Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.27
‘Kenar, altın arayıcılarıyla dolu bir gecekondu mahallesi. Biz kaçağız, kanunsa bize aç, bize susamış.’
Başta oldukça anlamsız görünse de Zeke ve Frankie için bir başlangıç bu kelimeler. Tabii bir kasaba için de: Coalfield şimdi panikleyebilir.
Tek bir afişle hem de!
.
Kevin Wilson’ın zihnini çok seviyorum, sanki zihninde birden bir şey parlıyor ve ‘evet evet burayı daha da kazabilirim’ diyor. Yazarla Fang Ailesi ile başlayan tanışıklığım Dünyanın Merkezine Tünel Kazmak ve Bir Şey Olduğu Yok ile devam etti. Okuduğum dördüncü kitabında da Wilson beni şaşırtmadı.
1996 yazına gidiyoruz: iki ergen tanışır, birlikte vakit geçirmeye başlarlar. Kız yazmayı sever, oğlan da çizmeyi. Ortaya bir afiş çıkar, elden ele yayılır ve ta-damm kimse bu afişin kime ait olduğunu bilmez.
Toplu histeriye de göz kırpan Paniğe Mahal Yok ne ara başlayıp bittiğini anlamadığınız kitaplardan, bir yandan da tam da bu zamanlar için düşündürücü: ‘bir akım nasıl başlar-nasıl ilerler ve hatta ölümcül olabilir?’i de sorgulatıyor.
Yazarın diğer eserlerinde de karşımıza çıkan performans sanatı vurgusu bu kitapta da önemli bir nokta oluyor.
.
Sonunu da çok sevdiğim Paniğe Mahal Yok’a bir şans verin derim~
.
Selen Ak çevirisi, Vivian Lopez Rowe kapak illüstrasyonu, Allison Saltzman kapak tasarımıyla ~
Merhaba arkadaşlar. Hepimize iyi akşamlar. En son ne zaman eğlendiniz veya daha azı, gülümsediniz? Kitabın henüz adıyla beraber dikkatimi çeken bir konu oldu ve sorarak başlamak istedim. Ayrıca kitabın daha adını görür görmez harika bir ütopya bizi bekliyor diye düşünmeden edemedim. Kim bilir nasıl bir ‘Eğlence’ bizleri bekliyordu. Haydi hep
Merhaba arkadaşlar. Yazarın Richard Bachmann adıyla yazdığı eserlerden birisini geride bıraktık. Acaba Richard Bach’tan etkilenmiş olabilir mi diye de aklıma gelmedi değil. Hani şu kendi adından çok ‘Martı’ kitabıyla tanınan yazar var, ondan bahsediyorum. Diğer yandan başka bir kitabıyla bağlantısı bulunduğu söylense de ben biraz bağımsız olarak
Merhaba arkadaşlar. Hepimize kalan zamanda iyi bir pazar günü diliyorum. Sabah 5’te kalktık baktık İstanbul’a kar yağıyor. 9 gibi sağanak yağmura dönüştü. Bu vakitler bulutlu ve bolca rüzgarlı. Allah hepimizin sevdiklerini korusun diyerek başlayalım. Özlemişiz gittikçe güzelleşen Stephen King romanlarının lezzetini. Aklıma ilginç bir soru geldi ve
2/10
Puanımdan da belli olacağı üzere kitabı övmeye değil gömmeye geldim arkadaşlar…Çok merak etmiştim ama hayal kırıklığına uğradım.Umarım meraklısına faydalı olur :)
Öncelikle yorum yapmak benim için cidden zor olacak çünkü bu kitap beni aşırı gerdi ve gıcık etti.
Konumuz zaten arkada ipucu verdiği üzere bir kedi fare oyunu şeklinde başlıyor.Erika
·
Puan vermedi
kitap çok güzel çok anlamlı bence herkesin okuması gereken bir eser olmuş kitapta ahmet ve zeynep adında iki çocuk mektuplaşıyorlar birbirlerine yaşadıkları şeyleri anlatıyorlar. Ahmet ile zeynep normalde aynı sınıfta fakat zeynep babasının işi yüzünden Ankara'ya taşınıyor. Baya eğlenceli ve zevkli bir kitap ama eğlenirken bir yanda da
Günaydın!
Biraz kamyon arkası, biraz duygusal, biraz tripli ama kulağa komik gelen; yıllar evvel okurken daha iyi düşündüren ama yıllar geçtikçe -olumsuz olmamakla beraber- o kadar da etkilemeyen kitaplar arasında yerini aldı. Biraz popüler kültür yapalım da kafamız dağılsın dedik. Sonuç olarak yazar birtakım durumlar yaşamış ve yaşadıklarının
@bencekiitap
Merhaba
Bir şey olduğu yok, aslında çok şey var ama hiç bir şey olduğu yok. İşte Lillian'nın hayatı tam da böyle .
Yatılı okulda kalırken tanışacağı ve daha sonra yıllarca mektup arkadaşı olarak kalacağı Madison'la burda tanışıyorlar. Onların ergen halleri, birbirine sarılıp uyumaları , arkadaş ortamında yaşadıkları tam bir klişe lise kitabı dedirtse de sonrasında olanlar sizi olduğunuz yerden alıp çoookk farklı bir konuma götürüyor. Yıllar sonra Madison’dan Lilian’a kendisinden yardım istediği bir mektup geliyor ve Lilian her şeyi arkasında bırakıp yanına gidiyor. İşte inanılmaz olaylar asıl şimdi başlıyor diyebilirim. Beni bıraksanız kitabın hepsini anlatırım çok çok çok farklı bir kitap Zaten ön kapağından da anlaşılmıyor mu ? Okuyun okutturun derim
Sevgi, merhamet, acıma, fedakarlık, gösteriş, dibe vuruş, farkındalık her şeyin olduğu ama hiç bir şeyin olmadığı kitap
Sevgiyle kalın
Buz ve Ateşin Dünyası’ndan sonra bir tarihçe daha okumak istedim TARGARYEN SOYU’na ait #ateşvekan ‘ı okurken çok beğendim ve bir sürü bilgi daha edindim. En sevdiğim kısımlar ise Ejderhaların Dansı kısmı oldu. Prenses Rhaenyra doğum yaparken , Kraliçe Alicent oğlu ll. Ageon’u tahta çıkardı. Rhaenyra ise ettiği yemible DANSI başlattı. Ejderhalar öldü şehir yerle bir oldu. Varislerini kaybetti. Başını mağlubiyetle eğen Kraliçe Alicent kalenin anahtarını teslim etti. Teslim ederken Elinde uzun süre tutamayacaksın diye belirtmeyi ihmal etmedi.
Bana Targaryen’leri soranlara hep bu danstan bahsetmek istiyorum ama öncesi ve sonrası var tabi. İlk Westeros’a Ageon ve iki kız kardeşinin gelişi. Tüm krallıklara diz çöktürüp , lordluk vermesi buralar kesinlikle okunması gereken kısımlar. Ta ki Lyanna ( Ned’ın kız kardeşinin) kaçırılma anı ve Üç Dişli Mızrakta Baratheon ‘ların tahta oturmasına kadar geçen Targaryen hükmünün tamamın, ayrıntılarıyla mevcut. Benim gibi diziyi bekletip , ilk bu dünyanın bilgisine hakim olmak istiyorsanız ikinci tavsiye kitabımdır.
En sevdiğim Targaryen’ler ; l. Jaehaerys ve Rhaenyra
Sevmediklerim; Prens Rhaegar , lV. Ageon
