Kendime sarılmak fayda eder mi profesör? Kendimi avutmak? Bilimsel adı nedir bendeki haletiruhiyenin? İlacı var mı? Reçetesinin rengi nedir? Hayatın içinde olmak için çabalar boşuna mı profesör?
Taş kesiliyor bedenim. Yumruklarım ise fark edemediğim bir şekilde sımsıkı duruyor. Kafamı yukarıya kaldırmak, inancın mı emaresi yoksa çocukluktan kalan alışkanlık mı profesör? Kriz sonrası sırtımı dayadığım koltuk mu sadece bana destek olan? Bir ayağım kırık diğeri ise bir ölünün bedeninden kopmuş gibi boylu boyunca. Yatağımda dünden kalma dağınıklık. Gece saate bakmadan geçen zaman. Bir yerlerden gelen küf kokusu. Çatı katından bozma bir ev, köşeli ve dar. Eğilerek çıkılan terasta, küçük bir masa. Kirli şehir havasını soluyan burun deliklerim. Neye benziyor yüzüm? Hatırladığım kadarıyla bir insana. Cebimdeki son parayı almış, mavi ışıklı tabelası olan ayyaş şişe satıcısı. Dumanı tüten uzun, beyaz silindir.
Ölünmüyor profesör. Sabah yeniden ve yenilerini getiriyor önceden tıkalı beynime hayat. Uyumalı profesör uyumalı. Unutuyor insan uyuyunca. Fark etmez profesör, saatin kaç olduğu, uyumalı. Kaygısız bir uykuya dalış lazım bana profesör. Cevap ver profesör, öldüğünde kaygılı mıydın, bir yerlerde bıraktığın yarımları düşündün mü? Bir tek sen bana klavuz olabilirsin uyumadan. Cevap ver profesör.