Elbette Kadîr-i Mutlak'ın zâtî ve nihayetsiz ve gayet kemalde olan kudretinin nuranî tecelliyatı ve melekûtiyet-i eşyanın şeffafiyeti ve hikmet ve kaderin intizamatı ve eşyanın evamir-i tekviniyesine kemal-i imtisali ve mümkinatın vücud ve ademinin müsavatından ibaret olan imkânındaki müvazenesi sırrıyla; az çok, büyük küçük ona müsavi olduğu gibi, bütün insanları bir tek insan gibi bir sayha ile haşre getirebilir. Hem bir şeyin kuvvet ve za'fça meratibi, o şeyin içine zıddının müdahalesidir.
Hararetin derecatı, soğuğun müdahalesidir. Güzelliğin meratibi, çirkinliğin müdahalesidir. Ziyanın tabakatı, karanlığın müdahalesidir. Fakat birşey zâtî olsa, ârızî olmazsa, onun zıddı ona müdahale edemez. Çünki cem'-i zıddeyn lâzım gelir. Bu ise, muhaldir. Demek asıl, zâtî olan bir şeyde meratib yoktur. Madem Kadîr-i Mutlak'ın kudreti zâtîdir, mümkinat gibi ârızî değildir ve kemal-i mutlaktadır. Onun zıddı olan acz ise, muhaldir ki tedahül etsin. Demek bir baharı halketmek, Zât-ı Zülcelal'ine bir çiçek kadar ehvendir. Eğer esbaba isnad edilse; bir çiçek bir bahar kadar ağır olur. Hem bütün insanları ihya edip haşretmek, bir nefsin ihyası gibi kolaydır.
Hem bir şeyin kuvvet ve zaafça meratibi, o şeyin içine zıddının müdahalesidir. Mesela, hararetin derecatı, soğuğun müdahalesidir. Güzelliğin meratibi, çirkinliğin müdahalesidir. Ziyanın tabakatı, karanlığın müdahalesidir. Fakat bir şey zatî olsa, ârızî olmazsa onun zıddı ona müdahale edemez. Çünkü cem'-i zıddeyn lâzım gelir. Bu ise muhaldir. Demek asıl, zatî olan bir şeyde meratib yoktur. Madem Kadîr-i Mutlak'ın kudreti zatîdir, mümkinat gibi ârızî değildir ve kemal-i mutlaktadır. Onun zıddı olan acz ise muhaldir ki tedahül etsin.
Kitabın adında anlaşılacağı üzere eser insanlığın karanlık, acımasız yönleriyle sergileyen bir tiyatro eseridir. Eserin genelinde insanlığın karanlık ,kötü yanı egemendir. Her ne kadar olumsuz bir atmosfer içerisinde yer alıyor gibi hissetseniz de konusu oldukça akıcı ve sürükleyici bir tiyatro eseridir. Kitap konusu itibarı ile aşk, ölüm, kötülük, ihanet vb. temaları ele alır. Aynı zamanda eser birçok farklı karakterin yer alması bize insanlığın farklı yönlerini açıkça kavramamizı sağlamaktadır. Eserde beni en çok etkileyen durum; her ne kadar insanın karanlık, kötülük yapısı egemen olsa da iyiliğin, ilahi adaletin er ya da geç sonunda o karanlığı, kötülüğü devirmesidir. Unutulmamalıdır ki, herkesin adaleti şaşar ama Allah'ın adaleti şaşmaz. Ve mazlumun ahı elbet bir gün tecelli edecektir. Nikita başta Marina'yı kandırsa , duyguları ile oynasa da sonunda Marina kendini iyi bir evliliğin ortasında bulurken Nikita yaptıklarının cezasını çeker ve yaptığı kötülüğün başına ne işler açtığının farkına vararak tövbe eder.
Insanın karanlık yönünü ortaya çıkaran, roman tadında bir oturuşta okunabilecek eser, günümüz olaylarına, ilişkilerine atıfta bulunur ve günümüzde karşılaştığımız bazı olayları detayları kısa ve öz çıplaklığıyla sergilemektedir.
Keyifli okumalar.
Allah çalışmayı emretmiş, sen parayı bankaya yatır da sırt üstü yat; para tıkır tıkır işleyip seni doyursun. Bunlar iyi şeyler değil, Allah da hoş görmez.