Hayatın Mucizeleri

Stefan Zweig
Zweig’ın 23 yaşındayken yayımladığı Hayatın Mucizeleri, daha o zamandan tarihe duyduğu ilgiyi gözler önüne serer. 16. Yüzyılda Anvers’de geçen ve yolları tesadüfen kesişen Yahudi bir genç kızla yaşlı bir Hıristiyan ressam arasındaki dostluğu anlatan öykünün arka planında Hollanda’nın İspanyol yönetimine karşı isyanı vardır. Çocukken Hıristiyanların şiddet eylemlerine hedef olan ve iyi yürekli bir asker tarafından kurtarılan Esther adlı Yahudi kız, bir Katolik kilisesine asılacak dini bir tabloya modellik eder. Hayatın ve dinin anlamı, sanat ve sanatçının yaratma edimi gibi temalara eşlik eden “beklenmedik karşılaşma” motifi ve Anvers’in tarihsel detaylarla betimlenen atmosferi, Zweig’ın sonraki yapıtlarının habercisidir.
74 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1904
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

264 syf.
4/10 puan verdi
·
177 günde okudu
Stefan Zweig kendi alanında efsane bir isimdir. Hatta nedense yahudiliği ile özdeşleşmiştir. Ondan fazla eserini okuduğum bu yazar ilk defa beni hayal kırıklığına uğrattı. Elinde mızrak g*tünde yaprak olan kabileleri anlatsa daha ilgiyle okurdum sanıyorum.
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202216,1bin okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
Kitap, giriş kısmı itibariyle yoğunlaşma noktasında dikkat dağınıklığı yaşatsa da, usta yazar Stefan Zweig her zamanki gibi olayları peşin sıra, arka arkaya dizerek hikayenin su gibi bitmesini sağlamaktadır. Konusu itibariyle her zaman ki gibi müthiş bir baş yapıt hazırlayan yazar, hikayeyi yine kusursuz bir son ile bitirmektedir. Akıcı, dili sade olması nedeniyle okurken sıkılmayacağınız bir eser. Iyi okumalar.
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202216,1bin okunma
74 syf.
8/10 puan verdi
Etkileyici
Bir yükselen, bir alçalan duygu ve temposuyla ve harikulade betimlemeleriyle bana göre su gibi akan bir eser. Geçtiği dönemin dini siyasi ortamını da çok iyi yansıtıyor. Eseri, herkesin kendinden bir şeyler bulacağı psikolojik gel gitleri ile etkileyici olarak değerlendirebilirim.
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202216,1bin okunma
74 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kitabın konusu ile başlayacak olursak 16 yy. da yolları tesadüfen kesişen Yahudi bir kız ile Hristiyan bir ressamın anlatıldığı öykünün arka planına odaklanırsak, çocukluk döneminde Hristiyanların yapmış olduğu şiddet eylemlerine maruz kalan ve iyi yürekli bir asker tarafından kurtarılan Esther’in yani Yahudi bir kızın, Hristiyanların Katolik Kilisesine yapılacak olan Meryem Ana tablosuna modellik yapmasının anlatıldığı öyküdür. Kitabın başlarında okuyucu ile kitap bütünleşmekte zorlansa da ilerleyen sayfalarda yazar kalemini konuşturarak okuyucuyu öykünün derinliklerine çekiyor. Kitabı okurken Tanrı’nın gücü her şeye yeterken dünya da bunca savaşların olması, kanların dökülmesi, yapılan zulüm ve sapıklıklara neden Tanrı’nın eli değmiyor diyebilirsiniz. Bu kitabı bitirdiğinizde yaşanılanları üçüncü bir şahısmış gibi gözlemleyip, kitap kısa olmasına rağmen zihninizde yüzlerce sahne canlandığını göreceksiniz. Keyifli okumalar dilerim…
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202216,1bin okunma
74 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Hayatın Mucizelerini Görebilmek Dileğiyle
Stefan Zweig
Stefan Zweig
tüccar bir baba ve ilim sahibi bir annenin çocuğudur. Burjuva bir aileye sahipti. Gerek aile gerek eğitim hayatında katı bir disiplinden geçmiştir. Kitap okumayı çok seviyordu ve yazar olmak istiyordu. Arkadaşlarıyla okuldan kaçıp kitap okuyorlar,tiyatroya gidiyorlar ve öğrendikleri fikirler üzerine uzun uzun tartışıyorlardı. İdeal bir
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202216,1bin okunma
128 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kitap ilk sayfalarda beni gerçekten sıktı hatta bir ara bırakacaktım ama başladığım işi asla bırakmam devam ettim ilerleyen sayfalarda biraz daha iyi olduysa da malum Stefan amcamız olayı uzattıkça uzattı ama sonu gerçekten güzeldi yani tavsiye ederim ama okunmasa da pek bişey kaybetmezsiniz yani benim düşüncem bu Kitap özetle Yahudi bir genç kızla yaşlı bir Hristiyan ressam arasındaki dostluğu anlatır. Arka planda ise şehrin karışık durumları vardır. Yaşlı Hristiyan ressam Katolik kilisesine bir tablo çizmek için model arar.
