Bu kitapla bütünleşmeden okunduğunda cümleler çok basitmiş gibi görünebilir. Hüznü hissettiren cümlelere çekilerek okunduğunda ise buruk bir tat ile ince bir kederle sayfalar akıyor.
Demir Özlü’nün okuduğum diğer kitaplarında da (hatta onlarda daha yoğun) bir hüzne kapıldım,cümlelerin etki alanı ya da özümseme düzeyim bu yazar özelinde yüksek olduğundan olabilir.
Sanki yaşam boyu olmuş bitmiş her şeyle hesaplaşma. Yaşam mutluluk içinde geçmiş gibi görünse de, bilmeden, derin bir mutsuzluk mu birikiyor zihnin içinde ?