Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

CeM

CeM
@cmozturk
ottawa.academia.edu/cemozturk Türkiye Dağcılık Federasyon Sporcusu ( Alpinst ) X: cmozturk Instagram: cemozturk2024
Sabitlenmiş gönderi
Kendine Hoş Geldin
Can Yücel'in tatlı umursamazlığı:) var üzerimde: "Fazla kurcalamayın hayatı, vicdanınız temizse, yüreğiniz de güzelse, yaşayın gitsin işte..
Reklam
Dip Not!
"Eskiler bıktım demez, gönlümün tahammül mülkünü yıktın derlermiş.”
kim dimiş
Sen beni yanlızlıkla korkutmazsın ben oraları iyi bilirim.. Korkmadık sevdik yalnızlığı çünkü zamanında kafamıza vura vura kalbimizi kıra kıra öğrettiler yalnızlığın yanlışlıktan iyi olduğunu 🤪 demiş adamın biri 😂

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Ben Tanrı'yı dindarların yüreklerinde ölü buldum." #Nietzsche
Stefan
“Her zaman ve hayatının her konumunda yaradılışının en özgün, en iyi yanını kendine alıkoyar. Bırakır, başkaları konuşsun, sürüler oluştursun, vaazlar versin, türlü gösterişler yapsın; bırakır dünya karmakarışık ve budalaca yollara sapsın; Montaigne’in önem verdikleri bellidir: kendisi için aklın yolundan ayrılmamak, insanlıkla ilgisini kesmiş bir zamanda insanlığını korumak, kitle çılgınlığının ortasından özgür kalabilmek.”
Sayfa 27
Reklam
Psikoloji
“Freud, psikoloji alanını bireysel ruha çevirerek çağın en derin arzusunu da farkında olmadan yrine getirmiş oldu. İnsan kendi benliğini, kendi kişiliğini daha önce hiç, dünyevi yaşamın giderek monotonlaştığı bu yüzyılda olduğu kadar merak etmemiştir. Keza teknoloji çağı kendi insanını gittikçe tek tipleştirirken,özgün kişiliğini de elinden alarak renksiz bir tür haline getiriyor. Aynı gelir sınıflarına taksim edilen, tek tip konutlarda yaşayan, tek tip giysiler giyen, aynı makinelerde, aynı iş saatlerinde çalışan ve sonrasında tek tip eğlence şekillerine sığınan, aynı radyonun başına geçen, aynı plağı dinleyen ve aynı sporla uğraşan herkes; dehşet verici bir biçimde birbirine benzemeye başlıyor. Şehirlein tek tip hale gelmiş sokakları, albenilerini git gide kaybederken uluslar, halklar homojenleşiyor. Ortaya çıkan bütün farklılıklar rasyonalizasyonun dehşet verici eritme potasında kaynaşıp yok oluyor. Dış görünüşümüz baştan aşağı aynı tipe çevrildikçe ve insanlar, kendilerini düzineler halinde, üstelik de seri biçimde kitle fizyonomisinde örgütledikçe; varlık şekilleri giderek genişleyen bir kişiliksizleştirme sürecinin tam ortasında buluyorlar kendilerini. Her bir bireyin dışarıdan ulaşılması ve etki altına alınması olanaksız olan deneyim katmanı da tam bu yüzden daha da önem kazanıyor: Eşsiz ve kopyalanması imkânsız olan kişiliği. Kişilik günümüzde insanın en yüce ve neredeyse tek ölçüsü haline gelmiştir.”
Sayfa 173
Freud
“Tüm kararlarında, bilinçdışı arzusunu hesaplarına dahil etmeyen kişi kendi kendini yanıltmış olacaktır, çünkü özdeki potansiyelin esas tetikleyicisini hesabın dışında tutmuştur. Örneğin, bir buzdağıyla çarpışmanın yaratacağı etkiyi sadece suyun yüzeyinde görünen kısmından yola çıkarak tahmin etmek ne kadar yanlışsa, gün gibi aydınlık düşüncelerimizin ve fark edilir enerjilerimizin hissiyatımızı ve eylemlerimizi tek başına belirlediklerine inanan kişi de ancak kendini aldatır. Tüm