“Kardeş, bir zamanlar bizim topraklarımız uçsuz bucaksızdı. Sizinse bir karışı geçmiyordu oturduğunuz yerler. Gel zaman git zaman, kocaman bir topluluk oldunuz siz. Bize, yaygımızı serecek bir toprak parçasını bile çok gördünüz. Bütün yurdumuzu elimizden aldınız da gene gözleriniz doymadı.” diyor Algiysi.
Evet, bu kitap Kızılderilileri, yaşadıkları acıları, haksızlıkları fakat buna rağmen umutlarını, inançlarını, sevgilerini hiç yitirmeyen insanları anlatıyor.
Sunay Akın Kızılderililerin yaşadıkları haksızlıkları,katledilmelerini, topraklarının ellerinden alınırken barış yanlısı Kızılderililerin aynı zamanda dünyaya nasıl vahşi ve katil gösterildiklerini gerçek örneklerle öyle güzel ve etkileyici bir şekilde anlatmış ki her satırında yapılan haksızlıklara isyan edeceksiniz. Onların hayatından bahsederken Türk sinema sektörüne ve şairlerin dizelerine de yer vermesi ve yazarın edebi dili kitabın şairane bir dile bürünmesini ve daha etkileyici yazmasını sağlamış. Her dizede içiniz cız edecek. “Ve orada, o çamurun içinde bir şeyin daha öldüğünü ve o kar fırtınasının gömüldüğünü görebiliyorum. Evet, bir halkın düşü öldü orada…”