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · Halk Kitabevi · 202016,1bin okunma
80 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Bizim aramızdaki bir mucizeydi, yani benim cümlelerim ve senin gözyaşların, onları bizim iç dünyamızın körlüğünden alıp çıkaran görünmez bir elin içinde ikisi birleşti... Zweig'in betimlemelerini hep çok sevmişimdir, bazen yüzlerce sayfada bile anlatılamayan şeyleri kısa ve öz bir şekilde yazarak okuyucuya aynı duygu yoğunluğunu hissettirebiliyor ve bu da onu özel kılıyor. Hayatın Mucizeleri, bu zamana kadar okuduklarım arasında en iyilerinden biriydi, ayrıca yazarın henüz yirmi üç yaşında yazdığı bir kitap olması ve buna rağmen satırların ustalık kokması bu eser için inceleme ve övgüleri oldukça hak ettiğini de gösteriyor. Kitapta hayatın ve dinin anlamı, tarih, trajedi ve insan ruhunun derinliklerine dair izler bulacaksınız. Gerçekten etkileyici bir eser olmuş, keyifli okumalar...
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202216,1bin okunma
80 syf.
8/10 puan verdi
·
28 saatte okudu
“Hiçbir şey insanı mutlu olmak kadar iyileştiremez ve bir başka insanı mutlu etmekten daha büyük mutluluk yoktur.” Müthiş bir yapıt! Hikaye kusursuz bir sonla bitiyor. Akıcı ve dilinin sade olması nedeniyle okurken sıkılmayacağınız bir eser. Kitabın giriş kısmı dikkat dağınıklığı yaşatsa da, Stefan Zweig olayları peşin sıra dizerek hikayenin su gibi akmasını sağlamaktadır. Kitabın içeriğine kısaca değinecek olursam: Yaşlı hristiyan bir ressam ve yıllarca içine kapanık, kimseyle iletişime geçmeyen yahudi bir genç kızın kiliseye yapılacak resim için bir araya gelmesi ve kızın bu süreçteki içsel değişimini anlatan güzel bir eser. Okurken içten içe duyguları yaşıyorsunuz. Kitap okunmaya değer, tavsiye ediyorum.
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202216,1bin okunma
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 günde okudu
Hayatın Mucizeleri, , İtalyan bir ressamın Meryem Ana olarak çizmek isterken tanıştığı model (Esther) ile arasında geçen ilişkiyi anlatıyor. 20. yüzyılın çalkantılı savaş dönemini yansıtan eserde karamsarlık, kötümserlik yazarın usta kalemiyle ressam karakteri eşliğinde resmedilirken, akıcı ve keskin üslup, karakterlerin ustaca anlatımı ve çağa tanıklık, ortaya önemli bir edebi eser çıkartıyor ve okuyucuyu kendine kaptırıyor. Yazarın hayat hikayesi incelendiğinde; annesinin bir Yahudi olduğu görülüyor ki bu durumda babası da Yahudi olmalı. Yahudi katliamının getirdiği psikolojik sonuçlardan muhtemelen kendi de etkilenmiş; Hristiyan dünyasına tepkisini model üzerinden vermiş olabilir. Gayet doğal. Belki de Meryem Ana karakteri, annesine olan özlem/sevgiyi de anlatmış olabilir. Stefan Zweig, Hitler’e karşı oldukça nefret duyan biriydi ve sonları ikisinin de aynı oldu: intihar ettiler. Savaşa olan tepkisini bu kadar akıcı ve bir o kadar da etkileyici bir şekilde anlatması, yazarın kalitesini de ortaya koyuyor.
