288 syf.
8/10 puan verdi
Güçlü olduğumuz için mi bizim başımıza geldi diye sorguluyorsun kitap boyunca, zira Sarah’ın başına gelenleri okurken o da kendine sık sık bunu soruyor. Hayatının tam ortasına bomba gibi bir şey düşüyor: kanser. Üstelik ondan yaşça küçük olan erkek arkadaşı Theo’dan bir oğlu olmuş ve kızlarına hamileyken. Bir anda hayatları alt üst oluyor. Hastalığın inkarıyla iyileşmenin imkansızları birleşince de bu modda yükseliyor içlerinden. Güçlü olduğumuz için bizim başımıza geldi. Ancak savaşıyorlar ve o ilk savaşı kazanan onlar oluyor. Kızları erken doğmak zorunda olmasına rağmen çok güzel büyüyor ve bir arada mutlu oluyor. Ancak kanser öyle bir yerdeki bir anda yeniden hayatlarını alt üst ediyor. Sarah hastanede güçlü olmaya çalışırken Theo çocukları, işi, gençliğiyle uğraşıyor ve beklenmedik bir şey daha oluyor. Theo hayatının diğer aşkıyla Sarah’ın son günlerinde tanışıyor. Bu detay benim bir kalbimi kırdı. Sarah’ın da kırmış olacak ki derinden hissettim bunu okurken. Ama asla kızmadı, aksine sevgili Cin’i adına mutlu oldu. Bunları nereden mi biliyorum? Çünkü kitap Sarah’ın öbür taraftan anlatımıyla okuyorsunuz ki, sadece kendi hislerini değil Theo’nun da hislerini okumanızı sağlıyor. Bu anlatımı yüzünden çok severek okuduğumu söyleyebilirim. Konusu, akıcılığı derinden hissettiğim bir Yan Pasaj kitabı daha olup kalbimde güzel bir yer edindi.
Güçlü Olduğumuz İçin Bizim Başımıza Geldi
Güçlü Olduğumuz İçin Bizim Başımıza GeldiThibault Berard · Yan Pasaj Yayınevi · 2022117 okunma
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
NAKKAŞ “Ölüm dedim, hepimiz ölmek için yaşıyoruz aslında, bu telaş, bu kaygılar ölümü idrak edemeyişimizden. Asıl ölüm kalbin ölümüydü.” Cihan ve Metin iki kardeş… Rümeysa yıllarca yaşadığı tramvalarla uğraşırken bir yayınevi kurup günlük toplamaya ve onları kitaplaştırmaya karar verir. Bir gün hiç beklenmeyen biri gelir ve ona babasının günlüğünü getirdiğini söyler, defterleri adeta bir bomba gibi bırakır Rümeysa’nın kucağına ve gider… Kitabımız bir Şah-ı Nakşibendi romanı. Sanki hakla batılı, dünyayla ahireti bir arada okumak gibi. Bir yandan o mübareğin yolunu okurken bir yandan da Habil’le Kabil’den kalma kardeş kavgasına açıyoruz gözlerimizi. Nakkaşilik nedir? Renklerin sırrına nasıl vakıf olunur? Hadi gelin bu Türkiye’den Özbekistan’a uzanan bu yolculuğa birlikte çıkalım. Yol uzun ve çetin.. Bu yolculukta heybenizi neyle dolduracağınız sizin elinizde.. “Çünkü öfke bir silahtır diyordu, öfkeni yenemezsen mutlaka bir gün birini öldürür. Her katil öfke denen silahla önce saldırır, kimi manen kimi madden öldürür. Keşke cesede verilen değer kalbi öldürenlere de verilseydi.”
Sadiye Erol Aykaç
Sadiye Erol Aykaç
Işıl Karagün
Işıl Karagün
@nesilyayinlari #nakkaş #nakşibendi #renkleringüzelliği #tavsiyeediyorum
Nakkaş
NakkaşSadiye Erol Aykaç · Nesil Yayınları · 2022261 okunma
Reklam
408 syf.
·
Puan vermedi
Biri sizi arasa ve şöyle söylese; “Kimi kaçırdım? ve neden kaçırdım? 48 saat içinde bulabilirsen yaşar. Eğer bulamazsan ölür !.” Siz ne yapardınız bilmiyorum ama ben herhalde aklımı yitirir, psikolojik bir baskı altında çılgınlar gibi tıpkı Helen adlı karakterin yaptığı şekilde deli gibi arardım. Kim kim kim? diye… bu sebeple ilk başlarda haydaa Helen de kim diye sorgulasam da bu karakteri kendime yakın hissettim. sonucunda Helen bilmediği acı gerçeklere kavuşuyor ama o ayrı mesele.. Konusu kısaca şu şekilde; Çocukluğunda büyük bir baskı, psikolojik bir gerilim ile büyüyen ve iskence gören bir çocuk doğal olarak şiddete eğilimli ve suç işleyen ayaklı bir bomba gibi büyüyor. Hapise girmemek için ise; psikoloğa gidip tedavi görmek zorunda, psikolog hastasına yapılmaması gerek tedaviyi uyguluyor ve hastası olan Carl’ın zaten sorunlar silsilesi olan geçmişini deşer. Ve böylece seri bir katile dönüşür. Kadınları kaçırır ve farklı işkence yöntemleri ile bağlantı kurduğu kişilere 48 Saat verir. Buldun buldun bulmadın ölür. ilk başta komiser olan Sabine Nemez’in Annesini öldürür. Ve komser ile zekasına hayran kaldığım Maartin S. Sneijder ile bütün sınırları zorlayarak katili bulmaya çalışırlar.
48 Saat
48 SaatAndreas Gruber · Pegasus Yayınları · 2016243 okunma
448 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Baytar Hanım II ~ Meryem Soylu . Yine ben, yine asker temalı bir kitap ve yine aslında daha önce okumuş olduğum ama kitap olarak da bir kere daha okumaktan keyif aldığım bir güzellik İnci ailesinin istekleri ve kendi hayatı arasında sıkışan genç bir kadın ve tüm her şeyi zenginliğini geride bırakıp mesleğini yapmak için doğuya gidiyor. Orada bi
Baytar Hanım 2 - Saye
Baytar Hanım 2 - SayeMeryem Soylu · Dokuz Yayınları · 2022254 okunma
362 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Ceres
Çok yakın bir gelecekte Serapis'in eline farklı imparatorlukların kapısını istemese de aralayan bir küre geçer. Bu küre onun sıradan hayatını tamamen değiştirir. Artık evinde pineklemekten daha büyük görevleri vardır. Mutant tavşanlarla yarışmak ve hayatına kastedenlerden kaçmak gibi... Bilinmezliğe doğru ilerlediği yolda Serapis bir kahraman
Ceres
CeresMuammer Ay · Perseus Yayınevi · 202212 okunma
384 syf.
9/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Yorum
Yine efsane bir kitaptı, bu kitap cehennemde geçtiği için her şeyi bekliyordum. Şahsen bu kadarını da beklemiyordum. Baş karakter kadınımız zaman geçtikçe gerçeklerin bir kısmını yine öğreniyor. Sonlara doğru Öfke ufak çaplı bir bomba patlatıyor ve Emilia bir süre düşünüyor derken ikiz kardeşi ile ilgili bir gerçeği öğreniyoruz ve yazar büyük bir
Lanetlilerin Krallığı
Lanetlilerin KrallığıKerri Maniscalco · Ephesus Yayınları · 2022657 okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.