Sinema eğitimi için İtalya'ya giden Ferhan ÖZPETEK'in İstanbul' a dönüşünde iç dünyasına gezintisi , ailesi, arkadaşları, aşk seçimi tiyatro eseri tadında anlatılıyor. Eski İstanbul'u anarken yeni İstanbul'un da karmaşası unutulmadan yansıtılıyor. Bir yandan da yolu kesiştiği Anna'nın öyküsü .. Tavsiye edebileceğim bir roman, beğenileceğinden de eminim..
Tıpkı sepya tonlarındaki kapağın hissettirdiği gibi, yıllarını Bolşoy sahnesinde dans ederek geçirmiş, döneminin en büyük ve ünlü balerini Anna Balint'in tüm kemiklerine işlemiş kanserin etkisiyle yattığı hastane yatağında geçmişe, yıllar öncesine, çocukluğunun geçtiği salaş çiftliğe dönüşüne, çiftlikteki atlıkarıncada geçirdiği anları anımsayışına tanık oluyoruz. Kızının kendisi gibi çiftliğe sıkışıp kalmasını istemeyen annesinin Anna'yı alarak Belgrad'a , bir bale okuluna getirmesiyle Anna'nın hayatı tamamen değişiyor.
Anna Balint'in Belgrat'tan Moskova'ya; Bolşoy sahnesinin baş balerini oluşuna doğru ilerleyen yaşam öyküsü akıcı ve sıcacık bir dille anlatılmış. Yer yer diyaloglara fazla yer verilmiş olduğu hissedilse de yine de okuyucu farklı bir atmosfere taşıyan bir kitap. Romanda yer alan herkesin birbirine aynı hitap sözcüklerini kullanıyor oluşu ise bunun bir "ilk roman" oluşuna bağlı olduğu ya da çevirisinin başarısız olduğunu düşündürüyor. Yine de sanata bale dansına ilgi duyan pek çok kişinin severek okuyacağı kesin...
Dünya klasikleri serisinden okumalar yapmaya devam ediyorum. Şimdi Leo Tolstoy'un Anna Karenina adlı romanını okuyorum. Bayağı kalın bir kitap ama konu ilginç, Rusya'nın Çarlık döneminde yaşanan bir aşk öyküsü...
1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi
2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya
3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği
4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi)
5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt
6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında
7. Nietzsche - İyinin ve kötünün ötesinde
8. Nietzsche - Ecce
BBC Kültür, farklı ülkelerden yazarlara başvurarak kuşaktan kuşağa aktarılan, kıtaları aşan ve toplumu değiştiren hikâyeleri seçmelerini istedi.
Nisan ayında yapılan ankette yazarlar, insanların düşüncelerini şekillendirdiği ve tarihi etkilediğini düşündükleri beş hikâye seçti. 35 ülkeden 108 yazar, akademisyen, gazeteci, eleştirmen ve
> BAK SPOILER, MPOILER YOK, HER KİMSEN SAKIN ŞİKAYET EDİP, EMEKLERİ HİÇ ETME DOSTUM !!! <
> Evet, geldik gene güzel bir kitabımızın sonuna ve benden merakla beklenen incelemelerden birisine daha. Her ne kadar Zümrüt GÖKÇE'nin Grangé etkinliğinde aktif olarak boy gösterememiş olsam da, kendisinin şiddet ve cebir ile beni tanıştırmak
940-41 yıllarında yazılmış ve genelde iyi bilinen oyunlara yer verilmiş. Çeviriler Ayşe Selen, Ahmet Cemal, Özdemir Nutku ve Yılmaz Onay tarafından yapılmış.
Cesaret Ana ve Çocukları Brecht'in en iyi bilinen ve belki en sık sergilenen oyunlarından biri ve onun anti-militarist yanını en iyi kullandığı metni denebilir. Avrupa'da temelde
Hani derler ya, kiminle yaşlanırsan yaşlan kalbindekiyle ölürsün diye. İkinci Dünya Savaşı'na tanıklık etmiş Pino Lella'nın yaşam öyküsü de öyle olmuş işte. Belirtildiği üzere de gerçek hayattan alınmış bir tarihi romandır Kızıl Göğün Altında. Pino Lella ve biricik aşkı Anna'nın destanlaşmış hayat hikâyelerine üzerine gerçek bir öykü, gerçek bir