yaşamımız, ussal etki alanı içinde özgürce akmıyor, aksine bilinçaltının aralıksız baskısı her daim üzerimizde. Bilinçdışı dünya, görünürde unutulmuş olan geçmişi, her an dalga dalga içinde bulunduğumuz âna savuruyor. Bilinç dünyamız inandığımız gibi olağanüstü bir ölçüyle uyanık iradenin ve planlar kuran aklın elinde değil, kararlar göremediğimiz o karanlık bulutun içinden çakıyor asıl ve kaderimizin yönünü değiştiren o ani sarsıntılar, içgüdü dünyasının derinliklerinden geliyor.”
Sayfa 74
Sigmund Freud
“Sigmund Freud, insanlığın daha da aydınlanmasını sağlamıştır. Şuna dikkat çekmek isterim; daha mutlu olmaktan değil daha da aydınlanmaktan bahsediyorum. Freud bir neslin dünya görüşünü derinleştirmiştir: Güzelleştirmiştir demiyorum, derinleştirmiştir diyorum. Çünkü radikal değişimler insanı asla mutlu etmez, yalnızca bir sonuca ulaştırır. Keza insanlığın ebediyen var olacak çocuk yüreğini daha da yeni sakinleştirici düşler eşliğinde beşiğinde sallamak, bilimin görevleri arasında sayılmıyor zaten.”
Sayfa 30
Okuduklarım ve Anılar..
“Korkutucu şeylere karşı kendini savunuyor duygularımız ama yine de bir şeyler hissetmeden dayanmak olanaksız.”
Sayfa 179
Zweig
“Benim her şeyi yeniden yaşamak için duyduğum bu hırsın nedeni, belki de geçmişteki şeylere sahip olamamam, her şeyin bir ölçüde akıp gitmesi ve hayatımın herhangi bir şeyle beslenmezse, kuruyup gidecek olması.”
Sayfa 19
Reklam
"Yeryüzü sağa dönerse, benim geçmişi telafi etmem için sola dönmem gerekiyor. Ama şimdi bütün bu yükümlülükleri yerine getirecek bir gıdım gücüm yok, dünyayı omuzlarımda taşıyamam, paltomu bile taşıyamıyorum."
Sayfa 245
Milena
"İnsan kendi eksikliğine katlanmak zorundadır, her an için; oysa iki kişilik eksikliğe katlanmak zorunda değildir. Gözler, yuvalarından çıkarıp atmak için yok mudur, ve kalp de aynı şekilde. Yine de durum o kadar kötü değil, abartı ve yalan bu, her şey abartı, yalnızca özlem gerçek, o abartılamaz. Fakat özlemin gerçekliği bile o kadar da onun kendi gerçekliği sayılmaz; daha ziyade, geri kalan her şeyin yalan oluşunun ifadesidir. Kulağa saçma geliyor ama öyle. Belki en çok seni sevdiğimi söylediğimde de söz konusu olan gerçekten sevgi değil; sevgi, senin içimde çevirip durduğun bıçak olman..."
Sayfa 221
Milena
"Milena... Ne zengin, ne ağır bir isim bu. O kadar ağır ki taşıması imkansız. Yalnızca 'i' deki vurgu kulağa kötü geliyor, ismin zıplayarak kaçıp gitmiyor mu elinden? Yoksa acaba bu sadece, kendi ağırlığının mutluluğuyla senin zıplayışın mı?"
Sayfa 61
Kafka-Milena
"Hayatınız için koyduğunuz kurala inanma eğilimi gösterilebilir. Kuralınıza inanıyorum; yalnızca onun bu kadar net, amansız ve belirleyici bir biçimde, ilelebet hayatınızın üzerinde kalacağına inanmıyorum. Sizinki bir anlayış, ama sadece yol üzerinde varılmış bir anlayış ve o yol sonsuzdur."
Sayfa 28
Kafka
“Yazarsın ve en başından beri yakın hissedersin, ona sarıldığını hayal edersin ama sadece havaya sarılıyorsundur ve bunun sonucu olarak arada sırada yere düşersin.”
Sayfa 225
Felic
“Eğer sana çok zararı olmayacaksa bana doğruyu anlat ve odandaki herhangi bir eşya gibi sana ait olduğumu anla.”
Sayfa 184
760 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.