Mesaji ne kadar dogru ona odaklanin
Ne Oldu Bize ? İnek Şaban mesela… Neydi acaba mezhebi? Alevi miydi Belgin Doruk, Sünni miydi Ayhan Işık? Kürt kökenli miydi, yoksa Çerkez miydi Sadri Alışık?
Kaliteli içerik tüketme ve tavsiye adına;
Bu içeriğin Youtube platfotmunda kesintisiz ve herkesin ulaşabileceği şekilde yayımlanması beni hala şaşırtıyor . Buradaki dostlara da izleyecek tavsiye olsun :)
William Shakespeare
William Shakespeare
'in hayatından yola çıkarak erkek egemen toplumda bir erkeğin yedi yaşam evresinden bahseden bir müzikal önereceğim. Tüm müziklerde yazarın sonelerinden , oyunlarından alıntılar bulunmakta ve hafızalara şu dizeler kazınmaktadır: "Bütün dünya bir sahnedir ve kadın erkek ancak birer oyuncu. Sırası gelen girer ,sırası gelen çıkar nice roller oynar ömür boyu" Korku, neşe, kahkaha,acı vb. tüm duygulardan birer parça bulabileceğiniz müzikali başrolde
Haluk Bilginer
Haluk Bilginer
olmakla beraber Evrim Alasya, Selen Öztürk, Zeynep Alkaya ve Tuğçe Karaoğlan seslendirmektedir. Buyrun burdannn:)) youtu.be/dvtkUwmd8jI
Reklam
KEDİDİR KEDİ..
Hayat rutini içinde varlığının farkına varmadan ya da varlığını hiiç önemsemediğimiz yanından geçip gittiğimiz o kadar çok şey hatta ne kadar çok şey var.. fayda esasına dayanan dar kalıplı yaşantılarımız ve dar dünyalarımız.. ya da kendimize dar ettiğimiz dünyalarımız belki de.. çok düşünüyorum bazen böyle.. bi sarsıyorum kendimi ara ara..
Bülent Ecevit (Karaoğlan)
Ağacım ben dallarım derinde Yaprağım ben paramparça Suyla ışığın ellerinde
Karaoğlan Ecevit..
Barış Yarkadaş babaannesinin Ecevit’e “Karaoğlan” lakabını verdiği günün anılarını anlatıyor bir kitabında; "Şimdi tam olarak hatırlamıyorum ama sanırım 1972 ya da 73 yılıydı. Türkiye yine zor günlerden geçiyordu. Ekonomi kötüydü. Biz tek çareyi CHP olarak görüyorduk. Birinci eşim Aydın Yarkadaş, Kars'ın Susuz ilçesinde partinin başkanıydı. Ben de CHP Kadın Kollarındaydım. Bir ara Kadın Kolları Başkanlığı da yaptım. Aydın Bey, İsmet Bey'in (İnönü) yakın çalışma arkadaşıydı. İsmet Bey, Kars'a geldiğinde evimize misafir olmuş, çayımızı içmişti. Kendisine saygı duyardık. Sonra dönem değişti. Bülent Ecevit diye bir genç çıktı. İsmet Paşa'nın yerine başkan oldu. O dönem baban da (Rasim Yarkadaş) Bülent Bey'le tanıştı. Birlikte çalışmaya başladılar. Ecevit, genel başkan seçildikten sonra ilk gezisini Kars'a yaptı. Bizim yaşadığımız ilçeye, Susuz'a geldi. O gün, yani Ecevitlerin Susuz'a geldiği gün, Bülent Bey'in yanında Rahşan Hanım da vardı. Kendilerini hep gazetede görmüştük. Ama hiç tanışma fırsatımız olmamıştı. Babam, Ecevitleri köy evimize getirdi. Biz misafirlerimizi karşılamak için kapıya çıktık. Karşımda esmer bir genç gördüm. Birden Bülent Bey'e sarıldım ve 'Bizi bu dar günlerden kurtar ay Karaoğlan' dedim. Yanımızda gazeteciler de vardı. Ertesi günün gazetelerinde, 'Bir kadın Ecevit'e Karaoğlan dedi ve boynuna sarıldı' diye yazdılar.”
Nazlıcan Karaoğlan'dan
Hayat yaşandığı kadar değil, hatırlandığı kadar. Biten her sevginin ardından, içimde taşımaya mahkum olduğum mesafeler ve yüreğimde biriken sonsuz acıyla başbaşa kaldım. Anlatacak çok şey vardı, ben de satırlara sığındım. Sadece izlemekle yetindim, içimin bir anka kuşu misali yanmasını. Bugünlerde kalbim bir şiir kadar hüzünlü atıyor ve gözlerim bir şair gibi dalgın. Tanısaydım hüzünleri, daha kolay gelirdi susmak. Herşeye rağmen yaşanacak mutluluklar var diyorum, uzun yada kısa zamanlara yayılmış. Mutluluğun zamanı ölçülmüyor, hüznünse günleri sayılı.
Nazlıcan tekin
Nazlıcan tekin
Reklam
59 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.