"Yetmiş yıl inandığı Tanrı'yı bir dakikada inkâr etti. Tanrı'nın bilge ve şefkatli eli ona yaratıcılık yeteneğini ve mutluluğunu verip, ihtişam vaat ettikten sonra onu yine karanlığa gömmek isteyebilir miydi? Bu Tanrı'nın bir isteği olamazdı, olsa olsa alay eden bir iradenin oyunu olabilirdi, sadece hayatın mucizesi olabilirdi, Tanrı'nın değil. Her gün binlerce kez bir araya gelip sonra yine ayrılan bir tesadüf gibi tıpkı. Daha fazlası olamazdı... İyi kalpli, güzel insanlar, Tanrı için onları böyle anlamsız bir oyunda harcayacak kadar önemsiz olabilir miydi? İlk kez bir kilisede durmuş Tanrı'dan şüphe ediyordu, çünkü onun çok büyük ve merhametli olduğuna inanmıştı hep, fakat şimdi onun yaptıklarını anlamıyordu."
Fakat yaşlı adam artık mucizelere inanmak istemiyordu. Ömrünün son günlerinde hayatında parlak bir çiçek gibi açan bu kızın ölmüş olduğunu gördüğü şu dakikalarda yüreğindeki inancın da ışığı sönmüştü. Yetmiş yıl inandığı Tanrı'yı bir dakikada inkâr etti. Tanrı'nın bilge ve şefkatli eli ona yaratıcılık yeteneğini ve mutluluğunu verip, ihtişam vaat ettikten sonra onu yine karanlığa gömmek isteyebilir miydi? Bu Tanrı'nın bir isteği olamazdı, olsa olsa alay eden bir iradenin oyunu olabilirdi, sadece hayatın mucizesi olabilirdi, Tanrı'nın değil. Her gün binlerce kez bir araya gelip sonra yine ayrılan bir tesadüf gibi tıpkı. Daha fazlası olamazdı... İyi kalpli, güzel insanlar, Tanrı için onları böyle anlamsız bir oyunda harcayacak kadar önemsiz olabilir miydi? İlk kez bir kilisede durmuş Tanrı'dan şüphe ediyordu, çünkü onun çok büyük ve merhametli olduğuna inanmıştı hep, fakat şimdi onun yaptıklarını anlamıyordu.
Reklam
Yetmiş yıl inandığı Tanrı'yı bir dakikada inkâr etti. Tanrı'nın bilge ve şefkatli eli ona yaratıcılık yeteneğini ve mutluluğunu verip, ihtişam vaat ettikten sonra onu yine karanlığa gömmek isteyebilir miydi? Bu Tanrı'nın bir isteği olamazdı, olsa olsa alay eden bir iradenin oyunu olabilirdi, sadece hayatın mucizesi olabilirdi, Tanrı'nın değil. Her gün binlerce kez bir araya gelip sonra yine ayrılan bir tesadüf gibi tıpkı. Daha fazlası olamazdı... İyi kalpli, güzel insanlar, Tanrı için onları böyle anlamsız bir oyunda harcayacak kadar önemsiz olabilir miydi? Ilk kez bir kilisede durmuş Tanrı'dan şüphe ediyordu, çünkü onun çok büyük ve merhametli olduğuna inanmıştı hep, fakat şimdi onun yaptıklarını anlamıyordu.
Sayfa 72 - Türkiye İş BankasıKitabı okudu
A. HARİKA BİR MÜJDE: ÖLÜYÜM
Rab İsa çarmıha gerildiğinde, bizi çarmıha yanında taşıdı ve biz de orada çarmıha gerildik. Tanrı'nın nazarında, O bizi yok etti. Kendiniz hakkında ne düşünüyorsunuz? "Uğraşılması çok zor biriyim!" Kendilerini tanımayanlar ne kadar zor olduklarını fark etmezler. Tanrı'yı tanıyan ve kendini tanıyan bir kişi, "Ben zor bir insanım" diyecektir. Günahla yüklü olduğumuzda Rab İsa'nın ölümünü işittik. Bu, müjdedir. Sonra bütün umutların ötesinde olup öldüğümüzü gördük. Bu da müjdedir. Hamdolsun, bu, müjdedir! Rab'bin ölümü hepimizi içine almıştır. Biz Mesih'te öldük. Bu harika bir müjdedir! Tıpkı Rab'bin ölümünün harika bir müjde olması gibi, bizim kendi ölümümüz de harika bir müjdedir. Tıpkı Rab'bin ölümünün sevinçli bir durum olması gibi, bizim kendi ölümümüz de sevinçlidir. Rabbimiz'in öldüğünü işittiğimizde aklımıza ilk gelen şey ne olmalıdır? Aramatyalı Yusuf gibi olmalıyız. O'nu gömmeliyiz. Aynı şekilde öldüğümüzü duyduğumuzda, ilk yapmamız gereken şey kendimizi gömmek olmalıdır. Çünkü ölümü izleyen ilk şey gömülmedir. Ölüm son değildir. Biz zaten Mesih'te öldük. Bu yüzden yapmamız gereken ilk şey kendimizi gömmektir.
Sayfa 16 - Akarsu YayınlarıKitabı okudu
...gördüğü şu dakikalarda yüreğindeki inancın da ışığı sönmüştü. Yetmiş yıl inandığı Tanrı'yı bir dakikada inkâr etti. Tanrı'nın bilge ve şefkatli eli ona yaratıcılık yeteneğini ve mutluluğunu verip, ihtişam vaat ettikten sonra onu yine karanlığa gömmek isteyebilir miydi? Bu Tanrı'nın bir isteği olamazdı, olsa olsa alay eden bir iradenin oyunu olabilirdi, sadece hayatın mucizesi olabilirdi, Tanrı'nın değil. İyi kalpli, güzel insanlar Tanrı için onları böyle anlamsız bir oyunda harcayacak kadar önemsiz olabilir miydi?
Yetmiş yıl inandığı Tanrı'yı bir dakikada inkar etti. Tanrı' nın bilge ve şefkatli eli ona yaratıcılık yeteneğini ve mutluluğunu verip, ihtişam vaat ettikten sonra onu yine karanlığa gömmek isteyebilir miydi? Bu Tanrı 'nın bir isteği olamazdı, olsa olsa alay eden bir iradenin oyunu olabilirdi, sadece hayatın mucizesi olabilirdi,Tanrı' nın değil.
Sayfa 72 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Reklam
22 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.