Türk edebiyatı klasiklerinin yeri bir başkadır bende dönemi öyle güzel yansıtıyor ki toplumun değişen ve değişmeyen yönlerini aradan yıllar geçsede gözler önüne seriyor.
Yazarın kuvvetli kalemi, gözlem gücü, anlatı dili öyle iyi ki mizahi anlatımı okuduğunu zihinde perde perde canlandırıyor. Kadın erkek eşitliğini irdeleyen yazar kendine has üslubu ile topluma yansımalarını anlatıyor.
Yazarın kütüphanemde bir kaç kitabı daha var eksiklerimi tamamlayıp okuyacağım tüm kitaplarını.
Cumhuriyet sonrası kadınların elde ettiği hakları ve buna bağlı olarak baskı altında kalınan duyguların verilen özgürlükle dışa vurumunu anlatıyor.
Gelin kayınvalide ilişkileri, karı koca ilişkileri ortadan kalkan yasakların getirdiği değişiklikler anlatılıyor.
Aradan geçen yüz yıla rağmen bir çok şeyin aynı kaldığını görmek ise en trajikomik tarafı.
Birşeyi yaymak istiyor musunuz? Yasaklayın.
Evvelden dam altında gizlenen şeyler şimdi hep açıkta oluyor.
Meyhanede HanımlarHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20222,133 okunma
Kalabalıkların içinde bizi mutlu ve mutsuz edecek nice kişilerin varlığından habersiz olduğumuz gibi, kitap raflarında da keşfedilmeyi bekleyen nice dost kitaplar var.
ATSIZ'DA TARİH ANLAYIŞI: Atsız'ın lisans öğrenimi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü (Edebiyat Zümresi) olduğu hâlde bilim adamı olarak tarihle daha çok ilgilenmiş, bu konuda daha çok eser vermiştir. “Türk tarihinin içinde yüzüyorum. Diyebilirim ki her günüm 27 asrın içinde geçiyor." diyecek ölçüde (Atsız 1992: 67) kendisini tarihle
Prof.Dr.Mustafa Argunşah bu kitapta Türkçenin dönemlerini tek tek ele almış ve daha sonra Cumhuriyet dönemi ile birlikte Türkçede yaşanan gelişmeleri, tartışmalı harf ve dil devrimi konularını objektif bir şekilde ele almıştır.
Dünya klasiklerini okumaya gösterdiğim özeni Türk klasiklerini okumak için de göstermeye karar verdim. Okuduğum kitapların hep cumhuriyet sonrası günümüz Türk edebiyatı eserlerinden olduğunu farkettim. Şimdi biraz da cumhuriyet öncesi eserlerle tanışma vakti.
Ahmet Mithat Efendi'yi ve Felatun Bey ile Rakım Efendi kitabını lise yıllarında
Divan Edebiyatı, bizde şiirin zirveye çıktığı bir safha olmaktan ziyâde, gönül ve akıl unsurlarının el ele verip birlikte kanatlandığı hengâmedir, diye düşünüyorum...
Tanzimat Edebiyatı, Batı medeniyetiyle kültürel düzeydeki selâmlaşmamız neticesinde, yerli ve millî yelpazenin edebiyat bazında genişleyen sınırları...
Servet-i Fünûn, Tanzimat'la başlayan sosyal ve medenî anominin, bir nevî isyân kokulu terennümleri...
Fecr-i Âti, kendisinden önceki son iki edebiyatın toplumsal ve siyasî dominantlığından bunalıp, sadece şiire müteveccih olmayı salık veren...
Millî Mücâdele Dönemi Edebiyatı, kendisine kadarki edebî retorikleri bırakıp, konusunu vatandan alan ve biraz da hamâsete meyilli Türk yazını...
Cumhuriyet Dönemi'nin ilk yıllarındaki edebiyat, küllerinden doğmuş bir milletin doğal refleksi...
Garip Akımı, ismiyle müsemmâ olmasının yanı sıra, yepyeni ve biraz da marjinal bir üslûp ve içeriğin külliyâtı...
İkinci Yeni Hareketi, Garip Akımı'nın sûnî boşluklarına yöneltilmiş bir hoyrat eleştiri...
Tüm bunların arasında birkaç istisnâ ya da parantez mi?.. Karakoç, Âkif, N.Fâzıl, Hâmit ve Hâşim... 😊