Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Medeniyetimizin üç tasavvuru
“Medeniyetimizin üç tasavvurunu; kalb-i selim, zevk-i selim ve akl-ı selimi kendi tarihimizde aramak, bulmak, yorumlamak ve geleceğe taşımak zorundayız..." *** ​“Kalb-i selîm” tamlamasını duymayanımız yoktur. Kelime manası ile açıklayacak olursak, “sükûn ve selamet üzere bir kalp” demek bu. Allah’la ilişkileri yoluna koymuş, dengeyi ve kıvamı bulmuş, kullarla arasındaki mesafeyi uygun biçimde ayarlamış, dünyanın ve âhiretin sorumluluklarını yeterince özümsemiş, dışarıdan herhangi bir müdahaleyle sapmayacak kadar sağlam bir gidişat tutturmuş, sükûneti ve selâmeti giyinmiş bir kalp… Ve Rabbimizin huzuruna çıkaracağımız bütün salih amellerimizin garantisi olan bir kalp… ​“Kalb-i selîm” ifadesi, Kur’ân-ı Kerîm’de iki ayette geçer: ​ “İbrahim de onun [Nûh’un] yolunu izleyenlerdendi. O, Rabbine kalb-i selîm ile gelmişti...” (Sâffât.83-84) Taha kılınç
Sağlam bir Müslüman, kendisine ve etrafındaki insanlara maddi ve manevi güç veren sağlam temelli bir imana sahiptir. Birkaç basit adımı takip ederek Allah sevgisi ve iyi bir Müslüman olma yolunda mesafe kat edeceksiniz. 1. Önce, her şeye kâdir olan Allah’ın varlığını ve onun vasıflarının bizim tahayyülümüzün ötesinde olduğunu kabul et. O, her
Reklam
Kesintisiz İlişki İçin Kesilen Ticaret
Türkiye “İsrail”le ticareti durdurdu! Bakanlığın duyuru metninde; ticaretin, “ateşkes gerçekleşinceye ve insani yardımların geçişine izin verilinceye kadar” kısıtlı bir durdurma kararı olduğu da vurgulanıyor… Buraya döneceğiz. Önce katliamın sekizinci ayına girerken bu karar nasıl ve neden geldi, buna bakalım… Katar, Mısır ve ABD
Allah’ın nasıl bir misal getirdiğini görmedin mi? Güzel sözü, kökü sabit, dalları gökte olan güzel bir ağaca benzetti. O ağaç, rabbinin izniyle her zaman meyvesini verir. Öğüt alsınlar diye Allah insanlara böyle misaller getirmektedir. (İbrahim Suresi 24.-25.Ayetler) Kur'an Yolu Tefsiri: “Güzel söz” diye tercüme ettiğimiz kelime tayyibe tamlaması “doğru söz, sağlam inanç, kelime-i tevhid” (Şevkânî, III, 120), peygamberlik, vahiy, âhiret” gibi anlamlarla açıklanmıştır (Esed, II, 506). Allah Teâlâ’nın varlığına ve birliğine imanı yani kelime-i tevhidi ifade eden “güzel söz”, kökü yerin derinliklerine sağlam bir şekilde yerleşmiş, gövdesi ve dalları gök yüzüne doğru yükselmiş, her zaman meyve veren bir ağaca benzetilmektedir. Bu ağaç nasıl Allah’ın izniyle her zaman meyve verip faydalı oluyorsa “kelime-i tevhid” de o şekilde faydalıdır. O da müminlerin kalplerine yerleşip kökleşince onların davranışlarını etkilemekte ve imanın ürünleri, meyveleri onların üzerinde görülmektedir. Onlar Allah’a karşı kulluk görevlerini yerine getirmeye çalıştıkları gibi, ilim, irfan ve güzel işleriyle de insanlık için daima faydalı olmaya gayret ederler. Öte yandan ağacın diri kalması için nasıl sulama ve budama gibi bakıma ihtiyacı varsa kalpteki iman da böyledir. Eğer mümin faydalı ilim, güzel amel, zikir ve tefekkürle onu beslemezse o da zayıflayıp yok olabilir.
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
اَلَمْ تَرَ كَيْفَ ضَرَبَ اللّٰهُ مَثَلاً كَلِمَةً طَيِّبَةً كَشَجَرَةٍ طَيِّبَةٍ اَصْلُهَا ثَابِتٌ وَفَرْعُهَا فِي السَّمَٓاءِۙ Görmedin mi, Allah güzel bir sözü nasıl misal getirdi? (Güzel bir söz), kökü sağlam, dalları göğe yükselen bir ağaç gibidir. (İbrâhîm, 14/24) وَمَثَلُ كَلِمَةٍ خَب۪يثَةٍ كَشَجَرَةٍ خَب۪يثَةٍۨ اجْتُثَّتْ مِنْ فَوْقِ الْاَرْضِ مَا لَهَا مِنْ قَرَارٍ Kötü bir sözün durumu da; yerden koparılmış, ayakta durma imkânı olmayan kötü bir ağacın durumu gibidir. (İbrâhîm, 14/26)
Reklam
Mancınık
Mancınık, topun keşfinden önce kale muhasaralarında kullanılan bir çeşit harp âletidir. Çalışma prensibi, gerilip bırakılarak, ucundaki taşı ileri fırlatan sapanın çalışma düzeninin aynısıdır. Mancınığa konan taş, gülle ve büyük oklar, uzak mesafelerden top mermisi gibi düşmanın üzerine atılırdı. Mancınıkların tarihi çok eski olup, sağlam kaynaklara göre ilk olarak Nemrûd zamanında kullanıldı. Hazret-i İbrâhim’i yakmak için hazırlanan şiddetli ateşe yaklaşılamadığı için mancınık kullandılar. İbrâhim aleyhisselâm, mancınıkla ateşin ortasına atıldı. Fakat Allâh’ın izniyle ateş, Hazret-i İbrahim’e serin ve selamette oldu, onu yakmadı. Bundan sonra da mancınık, savaşlarda yaygın olarak kullanılmıştır. Asr-ı saâdette Tâif Kalesi’nin fethi sırasında da, Selmân-ı Fârisî radıyallahü anh tarafından yapılan bir mancınık kullanılmıştır.
Sultan Murad Hüdavendigar
SULTAN MURAD HÜDAVENDİGAR Balkanlar Fâtihi Orhan Gazi zaferlerle dolu ömrünü ikmal edip beka âlemine göçünce, fetih sancağını oğlu Murad Hüdâvendigâr devir almıştı. Sultan Murad, atasından devraldığı mirasa layık olduğunu göstermiş, Anadolu ve Balkanlardaki fetihleriyle Osmanlı Devletini muhteşem bir imparatorluk haline getirmiştir. 27 yıllık
Allah ŞAHADETLERİNİ kabul etsin.
MEKANLARI CENNET OLSUN 2015-2016-2017 YILI TEMMUZ AYINDAN BERİ 1170 VATAN EVLADI ŞEHADETE ERDİ 1-ŞEHİT POLİS MEMURU BÜNYAMİN TORĞUT 2-ŞEHİT POLİS MEMURU OKAN ACAR 3-ŞEHİT POLİS MEMURU FEYYAZ YUMUŞAK 4-ŞEHİT UZMAN ONBAŞI MÜSELLİM ÜNAL 5-ŞEHİT ASTSUBAY MEHMET YALÇIN NANE 6-ŞEHİT POLİS MEMURU TANSU AYDIN 7-ŞEHİT ASTSUBAY İSMAİL YAVUZ 8-ŞEHİT UZMAN
525 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.