Nietzsche “Tanrı Öldü” derken bahsettiği Tanrı yaratıcı Tanrı’dan bahsetmiyordu. Bahsettiği köleliğe, pasifliğe, zühd felsefesine izin veren Köle Ahlakı diye bahsettiği Hristiyan Ahlakıydı. Nietzsche’nin öldü dediği kurumsal Tanrı’ydı. Nietzsche Tanrı Apollonun matematik, mantık ve ölçülü müziğin Tanrısı olarak insanı bir ölçülüğe bir disipline mahkum ettiğini düşünüyordu. Halbuki insan açlık, cinsellik gibi hayvani içgüdüleri olan bir canlıdır. Nietzsche bunun yadsınmasını doğru bulmaz ve Tanrı Dionysos’un temsil ettiği bu özellikleri bastırmasının doğru olmadığını savunur. Bir hedonizmi değil Apollon ve Dionysos’un dengesini kuran bir insanın daha doğru bir profil olabileceğini savunur. Ve Nietzsche’ye göre bunu en iyi yapan Antik Yunan’dı. Çağımızda insan bireyken, Antik Yunan’da insan insandır. Eser bunu önplana alırken arka planda Euripides üzerinden ciddi bir Sokrates eleştirisi getirir. Euridipes’in eserlerindeki arkanplan sesinin ne Apollona ne Dionysos’a ait olduğunu yeni bir Demon olan Sokrates’e ait olduğunu söyler.