Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
109 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
Kitabımız kendisini sürekli hasta sanan bir insanın ikinci karısı, kızları, hizmetçileri ve daha bir çok kişilerle birlikte geçirdiği günlerinden bahsediyor. Karakterimizin adı Argan. Kızı Angelique. Evlenilecek yaşa gelmiş olan kızına doktor bir damat bulup kendisinin sağlık sektörüne daha yakın olmasını hedefliyor karakterimiz. Oysa kızının sevdiğinin olması ihtimalini göz önünde bulundurmuyor. Eh tabii bir de ikinci karısı var. Tek amacı kocasının ölmesi ve kendine kalacak yüklü bir miras. Kızlarının annesi olan birinci karısından söz edilmiyor. Büyük ihtimalle ölmüş olduğunu düşündürüyor yazar okuyucuya. Sonlara doğru erkek kardeşi geliyor ve bu evlilik meselesinin ciddi bir mesele olduğu ayrıntılı olarak konuşmak istiyor ama abisinin akıl almaz bir doktor aşkı olduğunu anlayan kardeş bu sefer karısının parasında gözü olduğunu söyleyerek abisini aydınlatmak istiyor. Olayların gelişmesi sonucunda ise hizmetçinin ve erkek kardeşinin yardımıyla evindeki insanların gerçek yüzünü görüyor. Tiyatro olarak yazılan bu kitabın konusu çok hoşuma gitti. Hizmetçilerinden tutunda kitabın ana karakteri başta olmak üzere güzel bir anlatım mevcut, umarım bir gün tiyatroda oynama şansım olur. Okumanızı tavsiye ederim.
Hastalık Hastası
Hastalık HastasıMolière · Cumhuriyet Yayınları · 20096,2bin okunma
80 syf.
10/10 puan verdi
Batı Kaynaklarına Göre İslam Medeniyeti
Batı Kaynaklarına Göre İslam Medeniyeti
İsmâil Hâmî Dânişmend
İsmâil Hâmî Dânişmend
Atalarımızı Şarklı ve Asyalı diye hor gördük. Niçin bizden önce Batılılaşmadılar diye tenkit ettik. Medeniyeti alafrangalık zannettik. İslâmiyet'e "çöl kanunu" dedik. Bizler Müslüman Türk olarak körü körüne Batı hayranı olmaya ve kendimizi aşağılayan bir düşünce ile, geçmişte Batı Dünyasına ışık tutan Müslüman
Batı Kaynaklarına Göre İslam Medeniyeti
Batı Kaynaklarına Göre İslam Medeniyetiİsmâil Hâmî Dânişmend · Yağmur Yayınları · 198938 okunma
Reklam
ATSIZ ve arkadaşları: Fatih
❝Türbeye vardığımız zaman, orada bizi küçük bir grubun beklediğini gördük. Bunlar, ATSIZ’ın kardeşi Necdet Sançar ve hanımı Reşide Sançar, ATSIZ’ın hanımı Bedriye ATSIZ ve o sırada galiba Diyarbakır’da lise öğretmeni olan Kırzıoğlu Fahrettin Beydi. Biraz vakit geçince İsmail Hâmi Dânişmend de geldi.❞ Fatih’in türbesini temizlemek için gelmişlerdi. Türbedar bir süre direnmiş, sonra İsmail Hâmi’nin ❝otoriter ve tehditkâr❞ tavrı karşısında kapıyı açmak zorunda kalmıştı. ❝Hep birlikte içeri girdik. Önce burnumuza bir küf ve pas kokusu çarptı. Loşluğa ve bu tuhaf kokuya bir süre sonra alıştık. Anlaşılan İsmail Hâmi ile ATSIZ önceden konuşmuş, gerekli tertibi almışlardı. Bedriye ATSIZ’ın yanında elektrik süpürgesinden bez parçalarına, küçük süpürgelerden parlatıcı maddelere kadar gerekli er şey vardı… Kolları sıvadık. Kimimiz süpürme, kimimiz toz alma, kimimiz parlatma, cilalama işlerini üzerimize aldık. Yılların tozu pası birikmişti. Sildikçe çıkıyor, bir türlü temizlenmek bilmiyordu… Sandukaların örtüsü yırtılmış, kirlenmiş, solmuştu. Sanduka çevresindeki parmaklıklar eskimiş, dökülmüş, paslanmıştı. Örtünün ölçüleri alındı, civardan bir usta getirildi, parmaklıkların tamiri için anlaşmaya varıldı… O yaz akşamın alaca karanlığı perde perde inerken türbeden çıktık. Fatih’e kadar yürüdük. Orada ayrıldık.❞ (Deliorman 220:53-55) ~ S. 133-134 ~
Sayfa 134 - Panama Yayıncılık - 2. Baskı Ocak 2019
“İç yüzleri gösterecek bir ayna satılsa acaba kaç müşteri bulunur?” | İsmail Hâmi Dânişmend
Sayfa 163Kitabı okudu
Pâyın sadâsı gelsede sen hiç gelmesen Pâyın sadâsı: Ayak sesi
Fatih 10 yıl daha yaşasaydı üzerine..
Büyük Türk'ün ölüm haberinin üzerine geniş bir nefes alan Avrupa Hıristiyan aleminin bütün kiliselerinde üç gün Allah'a şükür ayinleri yapılmış olmasında bu gibi mülahazaların herhalde başlıca amil olduğu muhakkaktır.
Sayfa 35 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Dünyanın en büyük zevki
Fatih Sultan Mehmed'in ünlü hocası (Molla Güranî) bir gün şanlı öğrencisiyle konuşurken şöyle bir soru sormuş: -Sence dünyanın en büyük zevki hangisidir? Fatih'in unutulmaz cevabı da şöyledir: -İnsanın hem mahrum, hem de muhtaç olduğu şeye kavuştuğu an, hayatının en büyük zevk anıdır!
Eski Yunan filozoflarından (Antishténe) felsefeden faydalanmasının ne olduğunu soran bir dostuna şu cevabı vermiş: - En büyük faydam, kendi kendimle konuşup görüşebilmemdir!
İnsanları isyana sevkeden zulümlerin en müthişi, vicdana tahakkümdür.
Sayfa 57 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
658 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.