Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
389 syf.
9/10 puan verdi
Şunu çok iyi anladım ki, Kürt edebiyatı denince akla ilk gelen şey sürgündür. Ne bedeller ödediklerini okuyunca bu güzel insanların; eserlerinin muhakkak okunması gerektiğinin bilinci, daha bir harlanıyor içimde. Bu tür kitaplara 'kim bilir ne derdi var' diye başlarım. Tasası sonradan gelir. Bazen 'Laiklik' ilkesinin, "Hukuk" ve
Kader Kuyusu
Kader KuyusuMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20173,341 okunma
327 syf.
9/10 puan verdi
``Mehmed Uzun`un romanları günümüzde yazılan en iyi romanlardır. Edebiyata yeni olanaklar getirmiş,birçok ülkede de bu romanlar çok sevilmiştir.`` Yaşar Kemal Bıro, 16 yaşındaki Kürt Bey i Bedirhan ' ın tahta çıkışına şahit olmuş, her sese, her bilgi kırıntısına meftun Mezopotamya' nın öksüz ve yetim çocuğu... Bu seslere olan tutkusu onu "dengbej" olmaya iter. Bıro ile birlikte ne kadar zengin bir tarihe sahip olduğunuzu anlayacaksınız. Mezopotamya ' da yıllardır süregelen kardeş kavgalarından, savaştan yorulan, hırpalanan halkın sesi, çığlıdır Bıro. Çok içten yazılmış, önyargısız olarak okumanızı tavsiye ederim. Hiç bir Türk-Kürt ayrımı yapılmadan anlatılmış. Dili biraz ağır ama içerik ve edebi bakımdan zengin bir kitap.
Dicle'nin Yakarışı
Dicle'nin YakarışıMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20183,255 okunma
Reklam
400 syf.
·
Puan vermedi
·
10 günde okudu
Bu kitap beni benden aldı, ne kadar başlangıçta olsak bile bir o kadar derinde hissettirdi bana kendini. İkinci kitabımız da Asi Merve’nin ailesine biraz daha çok tanıdık, annesi ile ilişkisi, kız kardeşi ve babası ile olan ilişkilerini göz önünde bulundurmuş. Annesi İçin gerçekten üzüldüm evet konuşması yerde konuşmuyor gibi duruyor ama konuşamıyor benim için. Defneye bazı yerlerde sinir oldum ama bir bölümde onu o kadar çok sevdim ki.. Babası dışında herkes davranması gibi davrandı. Babası Mehmet Karakuyu’ya gelecek olursak gerçekten nefret ediyorum ondan Asi Merve’ye uyguladığı psikolojik şiddet hiç bir çocuğun hak ettiği şey değil ne olursa olsun. İlk kitabımız da tanıdığımız Billur’u bu sefer Asi’nin yanında gördük bir geldi tam geldi iyi ki geldi. ️ Bedirhan ile olan sahneleri beni aşırı eğlendirdi. O kader kırılganlığa nasıl güldüm anlatamam yazar tam nokta atışı yaparak yazıyor. Karan Çakıl’a gelirsek sen ne güzel adamsın ya aşırı sevdim bu kitapta seni. Her daim Asi’nin yanında oldu ve gerçekten Adam gibi adamlığını yaptı. Helal olsun ikisi de birbirine yavaş yavaş kendi ruhlarını göstermeye başladı ama tam net olarak değil. Çünkü yaşadıkları hiç normal sıradan şeyler değildi. Yaşar Amca yine büyüklüğünü yaptı o adamı zaten bir ayrı seviyorum. O gerçekleri görürken bile hep Karan’a güvenmişti. ️ Bir de Funda var ah Funda bu kitapta yanan sen olacaksın ama ben seni şuan görmüyorum. Şahsen nasıl kendini belli edeceğini bilememiş durumda. Aşırı sinir oldum ona..
