Sözü bilen kişinin yüzünü ağ ede bir söz/Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz/ Söz ola kese savaşı söz ola bitire başı /Söz ola ağılı aşı bal ile yağ ede bir söz
…söz vardır insanı yüceltir, söz vardır kişiyi yerin dibine batırır…
Zira çok konuşan çok yanılır, çok yanılan günaha düşer ve günah da Allah’ın gazabını celbeder, Allah muhafaza cehenneme bilet keseriz…
Efendimiz buyurmuşlar: “Doğruluk insanı Allah’ı razı edecek iyiliğe götürür, iyilik de cennete götürür. Kişi, doğru söyler ve doğru söyleye söyleye sonunda Allah katında sıddîk (doğru sözlü) diye kaydedilir. Yalan da kişiyi haddi aşmaya götürür. Haddi aşmak da ateşe götürür. Kişi yalan söyler ve yalan söyleye söyleye sonunda Allah katında yalancı diye kaydedilir.” (Buhari, Edeb; Müslim, Birr)
Allâh’a ve âhiret gününe inanan, ya hayır konuşsun ya da sussun!” (Buhârî, Edeb,)“O halde sözü dinleyip sonra da en güzelini tatbik eden kullarımı müjdele! İşte onlardır Allah’ın hidâyetine mazhar olanlar ve işte onlardır akl-ı selim sahibi olanlar.” (Zümer 39/18) Peygamberi Zişan efendimiz (sas) de şöyle buyurmuşlar: “Kişinin kendisini ilgilendirmeyen şeyleri terk etmesi, Müslümanlığının güzelliğindendir.” (Tirmizi Züht)
Aslında, esas olan: Kötüyü/kötülükleri telaffuz etmekten ziyade iyiyi/iyilikleri (haber de olsa) konuşmak ve gündemin boşluğunu güzel, fayda umulan hususlar ile doldurmaktır…