Ülkeye dair umutsuzum çünkü ülkede “diğerini” kabullenme katsayısının çok düşürüldüğünü görüyorum.
Sayfa 284Kitabı okudu
Hiç hoşlanmadım biliniyor olmaktan, suratımın tanınıyor olmasından, ne yaptığımın herkes tarafından biliniyor olmasından…
Sayfa 74Kitabı okudu
Ortaçgil, bizim aşık olma yeteneğinizdır.
Sayfa 90 - Yekta KopanKitabı okudu
Kokuların da görüntüler kadar eskiye götürebileceğini orada anladım.
Sayfa 38Kitabı okudu
kapısında
1.
Yedi adam biri bir gün
bir kan gördü
gereğini belledi
yari alsa koynuna
Çok okudum, ciddi miktarda kitap okumuşluğum var benim. Yani o kadar okudum ki sonra kafam çorbaya döndü, hiçbirini hatırlayamaz oldum belki ama eh yani çok okudum.
Sayfa 55Kitabı okudu
"Okulumuza gelmişti Sabahattin Ali, söyleşiyorduk, 'Dağlar ve Rüzgar' şiirinde şöyle iki dize vardır:
Zaman zaman mağlup olsam bile etime
İnsan olmak dokunuyor haysiyetime.
Musa Çınar arkadaşımız Sabahattin Ali'ye sordu, Hala insan olmak dokunuyor mu haysiyetinize?' diye.
Sabahattin Ali, 'Yok' dedi. 'Sizin gibi böyle memleketin derdiyle, sorunuyla, ilgilenen gençler gördükçe artık insan olmak haysiyetime dokunmuyor."
Sayfa 75
Sevda
Göğüste sızı, kalpte yara
Elimde sönüp duran sigara..
Cesaret ve mutluluk bulaşıcıdır
Sonunda muhtar kadınların erkeklerini çağırdı, onlar da kadınlarını susturamadılar. Muhtar evine kaçmak zorunda kaldı ya kadınlar çınarın altına birikmişler muhtara, yüzbaşıya, Ankara'ya ağzı alınmadık küfürlerle sövüyor, sevinçli türküler söyleyerek İnce Memedi övüyorlardı, onun ölmediğine o kadar sevinmişlerdi ki, Yüzbaşı değil, atına adam çiğnen Mahmut ağa bile onlara vız gelirdi. Köyün içini sevinç türküleri doldurmuş, Çınar'ın altı bir düğün evine dönmüştü.
Sayfa 308Kitabı okudu
