Başarmak sonuç almak ise, başaramamak söylenmektir! Başarı sonuç alır, sevinir ve susar. Başarısızlık sonuç alamaz ve suçlar, söylenir, sızlanır, sinirlenir, sıkıntı yaratır.
Çünkü kaybetmek insanın ruhunda gaz yapar. Başarısızlık konuştukça konuşur.
Cenab Şahabettin, "Yerinde sayanlar, yürüyenlerden daha çok ses çıkarır," demiştir. Elinden az iş gelenin, dilinden çok söz gelir. Başaranlar sonuçlarını konuşturur, başaramayanlar mazeretlerini.
Ona göre(Cenab Şahabettin) şair de fen adamı da gerçekte “tarif" etmektedir. Ancak şairinki âlimin tarifinden farklıdır. Mesela gök kubbeyi tarif eden gök bilimcilerin eserleri birbirine benzerler. Bu bir gerekliliktir, çünkü hepsi de “hakikat-lisan” şeklindeki riyazi düstura dayanır. Hâlbuki aynı gök kubbeyi bin hakiki şair tarif etse bin çeşit neşide ortaya çıkar; çünkü her birinde "hisse-i hakikat ve hisse-i lisan”dan başka bir de “şairin hisse-i ruhu” vardır.