Amok koşucusu , toplam yedi öyküden oluşuyor. Her öykünün finalinde ya bir intihar, ya da bir ölüme rastlıyoruz. Evet maalesef bakıldığında, ölümün o hiçlik duygusu elbette ki insana soğuk geliyor. Yazarımız , yok oluşun hüzünlü hikayelerini anlatmakta olup 'intihar' temasını odak noktası olarak ele almıştır. Yalnızlık, depresyon, umutsuzluk… Sokakta her gün önlerinden geçtiğimiz ama farkına varamadığımız gerçek kişilerin hikayelerini derinlemesine,insan zihninin analizini psikoljik tahlilleri merak uyandıracak şekilde hayranlıkla okuyorsunuz.İnsan ruhu öylesine karmaşık bir yapıya sahipki, bugün bile hâlâ yeni bulgular ile bu labirentte ilerlemeye çalıştıkları bir gerçek. Psikolojik olarak insanı altüst eden başarılı bir kitap. Aslında bu kadar da ucuz değildir bir insan hayatı sadece seçimlerle alakalıdır tekrar yaşayabilmek. Seçimlerimiz hayatımızı belirler…