Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
"Öğretmen olmak mı, öğretmenlik yapmak mı?"
Herkese merhaba. Hasan Yılmaz öğretmenimizin pedagojik birikimi, anıları ve birçok lezzetli öyküsünün yer edindiği bu kitabı öncelikle kitabın isminden ziyade sadece öğretmenlerin değil velilerin, yöneticilerin ve bu işe gönül verenlerin özenle okumasını tavsiye ederim. Son yıllarda da üzerinde çokça durulan tanıdık bir cümle ile, o cümle ile bağlantılı bir soru ile okudum ben bu kitabı. Bu cümle hepinizin daha önce duyduğu " Öğretmen olmak mı, öğretmenlik yapmak mı?" dan başkası değil... Gerçek anlamda öğretmen olmak isteyenlerin, bunu hayatının her alanında her anlamda yaşamak isteyen öğretmenler ve öğretmen adayları için müthiş bir rehber bu kitap. Pedagojik anlamda yoksunluklarımız, boğazımıza hışımlı ellerle sarılmış bir müfredat, olmayan ya da olması teklif dahi edilmeyen bir eğitim sistemi...Sayılacaklar çok fakat işin özünü tümü ile bunlara yıkmanın doğru olmadığına dikkat çekiyor Yılmaz. Dolayısıyla şikâyet etmekten ziyade değişimi kendimiz ve dolayısıyla öğrencilerimizle başlatmamız gerektiği inancına ben de Hasan hocam gibi bir kez daha dikkat çekerek "öğretmen olma" temennisiyle esenlikler diliyorum. :)
Eğitimciler öncelikli olarak ailelerin de okuması gereken bir kitap. Bir öğrenciye, bir çocuğa nasıl yaklaşmamız gerektiği, çocukların dünyası ile bizlerin dünyasının farklarını gözlemlememizi sağlayan, akıcı, öğretici, sohbet niteliğinde bir eser. Aynı zamanda kişisel gelişim kitabı da diyebiliriz. Hayatımıza uyarlayıp hayatımızı değiştirebileceğimiz bilgiler de bulunuyor kitapta.
Yazarın bazı tekrarlarını sürekli görmek sıkıcı gelebilir ama amaca odaklandığımız zaman oldukça verimli bilgiler içeren, tavsiye edilmesi gereken bir kitap.
Kitabı öncelikle; okumaya meyilli, kendi mesleği olan güzide öğretmenlerimiz okumalı, geçmiş yaşantıları, anıları aracılığıyla öğretmenlere ışık olan, rehber ve tavsiye verici bir kitap.
Belli zamanlarda yazarla ortak duygulara kapilacak, kitaptaki olaylarla yaşantılarınızı değerlendireceksiniz.
Mesleğinde tecrübe ve bilgelik kazanmak isteyen tüm öğretmenlerimizin çay ,kahve eşliğinde okumasını tavsiye ederim
Adi "Öğretmenim Lütfen Bu Kitabı Okur musun! " olan ve isminden dolayı bende merak uyandıran bu eseri an itibariyle bitirmiş bulunuyorum. Daha önce okuduğum eğitim kitaplarından çok da farklı bir içerik sunmasa da özellikle meslege yeni başlayan öğretmenlerin ve öğretmen adaylarının (özellıkle sinif öğretmenlerinin) okumasını tavsiye ediyorum. Öncelikle kitabın ilk basim yılına değinmek istiyorum. 2001 yılında ilk baskısını yapan bu kitap içerdiği mesajlarla günümüzde en çok yapilan eğitim hatalarına da değiniyor ve guzel çözümler sunuyor. Fakat bu çözümler kendi adıma söylemem gerekirse ben de bir heyecan veya şaşkınlık yaratmadı, çünkü hepsi daha önceden bildiğim veya okuduğum konuları içeriyor. Hoşuma gitmeyen bir diğer nokta ise yazarın bazı cümlelerinin cok klişe oluşu. Misal "Aynanın karşısına geçin ve kendinize seni çok seviyorum diyin" gibi. Bana çok geçmedi bu mesajlar. Sıradan bir kişisel gelişim kitabında da ziyadesiyle bulacağım basma kalıp yargılardan pek bir farkı yok gibiydi. Fakat yukarıda da dediğim gibi, kitabin mesleğe yeni başlayan öğretmenlerin kendine çok şey katacağına inanıyorum.
243 syf.
9/10 puan verdi
Ufuk açıcı bir kitap olmadı benim için; ancak fazlasıyla etkilendiğim kısımlar oldu. Ki bu kısımların birisini etkileyeceği fikri Hasan hocanın bile aklına gelmezdi bence. Kızının öğretmenlik bölümünü kazandığını öğrendiğinde yaşadığı mutluluk mükemmel. Fazlasıyla gıpta ettim bu duruma. Ben böyle bir mutluluğu ailemden göremedim. Diğer yandan
Öğretmenliği bir meslek olarak görmeyip, öğretmenliğin bir ruh olduğuna inan, şiarı da öğrendikçe öğretmek olan bir öğretmen tarafından yazıldığı çok belli.
İlk olarak kitabın içeriği: 2 bölümden oluşmakta. İlki 30 maddede öğretmen günahlarını sıralamış değerli hocam. Bu maddeleri de kimi zaman kendi anılarından kimi zaman gördüğü duyduğu hikayelerden kimi zaman da herkesin bir kaç tanesini muhakkak duyduğu hikayelerle açıklamış.
İkinci bölüm ise öğretmenlerin kendilerini geliştirmesi için sunulmuş yöntemlerden olusmakta. Bu bölümü de tıpkı ilk bölümdeki gibi açıklamış önerilerde bulunmuş çeşitli form örnekleri sunmuş. Tek kelimeyle çok başarılı...
Gel gelelim kitabın hitap ettiği binlerce öğretmen içinde yer alan bana ne kazandırdığına?
Kitabı daha önce gördüm ama okuyamadım ya da okumadım. Fakültenin 1. Sınıfında ve ya öğretmenliğimin 1. Yılında bari okuyabilsem bana daha çok şey katacakmış. Bundan dolayıdır ki henüz yolun başında olan meslektaşlarıma şiddetle öneririm.