Ekim Ayı Okuduğum Eserler
Hedef: 30 Okunan: 71 Okuduğum Eserler: 1-
Mizancı Mehmed Murad
Mizancı Mehmed Murad
&
Turfanda mı Yoksa Turfa mı ?
Turfanda mı Yoksa Turfa mı ?
2-
Diyanet Aile Dergisi - Sayı 1 - Ocak 2019
Diyanet Aile Dergisi - Sayı 1 - Ocak 2019
3- https://1000kitap.com/yazar/ahmet-mithat-1 &
Dolaptan Temaşa
Dolaptan Temaşa
4-
Reklam
O elmadan ben geldim bu âleme...🍎 Şimdi bir gün, İmam Ali Efendimiz istiyor biraz benlik taslasın; dönüyor Hazreti Fatma Annemize, “Fatma” diyor, “belimdeki bu Zülfikârı görüyor musun?” O da, “Görüyorum” diyor. “Bu bana cennetten hediye.” Fatma Annemiz, Ali’ye dönerek, “Sen onu daha görmeden önce, ben onu görmüştüm.” Ali hemen dikleniyor, “Nasıl gördün sen?” diyor, “benden önce hem de!…” “Babam, mânâ âleminde, yâni kendi iç âleminin cennetinde dolaşırken, ben bir elma ağacında elma idim. Babamın canı çekti, ağaçtan bir elma koparıp yedi. O elmanın olduğu dalın üzerindeki bir dalda da bu Zülfikâr asılıydı. Ben elma iken, bu Zülfikâr'ı görüyordum, başımın üzerinde. O elmayı, babam kopardı, yedi. O elmadan ben geldim bu âleme” dedi, “istersen sor, babama.” Sordu Efendimize Ali. Hazreti Peygamber “Evet Ali” dedi, “o Zülfikâr oradaydı.” Ve Fatma Annemizi hürmetle, çok büyük saygıyla andı. Sonra bir akşam yine nazâr ettiler birbirlerine. O nazârdan da Hüseyin geldi dünyaya, sonra da Hasan... Yâni Hasan, Hüseyin göz nurlarının suretleridirler. Aşkın üstünde bir sevgi, artık büyülendiler birbirlerinde. İşte aşkın sırrı çıktı meydana… Hasan Çıkar Dede
(Alıntı)
Elli Türk Lirası üzerinde resmi bulunan, Arayışlar Dönemi'ndeki ilk kadın felsefecimiz Fatma Aliye Hanım'ın [13 Temmuz 1936] 83. ölüm yıl dönümü... Allah rahmet eylesin...
Yaşı yirminin biraz üzerindeydi.. Çileli bir hayatın sonuna doğru gelmişti.. Özlüyordu 6 ay önce gidiveren Babasını, özlemişti aşkın bir muhabbeti vardı.. Onulmaz bir yaraydı sanki içi yakan, yıkan, tarumar eden.. Hz Ali (r.a.)'ın yanında son nefesini veriyordu.. Yıkadılar Fatıma'yı, kefenlediler sonra... Hz. Ali’ye (r.a.) diyorlardı ki: Fatımanın cenazesi hazırdır. ... Bütün Medine yollarda Medine Baki mezarlığında... - Sevgililer Sevgilisinin Kızını defnedecekler.. - Mezara giriyor, mezara oturuyor Hz. Ali (r.a.) ve 'Uzatır mısınız bana Fatımayı' diyordu, uzatıyorlardı.. - . Fatıma’yı (r.a.)... Zaten nahifti, zaten inceydi, zaten zayıftı Fatıma (r.a.)... Ve O’nu mezara doğru uzatırken Hz. Ali (r.a.) öyle ağlıyordu ki gözlerinden akan sicim gibi yaşlar Fatıma (r.a.)'nın yeni kefenini ıslatıyordu.. Hz. Ali (r.a.) şöyle söyleniyordu; "Habibun leyse ya’diluhu habibun.. Vema lisivahu fikalbi nasibun.. Habîbun rabâ ayni ayni vecismî vean kalbi la yağibu" "Sevgilim" diyordu Fatma’sına.. 'Sevgilim..! Senin sevgini karşılayacak bir sevgi daha yoktur.. Doğrusu Senden gayrısı için şu yürekte bir nasip de olmayacaktır, her ne kadar gözlerimden ve vücudumdan uzaklaşsan da kalbimdesin sürekli ve her dem…… Sonra toprağı atacaklardı Fatma’nın üstüne.. Toprağa bulaşmış ellerini çırparken Hz. Ali (r.a.) şöyle diyecekti "Doğrusu dünyada tek bir isteğim kaldı Fatıma... Babana ve Sana ulaşacağım günü bekliyorum...
Cinsiyetlerin eşitliği değil, hakların eşitliği!
Virginia Woolf, feminist bir yazar olarak anılsa da kendisi için bu sıfatı hiçbir zaman kullanmadı. Woolf, cinsiyetlerin "eşitliği" değil "haklarının" eşitliğini savunmuştur. Elbette bir erkek ve kadın fiziksel anlamda eşit değildir. Fakat haklarımız ve özgürlüklerimiz eşit olmalıdır.  "Kadınlar milyonlarca yıl boyunca evlerin içinde oturdu, şimdi ise bu duvarlar onların yaratıcı güçleri tarafından delinmiştir." Diyor yazar. Mekandan değil ruhtan ve fikirlerden bahsediyor. Kadınlara giydirilen kalıpları, toplumun dayattığı kuralları, duvarları kaldırmaktan ve fikir olarak özgür olmaktan bahsediyor.  Haklarımızı korumak istememiz ve fikir özgürlüğüne olan hasretimizi dillendirmemiz 2020 yılında o kadar gülünç ki. Geliştiğimizi düşünenleriniz olabilir ama bu konuda yüzyıllardır toplumca aşamadığımız bir durum var. Yüzyıllar boyunca gibi bir ifade kullanmamın sebebi, Türkçe'nin ilk kadın romancısı Fatma Aliye'nin "Refet" ve "Levayih-i Hayat" adlı eserlerinde de toplumumuzun kadınlara olan tutumlarının değişmemiş ve günümüzde sadece şekilsel değişikliğe uğramış olmasıdır.                                                              Simge Damar
Reklam
229 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.