Ola ki, Mars’ta hayat şekilleri (büyük hayat şekilleri) vardır. fakat bizim araçların indikleri yerlerde yoktu. Belki de her kayada ve kum taneciğinde hayat vardır. Yerküremiz tarihinin büyük bir bölümü süresince, suyla kaplı olmadığı bölgelerde bugünkü Mars gezegeni gibi görünüyordu.
Sayfa 161Kitabı okudu
.
Formların nasıl büyüyeceğini göremiyoruz, çünkü büyüdükçe birbirleriyle ilişkileniyorlar, biz buna kozmos diyoruz ve Planın gelecekteki aşamasını görmek, bizi şu anki halimizle yükseltecek ve ortadan kaldıracak bir şeyi görmektir.
.
.
.
Peki ama neden Mars 3 bir büyük toz fırtınasına girmişti? Mars 3 fırlatılmadan önce görevi kesin çizgilerle önceden saptanmıştı. Atacağı her adım, yeryüzünden ayrılmadan önce araca yerleştirilen bilgisayara kaydedilmişti. Bilgisayar programını değiştirme olanağı yoktu. Uzay keşfi literatüründe Mars 3’ün görevi «Önceden Programlanmış» olarak bilinir. Programın duruma göre değiştirilmesi mümkün değildi. Mars 6’nın başarısızlığıysa daha da esrarlı. Bu araç Mars’ın atmosferine girdiği zaman gezegen çapında bir fırtına yoktu. Bazen iniş yerinde rastlanan bölgesel fırtına da sözkonusu değildi. Belki de iniş anında mühendislik hatası yüzünden başarısızlığa uğradı. Ya da belki Mars gezegeni yüzeyinde özellikle tehlike taşıyan bir şey vardır.
Sayfa 157Kitabı okudu
..... Bizim göçebe türümüz bir sonraki yüzyıla kadar, hatta sonnraki bin yılın sonunda ne kadar uzağa gidebilecek?
Carl SAGAN Soluk Mavi Nokta
..... Kendi geleceğimizi bile bir düzene sınamayan bizler... uzayın derinliklerine yolculuk edip, dünyaları yerinden oynatıp, gezegenleri şekillendirip komşu yıldız sistemine mi gideceğiz?
Türümüzün ilk ortaya çıkmasından bu yana geçen zamanın %99'u boyunca avcı ve toplayıcılık.... Sadece Dünya, okyanuslar ve gökyüzü ile sınırlıydık....
-Carl SAGAN, SOLUK MAVİ NOKTA