m. (@aprilsgirl) 1000Kitap'ta

@aprilsgirl

Okur

kendime hatıra bırakıyorum

hazırlık

8 Nisan, 1 Ocak

6 okur puanı

Mart 2024 tarihinde katıldı

Şu anda okuduğu kitap

Dikenler ve Güller SarayıSayfa: 129/540 · Sarah J. Maas

Okuma Hedefleri

2024 Okuma Hedefi

13/30 kitap - 14 günde 1 kitap okumalı.

13Kitap 3Takip edilen 3Takipçi 4İnceleme 2Alıntı 0İleti

m.

@aprilsgirl

19 Nisan 14:30

Şu anda okuyor

%23 (129/540)

Dikenler ve Güller Sarayı Sarah J. Maas

8.2/10 · 3.820 okunma

Reklam

m.

@aprilsgirl

17 Nisan 23:48

Bir kitap okudu

56 syf.

Puan vermedi

3 saatte okudu

Kaçak ve Sahaf Mendel Stefan Zweig

8/10 · 3.100 okunma

m. isimli okurun 13 yeni kitabını göster

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör

m.

@aprilsgirl

15 Nisan 23:18

736 syf.

· Kitabı okudu

10/10 puan verdi

5 günde okudu

Biraz Spoiler İçeren Bir İç Dökme

Ben henüz seriye hiç başlamadan önce Daren’e bu kadar tutuklu bir aşık olacağımı tahmin etmemiştim gerçekten ya. Her kitapta ayrı bayılıyorum, her kitapta ayrı aşık oluyorum bu iblise. Hayatımın anlamı olmuş meğersem de haberim yokmuş dostlar. Her neyse Daren sevdamı iki saniyecik kenara itekliyorum ve devam ediyorum. Öncelikle kitaba BAYILDIM.

devamını oku

Deliler ve CellatlarN. G. Kabal · Dex Yayınevi · 2024139 okunma

m.

@aprilsgirl

09 Nisan 17:02

kitabı bitirdikten sonra kendi içimden aldığım bilgilere göre ışıkları söndürseler bile şarkısı daren ve nova’ya yazılmış…

Kitabı okudu

Deliler ve Cellatlar N. G. Kabal

Reklam

m.

@aprilsgirl

09 Nisan 12:07

“Rezil olmak mı?” Ayıplar gibi başını salladı. Gözlerime dikili kaldı. “Bana kızgın mısın? Ben sana daha çok kızgınım. Benden nefret mi ediyorsun? Ben senden daha çok nefret ediyorum. Beni özlüyor musun? Ben seni daha çok özlüyorum. Benden hoşlanıyor musun? Ben senden daha çok hoşlanıyorum.” ^^ Daren’inime olan aşkımdan yataklara düştüm… Her hareketinle büyüleme be adam…

Sayfa 674Kitabı okudu

Deliler ve Cellatlar N. G. Kabal

m.

@aprilsgirl

23 Mart 11:59

280 syf.

· Kitabı okudu

8/10 puan verdi

4 günde okudu

İnsan her şeyi unutarak yaşayabilirdi ama her şeyi hatırlayarak yaşayamazdı

okurken hep acaba sonunda ne olacak, nereye bağlanacak diye düşünüp durdum ve böyle bir sonu asla ama asla düşünemedim. şok oldum çokça. hala nasıl ya, nasıl mümkün olabilir, şaka falan mı diyorum kendi kendime. romanın bazı yerlerinde çok üzüldüm, tahmin edemediğim onlarca şey oldu ve kitabı okurken bir yerde hep kafamda benim de ikizim olsaydı nasıl olurdu acaba sorusu döndü. her sayfada merak duygusu o kadar fazlaydı ki. kitabın içinde çok da ön planda olmayan cinayeti kimin işlediğini, ahmet’in bu garip davranışlarının sebebini, mehmet’in tüm hikayesini ve hatta gazeteci kızın adını bile son sayfaya kadar merakla bekledim. sonunda da gerçekten ağzım açık kaldım. okuduğum ilk livaneli romanıydı ve ben çokça beğendim.

Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · İnkılap Kitabevi · 2021105bin okunma

m.

@aprilsgirl

17 Mart 02:00

258 syf.

· Kitabı okudu

Puan vermedi

3 günde okudu

basil üzümlü kekim…

basil’e olan üzüntüm hakkında ne yazsam az kalır. acaba hiç tanıştırmasaydı dorian ile henry’yi ne olurdu? ah basil ah. canım ressam kekim… senin de suçun sevmekti. henry’ye birçok insan gibi ne kadar sinir olsam da söyledikleri düşündürtüyor bence. ama çok manipüle edicisin be adam ya da dorian dünden razıymış hemen manipüle olmaya. dorian ayrıca basil’e karşı bir yerden sonra çok acımasızca davrandı. hatta ilk gördüğünden itibaren henry’ye duyduğu yakınlık basil’e karşı duvar örmesini sağladı diye düşünüyorum. kitapta bir yerden sonra sinir krizlerine girdim neden bilmiyorum. bir zamandan sonra olaylar sıktı azıcık ucundan. ama sonu bence gayet iyiydi ve noktasından vurdu. duvarla bakıştım bir süre.

Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202372,6bin okunma

m.

@aprilsgirl

15 Mart 16:12

864 syf.

· Kitabı okudu

10/10 puan verdi

9 günde okudu

HELAK OLDUM

en ufak bir şeye ağlayan bir insan olduğum için kitabı okurken ağlama krizlerine gireceğimin farkında olarak başladım. yine de farkında olmama rağmen kitabın ilerleyen sayfalarında, son düzlüklerinde kahır topu oldum resmen. ah jude keşke sarılabilsem sana ve willem keşke herkes senin gibi olsa şu hayatta. kitabı okurken empati yeteneğim yetersiz kaldı bence ya. bilmiyorum. jude’un yaşadıkları çok zor, kelimelerle anlatılacak şeyler değil. ama hep istedim en başta kendisini açmasını. içine attıkça ben mahvoldum. ben olsam kesin anlatırdım, içimi rahatlatırdım diyemiyorum çünkü çok zor… bir de galiba eleştiri yapacağım şey; bu dörtlünün arkadaşlığını öyle buram buram hissettim diyebilir miyim? galiba hayır. evet aralarındaki ilişki çok güzeldi, birbirlerinin yanında olmaya çalıştılar falan ama waow diyeceğim pek bir şey hissetmedim. yanılıyor da olabilirim… belki de kitapta zaman atlamaları oldukça hızlı olduğundan. bir de malcom karakteri çok pasif kaldı benim için. oysaki çok merak ettiğim ve daha çok sahnesi olmasını istediğim bir karakterdi… kitabı önermek benim haddime değil, bu acıya davet edemem kimseyi. ciğerim çıktı sonunda, sadece sonunda da değil her cümlesi yıkımdı benim için. okumak isteyenler okusun ama bilincinde olun her şeyin. son olarak bu bir kurgu olsa bile dünyanın bir yerlerinde jude gibi olan birçok çocuğun, gencin, yetişkinin varlığının farkına vardım kitap bittiğinde. bu da ağlamam için başka bir sebepti.