"Aşk... Üç harf, A-Ş-K. Küçücük bir kelime. Ancak anlaşılması güç bir dünya, bir ömür. Tüm bir ömrün anlamaya yetmediği bir duygu. Kelimelerin anlatmaya yetmediği bir deprem. Akla değil, yüreğe sorulması gereken şey. Yalnızca yoksul yüreğin taşıdığı, onun acısını damla damla hissettiği afet. Yaşamın en ışıltılı, en canlı olduğu yerde çoğalan güzellik."
Sayfa 125 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
“Üç harf, A-Ş-K küçücük bir kelime. Ancak anlaşılması güç bir dünya, bir ömür. Tüm bir ömrün anlamaya yetmediği bir duygu. Kelimelerin anlatmaya yetmediği bir deprem, akla değil, yüreğe sorulması gereken şey. Yalnızca yoksul yüreğin taşıdığı, onun acısını damla damla hissettiği afet. Yaşamın en ışıltılı, en canlı olduğu yerde çoğalan güzellik. Aşk, yürek ve sözcükler… Sözcükleri unutmamak lazım. Duyguların içine akıp şekillendiği, duyguların onlarla süslendiği araçlar. Yaralı yüreklerin imdadına yetişen ilaçlar. Sözcükler; mutlu yüreklerde açan tomurcuklar.”
İthaki YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Aşk... Üç harf; A- Ş- K. Kısacık bir sözcük. Ama öyle büyük, öyle zengin bir dünya ki, ömür yetmez! Onu anlatmaya kelimeler kifayetsiz kalır. Akıl onun nasıl bir şey olduğunu kavrayamaz. Yalnızca yürek, zavallı yürek yaşar onu; damla damla içer, hayatın köklerinin sıcağına, günecine çıkarır.
Sayfa 102 - İthaki yayınları
Boşuna kibirlenmeyin! Dünya 571-632 yılları arasında 63’lük canlar canı için yaratıldı. Bizlerde O’nun (s.a.v) gölgesinde yaşıyoruz...
Aşk... Üç harf, A-Ş-K. Küçücük bir kelime. Ancak anlaşılması güç bir dünya, bir ömür. Tüm bir ömrün anlamaya yetmediği bir duygu. Kelimelerin anlatmaya yetmediği bir deprem. Akla değil, yüreğe sorulması gereken şey. Yalnızca yoksul yüreğin taşıdığı, onun acısını damla damla hissettiği afet. Yaşamın en ışıltılı, En canlı olduğu yerde çoğalan güzellik. Aşk, yürek ve sözcükler. Sözcükleri unutmamak lazım.
Sayfa 124Kitabı okudu
Peki yaşamın aşk halkası? Aşk... Üç harf, A-Ş-K. Küçücük bir kelime. Ancak anlaşılması güç bir dünya, bir ömür. Tüm bir ömrün anlatmaya yetmediği bir duygu. Kelimelerin anlatmaya yetmediği bir deprem. Akla değil, yüreğe sorulması gereken şey. Yanlızca yoksul yüreğin taşıdığı, onun acısını damla damla hissettiği afet. Yaşamın en ışıltılı, en canlı olduğu yerde çoğalan güzellik. Aşk, yürek, ve sözcükler. (...) Sözcükler; mutlu yüreklerde açan tomurcuklar.
Sayfa 124 - İthaki yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir Feyyaz Kayacan Vardı.
Benim sık sık Toplumsal Gerçekçilerden serzenişte bulunmam, asla TG edebiyatı sevmediğim sonucuna varmaz. Benim şikayetim, Zeitgeist'i ta 1930'lardan itibaren belirleyen bu akımın, bir çok değerli edebiyatçının dikkatle değerlendirmesini önlemiş olmasınadır. Çünkü onların bir misyonu vardı; devrim. Bu misyona hizmet etmeyen edebiyat
"Aşk... Üç harf, A-Ş-K. Küçücük bir kelime. Ancak anlaşılması güç bir dünya, bir ömür. Tüm bir ömrün anlamaya yetmediği bir duygu. Kelimelerin anlatmaya yetmediği bir deprem. Akla değil, yüreğe sorulması gereken şey. Yalnızca yoksul yüreğin taşıdığı, onun acısını damla damla hissettiği afet. Yaşamın en ışıltılı en canlı olduğu yerde çoğalan güzellik."
Sayfa 125Kitabı okudu
230 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.