Asi Çakıltaşı - 2. Perde
Asi Çakıltaşı - 2. PerdeBinnur Nigiz · Dokuz Yayınları · 0648 okunma
İsveç Kürt kolonisinin edebiyat prensi: Firat Cewerî
M. Xalid Sadînî Independent Türkçe için yazdı M. Xalid Sadînî  Cuma 17 Nisan 2020 İddialı olmak istemem ama bence Kürtçe yazmak, Kürt yazarı olmak, Kürtçe kitap sahibi olmak kutsal bir şeydir. Çünkü özellikle Türkiye'de yaşayan Kürtler (ahval iyi olsaydı Türkiye Kürdistan'ı diyecektim, normal olsaydı Kuzey Kürdistan diyecektim, ama demiyorum,
389 syf.
10/10 puan verdi
·
17 günde okudu
“Uzun’un romanını okuduğum da çok şaşırdım. Bir dilin ilk romanı böylesine ustalıkla, böylesine zengin bir dille üstelik gelişmiş bir roman dili yaratarak nasıl yazmış diye...” YAŞAR KEMAL Yaşar KEMAL’in dediği gibi bir dilin ilk romanı nasıl böyle bir ustalıkla yazılmış olabilirdi? Bu da Mehmed Uzun’un gerçekten benzeri az bulunan bir yazar olmasını kılıyor. Romanın incelemesine gelirsek baştan beri romanda bahsi geçen fotoğrafları önce anlatarak zihinde fotoğrafı canlandırarak okuyucunun o anlatılan fotoğrafların içine girmesini sağlıyor. Dedesi Mir bedirhan ve babası Emin Ali’nin başlattığı dava için hayatını ortaya koyan Mir Celadetin hayat serüvenini anlatan tadından doyulmayan efsane bir roman. Şan, şöhret, sürgün, yalnızlık, yoksulluk, sefalet, açlık, çaresizlik ve uğruna hayatını feda ettiği dava..
Kader Kuyusu
Kader KuyusuMehmed Uzun · İthaki Yayınları · 20173,341 okunma
“Urfalı Mateos’un; “Korkunç dalgalarla çalkalanan bir denizi ve taşkın sularını ileriye atan azgın bir nehri andıran bu muazzam ordu” diye bahsettiği Alparslan’ın bu muhteşem ordusu, Ermenistan’a girmiş ve kısa sürede bölgenin fethini gerçekleştirmiştir.”
Sayfa 120 - Nobel Akademik YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
"...Hunlar atlarına hemen yapışırlar, bu atlar çok zorlu olsalar bile. Atlarından gündüz ve gece boyunca alış-veriş yapan, yiyen-içen ve dar boyunlarına boyunduruk vurulan atlar serbest bırakılınca uyurken gördükleri rüyalara ortak olan tek millettir. Ağırlıklı konular hakkında özen gösterildiğinde, bu konuda at sırtında istişare ederler."
"Âdet bakımından Çin İmparatorluğu, Göktürk Kağanlığı ile aynı değildir. Göktürkler Çin topraklarını ele geçirseler bile orada yaşayamazlardı. Nitekim Mete'nin hatunu da Çin'i elde etmiş olsa dahi orayı idare edecek gücü kendinde bulamayacağını Hun hükümdarına söylemişti."
Türkler ve At..
"Hunlar atlarına hemen yapışırlar, bu atlar çok zorlu olsalar bile. Atlarından gündüz ve gece boyunca alış-veriş yapan, yiyen-içen ve dar boyunlarına boyunduruk vurulan atlar serbest bırakılınca uyurken gördükleri rüyalara ortak olan tek millettir. Ağırlıklı konular hakkında özen gösterildiğinde, bu konuda at sırtında istişare ederler."
Sayfa 78 - Eğitim Yayınevi
“Ne havadaki kuş, ne ovadaki geyik onun okundan kurtulabilirdi. Bir kasırga gibi, bir fırtına bulutu gibi önüne geleni yeniyordu. Selçuk oğlu, başına börkünü yan oturtmuş, dağ gibi şahlanan bir at üstünde, kükreyen arslan gibi, çıkan şimşek gibi, dolu dizgin giderken, Turan ve İran ve Rum hayran bakıyordu.”
Sayfa 67 - Nobel Akademik YayıncılıkKitabı okudu
87 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.