Önemli olan nedir: Daha çok, daha iyi, daha doğru olmak mı ? Evet, belki hepsi. Yeterince zaman olsa bu özelliklere varmak hiç de zor olmazdı. Ama yok. Zaman yok. Zaman yok. Zaman yok.
Büyük bir alışveriş merkezindeki kitapçının vitrini kırılmak suretiyle içeriye girilmiş ve vitrinde yeni çıkan kitaplar rafında duran kitaplarım çalınmıştı.
İnsanın kendini ciddiye alması çok güzel bir davranış, başkaları zaten sadece bu tavra saygı duydukları için bu tavrı gösterme cesaretine sahip kişiye de saygı gösterirler.
Bir süredir düzenli olarak her ay bir Murat Gülsoy eseri okuyorum ve inanın her ay başka bir yazar okuyormuş hissine kapılıyorum. Bu düzenli okumaları gerçekleştirirken eserleri rast gele seçiyorum ve her defasında yazarın hayal gücüne hayran oluyorum.
Ve Ateş Bizi Tüketiyor ise Gülsoy'un en sevdiğim eserlerinden biri oldu. Hem kurgusu çok etkileyici hem de içerisindeki hikaye. Daha evvel okuduysanız eğer yazarın Nisyan adlı eserini hatırlayabilirsiniz. Bu eserde de kendini arayan ancak kendini aradığının farkında olmayan alzheimer hastası yaşlı bir ağır ceza hakimine eşlik ediyorsunuz. Karaktere eşlik ederken yine eğer okuduysanız aklınıza Ben Ruhi Bey Nasılım? da gelebilir.
Yaratıcılık yönünden oldukça zengin bir eser olmasının yanı sıra yazarın dilinin sadeliği de romanın son derece sahici ve kolay okunur olmasını sağlamış. Son olarak eserin sonu da abartıdan ve yaşananları dramatik bir hale sokmaktan uzak olduğu için çok sevdim. Çünkü okurken de sürekli acaba bu hikayenin sonu nereye varacak diye düşünüyordum. Duygu olarak da okuru etkileyecek güçte olduğunu belirterek yazının sonuna gelmek istiyorum.
Herkese keyifli okumalar dilerim.
Murat Gülsoy un bu son kitabı 1914 - 1960 yıllar arasında yaşamış Ressam Vasıf in sanat hayatını bir belgesel niteliğinde kaleme alırken. Dönemin koşullarında ve Turkiyesinde özelde ressam genelde sanatçının olmanın zorluklarını ve nasıl ağır bedeller ödendiğini yazmış. Resimle ya da sanatla uğraşan bireyin ve insanin özgürleşme mücadelesinini içeren hikaye bence ileridee dizisi de çekilebilir.
"Peki ama bu nasıl bir sevgiydi? Bir kadın bir erkeği niçin sever? Hatta kadının erkeği sevmesinin ötesinde... bir insan bir başka insanı nasıl sever, neden âşık olur? Onda çok müstesna bir şey görmüş olması lazım gelir, çok nadide bir şey, değil mi? Tabii ya: Aşk bir istisnadır. Hatta bir iltimastır."