Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Said-i Nursi üzerine
Birkaç cümleyle de olsa bunun hocası, üstadı, şeyhi Said Nursi’den de söz edelim: Said Nursi de bunun gibi din sapkını bir düzenbazdır. O da insanları Allah’la aldatmayı meslek edinmiştir. Kitaplarında, kendisine bu kitapların dolaylı bir anlatımla, Allah tarafından vahiy yoluyla yazdırıldığını ve Hz. Ali’nin de kitaplarını büyük bir ilgiyle okuduğunu ileri sürmektedir. “Birden bir ihtar-ı gaybî gibi kalbime denildi: “İmam-ı Ali (radıyallahu anh), Risale-i Nur ile çok meşguldür.” (Sikke-i Tasdik-i Gaybi, Sekizinci Şuâ) “Aziz, sıddık kardeşlerim, size dört meseleyi beyan etmek kalbime ihtar edildi:” (Emirdağ Lâhikası - 1 | ( 52 ) “Birden bir ihtar-ı gaybîyle kat’î kanaat verecek bir surette kalbime geldi. Denildi ki: “Ciddî bir alâkayla senin eskiden beri tekrar ettiğin ‘Bir ışık var, bir nur göreceğiz’ diye müjdelerin tevili ve tefsiri ve tâbiri, sizin hakkınızda belki iman cihetiyle, âlem-i İslâm hakkında dahi en ehemmiyetlisi Risale-i Nur’dur. Bu ışıktır, seni şiddetle alâkadar etmişti.” (Kastamonu Lâhikası | ( 19 ) Sapkınlığın düzeyini düşünebiliyor musunuz?.. Hz. Muhammed’in “Konuşan Kur’an” diye nitelediği Hz. Ali bile Said Nursi’nin “Risale-i Nur” diye adlandırdığı zırvalamalarını okuyormuş. Hem de o saçmalamalarla “çok meşgul”müş. Öyle ya Kur’an artık demode. “Çağdaş Kur’an”la “çok meşgul” olmak gerekir artık. Yine bir Ortaçağcı olan İsmail Nacar’ın şu sözünü insan takdir edememezlik edemiyor: “Bütün tarikatlar birer yılan yuvasıdır.” Gerçekten de bunlar, hepsinin başında birer İblis’in bulunduğu “insanları Allah’la aldatma” merkezidir.
Sayfa 202 - Derleniş YayınlarıKitabı okudu
Risale i nur mesleğini özetleyen "Hatime" ise sefkat sırrını diger üç esasa bağlamakta ve dört temeli şöyle açıklamaktadır: "acz,fakr,şefkat, tefekkür " Risalei nur da şefkat Cenab- ı Hakka vasıl olmanın ,O'nun rızasına erişmenin en kısa en selametli yolu olarak tarif edilir.Çünkü şefkat "karşılıksız sevgi"dir.Bir ücret bir mükafat beklemeden sevmektir.Herseyi sevebilmenin anahtarıdır. Herseyi sevmek ise bizi herşeyle ,her insanla her canlıyla ,her mevcutla kısacası bütün kainatla alakadar eder.Tüm Kainatla alakadarlığımız bu şefkat sırrıyla bizi" acz ve fakr"gerçeğiyle yüzyüze getirir.Şefkatimizi,aczimizi,fakrımızı öğretir. Zira şefkatimizle her birşeyin ihtiyacını görür ,o ihtiyacın karşılanmasını ister,ama kendimiz o ihtiyaca erişmeyiz. İnsan acz ve zayıftır :iktidarı kısa ihtiyarı ise zayıftır. Bu çelişki ise bizi bütün ihtiyaçları karşılayacak Birinin arayışına götürecektir .Bu ise tefekkürün ilk adımıdır. Şefkatin inkişafı nisbetinde insan acz ve fakrını daha bir derinlikle fark edecek ;kendisinin ve mahlukatın aczini ve fakrını anlaması nisbetinde; Kadir i Rahim 'i daha bir derinlikle tanıyacaktır. Bütün mahlukatın bütün ihtiyaçlarını karşılayan bir Kadir-i Rahimi insan elbette sevecek;bu dörtlünün istismali ,sonuç olarak insan için muhabbetullah kapısını da aralayacaktır.
Reklam
Bu fihristenin dört kısmı da ehemmiyetlidir. Hatta diyebilirim en mühim bir risaledir.... Risale-i Nur'un Kur'an-ı Hakim'in nasıl bir tefisirini olduğunu gösteriyor.
Sayfa 68 - Tenvir Neşriyat
Bediüzzaman, “Allahtan başka ilah yoktur” hakikatinin dört küllî burhânı,delili bulunduğunu; bunlardan birincisinin Hz. Muhammed (a.s.m), ikincisinin kainat kitabı, üçüncüsünün Kur’an-ı Azîmüşşan, dördüncüsünün de şuur sahiplerinin sâlim fıtrat ve vicdanları olduğunu kaydeder...
... Bedîüzzaman Said Nursî Hazretleri, Barla'da sekiz sene kadar kalmıştır. Ekserî zamanlarını kırlarda, bağ ve bahçelerde geçiriyordu. İki-üç saat kadar uzaklıktaki tenha dağlara veya bağlara çekilir, Nur Risalelerini te'lif eder; bir taraftan da te'lif ettiği risaleler Isparta ve havalisinde el yazısıyla istinsah edilip kendisine gönderildiğinde
Sayfa 155 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Şöyle ki, ben Risale-i Nur mesleğinin esası ve otuz seneden beri bir düstur-u hayatım olan şefkat itibariyle bir mâsuma zarar gelmemek için, bana zulmeden cânilere, değil ilişmek, hattâ beddua edemiyorum. Hattâ en şiddetli garazla bana zulmeden fâsık belki dinsiz zâlimlere hiddet ettiğim halde, değil maddî, belki beddua ile de mukabeleden beni o şefkat men'ediyor. Çünki o zâlim gaddarın, ya peder ve vâlidesi gibi ihtiyar bîçarelere veya evlâdı gibi mâsumlara maddî ve mànevî darbe gelmemek için, o dört mâsumların hatırına binaen o zâlim gaddara ilişmiyorum. Bazan helâl ediyorum.
Sayfa 259 - Sözler Neşriyat. San. Tic. A.ŞKitabı okudu
Reklam
42
Bu asrın idealist genci; dünyevi ve içtimai(Sosyal) bir cereyanın kuvvetinden ziyade, imani ve İslami bir kuvvet arıyor ve buna müşteak(layık)'tır. Hatta öyle dini bir kaynak taharri(araştırma) ediyor ki, bütün meselelerimizi topyekun halletsin ve ihtiyaçlarımıza cevap versin. İşte samimi ve ciddi bir tahkikten sonra, bu günkü gençliğin ekseriyeti bu emsalsiz kuvvetin Risâle-i Nur'da var olduğu kanaatine varmakta ve dört elle Risâle-i Nur'a sarılmaktadır.
560 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.