyorum, ama... galiba her zaman yardımsever biriydim... Oradaki o kirli hayat içinde, insanın beynine sıkıştırdığı bir avuç bilgiyle herhangi birine hayatında bir parça nefes verebilmek, insanın tek mutluluğu... bir tür tanrısal mutluluk..."
Reklam
60 syf.
10/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Zweig'in novellalarından okumayan yoktur galiba aramızda. Hepimiz mutlaka en az bir kitabını okumuşuzdur. Okumak istemeyen bile sırf merakından okur, bu yazar neden bu kadar çok okunuyor diye. Benim Zweig'in kaleminde en bayıldığım yanı hüzün kokuyor olması. Hangi hikayesini okursanız okuyun, mutlaka umutsuzluk, intihar, hastalık, ölüm ve bol bol hüzün sizi sarmalıyor. Konusundan kısaca bahsedecek olursam, kendisine çok özel ve önemli bir konuda yardım isteği için başvuran zengin hastasını, istediği şeyi vermediği için geri çeviren bir doktorun pişmanlığı. Kısacası bu; ama o kısacık kitabın içinde neler barındırdığını ancak okuyarak anlayabilirsiniz. Amok Koşucusu'un ne olduğunu, doktorun gemide ne yaptığını, zengin hastasından neden böyle akıl almaz ve ahlaksız bişey istediğini, sonrasında yaşadığı pişmanlığı, hastasının en aciz anında yine ona ihtiyaç duyduğunu, verilen söze sadık kalınmak için neler yapıldığını okuyun ve neden Zweig'in en güzel kitabı dediğimi anlayın Siz hiç bir bedenin iki büklüm olduğunu gördünüz mü, morarmış tırnakların boşluğu kavrayışını, gırtkakran çıkan hırıltıları, her bir organın kendini savunuşunu, her bir parmağın korkunç olana karşı direnişini ve gözlerin kelimelerle anlatılamayacak bir dehşet içinde açılışını??? Ben bir doktor olarak bunu sık sık gördüm. Ama bizzat kendim sadece bir kez yaşadım, birlikte yaşadım, birlikte öldüm yalnızca işte o gecede....
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021112,7bin okunma
Ölüm anı
Bir insan ölürken hiç yani başında bulundunuz mu , vücudun nasıl kıvrılarak doğrulduğunu , mosmor tırnakların nasıl boşluğa uyandığını , gırtlaktan nasıl hırıltılar çıktığını, her uzvun ölüme nasıl direndiğini , her parmağın bu dehşete karşı nasıl gerildiğini ve gözlerin kelimelere sığmayan bir korkuyla yuvalarından nasıl fırladığını gördünüz mü?
Sayfa 64 - Koridor
Daha önce hiç iyi bir insan ya da ona benzer bir şey oldum mu bilmiyorum ama galiba her zaman yardımsever biriydim...
64 syf.
·
Puan vermedi
Eskiden sağlam bir okurdum hatta yazardım ufak ufak. Fakat bir süredir okuyamıyorum ve hatta yazma yeteneğim de epey körelmiş durumda. Bu aralar bu alışkanlığımı yeniden kazanmaya çalışıyorum. Bu sebeple en sevdiğim ve beni yormadan anlaşabildiğimi düşündüğüm sevgili Zweig'in öykülerini yeniden okuyorum. Amok Koşucusunu bir kaç sene evvel
Amok Koşucusu
Amok KoşucusuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021112,7bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.