Yahudi inancına göre: Sadece ve sadece Yahudi bir anneden doğan Yahudi olur. Yahudiler anneyi tarla kabul ediyor. “Ürün tarlada yetişir, onun için sadece Yahudi anneden doğan çocuk Yahudi olur!” diyorlar.
Baba Yahudi olsa anne Yahudi olmasa o Yahudi olarak kabul edilmiyor. Yahudi anneden olmayan bütün insanlara ise “Goyim” diyorlar.
Yahudi
“Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelip gidişinde selim akıl sahipleri için elbette ibretler vardır."
"Onlar ayaktayken, otururken ve yanları üzerine yatarken Allah'ı anarlar. Göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde düşünürler. "Rabbimiz! Bunu boş yere yaratmadın, seni eksikliklerden uzak tutarız. Bizi ateş azabından koru" derler."
"Rabbimiz! Sen kimi cehennem ateşine sokarsan, onu rezil etmişsindir. Zalimlerin hiç yardımcıları yoktur."
"Rabbimiz! Biz, 'Rabbinize iman edin' diye imana çağıran bir davetçi işittik, hemen iman ettik. Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla. Kötülüklerimizi ört. Canımızı iyilerle beraber al."
"Rabbimiz! Peygamberlerin aracılığı ile bize vaadettiklerini ver bize. Kıyamet günü bizi rezil etme. Şüphesiz sen, vaadinden dönmezsin."
"Rableri, onlara şu karşılığı verdi: "Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden hiçbir çalışanın amelini zayi etmeyeceğim. Sizler birbirinizdensiniz. Hicret edenler, yurtlarından çıkarılanlar, yolumda eziyet görenler, savaşanlar ve öldürülenlerin de and olsun, günahlarını elbette örteceğim. Allah katından bir mükâfat olmak üzere, onları içinden ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Mükafatın en güzeli Allah katındadır. "
-Âli İmran 190-195-
Barnabas İncili’nin akibeti nereye varacak?
1983 Kışında, Şırnak'ın Uludere kazasına bağlı "Kela Memo" mevkiinde av köpekleriyle avlanmaya çıkan Timurhan Ağa ve adamları bir ara köpeklerini kaybederler. Köpeklerinin yeraltı gibi bir yerden seslerini işitirler. Mağara gibi bir yerden girdiklerinde aşağıya doğru yol olduğunu
Güneşe ve aydınlığına, onu izlediğinde aya, güneşi ortaya çıkaran gündüze, onu örten geceye, göğe ve onu bina edene, yere ve onu yayıp döşeyene,nefse ve onu düzenleyene ve ona kötülük ve sakınma duygusunu aşılayana and olsun ki nefsini arındıran kurtuluşa erecek, onu alçantansa kaybedecektir.
Yataklarımızda ölmek de iyidir
temiz bir yastıkta
ve arkadaşlarımızın arasında.
Bir kez olsun
ellerimiz göğsümüze kapanmış,
boş ve solgun,
çiziksiz, zincirsiz, bantsız
ve belgesiz ölmek iyidir.
Temiz bir ölümle ölmek iyidir,
gömleğimizde deliksiz
ve kaburgalarımızda delilsiz.
Yanağımızın altında kaldırım taşı değil, beyaz bir yastıkla,
ellerimiz sevdiklerimizin elleri arasında,
çaresiz doktorlar ve hemşireler etrafımızda,
arkamızda zarif bir vedadan başka hiçbir şey bırakmadan,
tarihe aldırmadan,
dünyayı öylece bırakarak,
bir gün bir başkası onu değiştirir diye umarak
ölmek iyidir.
Mourid Barghouti, Midnight and Other Poems (2009)
Arapçadan İngilizceye Çev. Radwa Ashour (2009)
İngilizceden Türkçeye Çev. Zeynep Nur Ayanoğlu (2021)
14 Şubat günü ölen Filistinli şair Mourid Barghouti’nin (1944-2021) anısına
yahu aradimda o video'yu bulamadim,
bi turko lavuk cekmis, iste amerikaya giden work and travelci sanirim.
ozetle diyor ki;
Turkiye ve kizlar icin (zaten ortadogu'da en buyuk dert halaaaaa sex/hic degismez)
iste gidip gormus orayi,
hani diyor burda, amerika'da normal guzel bir kizin ortalama en fazla 300-500 takipcisi var normali
"Yalan kürsüleri yıkıp yerine
Sehpaları kuracağız and olsun!
Haini, soysuzu iki kaşının
Ortasından vuracağız and olsun!
Çaresiyiz kanayan her yaranın
Birliğini göreceğiz Turan'ın
Ya da Türk'e yâr olmayan dünyanın
Eksenini kıracağız and olsun!
Hastane yolunda doğan bebeğin
Üstüne beyaz kar yağan bebeğin
Kırkı çıktığı gün donan bebeğin
Hesabını soracağız and olsun!
Aldanmadan makamlara, kürklere
Yoldaş olup saray basan kırklara
Turan adlı nazlı gelin Türklere
Yâr olunca duracağız and olsun!
Gerçek kılıp ecdatların düşünü
Geri alıp her bir mezar taşını
Reziller eğerken rezil başını
Huzura biz varacağız and olsun!"
And olsun ki oraya
Orda çocukluğu ısrarla tütenin avlu
Kalanın kendine kuyunun kuyuya taş attığını gördüm
Engebeli evlerden ılık aklıma değnek
Şimdi bana durmadan dumana alışık
Tef, çaput ve yağış gerek
İş bu artan nevalem
Onların çınlayan tembihleri
Uygun yaşam
Uygun adım
Uygun aşk
Gidiyorum özenle bırakıp her şeyi
Gidiyorum,
Sular ve seller götürsün sizi...