Hayatın Mucizeleri
Hayatın MucizeleriStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202216,1bin okunma

Yazar Hakkında

Stefan Zweig
Stefan ZweigYazar · 187 kitap
Babası varlıklı bir sanayici olan Stefan Zweig, küçük yaşlardan itibaren kültür ve edebiyat alanında eğitim görmeye başladı. İngilizce, Fransızca, İtalyanca, Latince ve Yunanca öğrendi. Viyana ve Berlin üniversitelerinde felsefe öğrenimi gördü. İlk şiirlerini lisedeyken, Hugo von Hofmannsthal'ın ve Rainer Maria Rilke'nin eserlerinin etkisiyle yazdı. 1901'den sonra Fransızca yazan Paul Verlaine ve Baudelaire'in şiirlerini Almanca'ya çevirdi. 1907-1909 yılları arasında Seylan, Gwaliar, Kalküta, Benores, Rangun ve Kuzey Hindistan'ı gezdi, bunu, 1911'deki New York, Kanada, Panama, Küba ve Porto Riko'yu kapsayan Amerika yolculuğu izledi. 1914 yılında Belçika'ya Émile Verhaeren'in yanına gitti. I. Dünya Savaşı'nda (1914-1917) gönüllü olarak Viyana'da savaş karargâhında "Savaş Arşivi"nde memur olarak çalıştı. Savaştan sonra Avusturya'ya dönerek Salzburg'a yerleşti. 1920 yılında, Frederike Von Winternit ile evlendi. Stefan Zweig Salzburg'da yaklaşık 20 yıl yaşadı. Kapuzinerberg'in yamacındaki villasında geçirdiği yıllar, Zweig'ın en verimli yıllarıdır. Kapuziner yokuşu, 5 numaradaki villayı, Friderike ile evli olduğu yıllarda satın aldı. Salzburg'da geçirdiği yıllar Zweig'ı edebiyatta doruğa tırmandırdı, en güzel eserlerini, kente ve Salzach’a yukardan bakan iki katlı, ağaçlar arasına gizlenmiş villada yazdı. Kısa sürede ünlü insanlarla dostluk kurdu, onları sık sık Salzburg'da konuk etti. Romain Rolland, Thomas Mann, H.G. Wells, Hugo von Hofmannstahl, James Joyce, Franz Werfel, Paul Valery, Arthur Schnitzler, Ravel, Toscanini ve Richard Strauss, Zweig'in konuğu oldu. Salzburg'da geçen yıllarında Zweig, Avrupa'nın düşünsel birliği için ağırlığını koydu; makaleleriyle ve konferanslarıyla aşırılıklara karşı uyarılarda bulundu; diplomatik çevrelere, akıl ve sabır çağrısı yaptı. 1927'de Almanya'nın Münih şehrinde "Duygu Karmaşası", "Yıldızın Parladığı Anlar" ve "Tarihsel Baş Minyatür" adlı kitapları yayımlandı, yine 1927'nin 20 Şubat tarihinde "Rilke'ye Veda" başlıklı konuşmasını yaptı. 1928'de Leo Tolstoy'un 100. Doğum Yıldönümü Kutlamaları'na katılmak üzere, Sovyetler Birliği'ne gitti. 1933'de, Nazilerin yakmaya başladıkları kitaplar arasında Yahudi kökenli Zweig'ın eserleri de yer alıyordu. 1934'te Gestapo'nun villasını basıp, silah araması üzerine Zweig ülkesini terk etmek zorunda kaldı ve İngiltere'ye, Londra'ya yerleşti. Ancak, kendini burada da rahat hissedemedi ve taşındı. Zweig, 1937'de ilk karısı Frederike'den ayrıldı ve bir yıl sonra Portekiz'e yanında Lotte Altman adında bir kadınla gitti. O sıralarda Avusturya, Alman Reich'ına katılmıştı ve Zweig da İngiliz vatandaşlığına geçmek için müracaat etti. 1939'da "Kalbin Sabırsızlığı" adlı romanı yayımlandı ve Zweig da, Portekiz seyahatine birlikte çıktığı Lotte Altman ile evlendi. 1940'ta İngiliz tabiiyetine girdi, II. Dünya Savaşı sırasında New York'a, Arjantin'e, Paraguay'a ve Brezilya'ya gitti. Zweig konferanslar için gittiği Brezilya'ya yerleşmeye karar verdi. Orada ünlü "Bir Satranç Öyküsü"nü kaleme aldı. Stefan Zweig, 1941'de Montaigne üzerine çalışmaya başladı ve "Dünün Dünyası - Avrupa Anıları" adlı otobiyografisini kaleme aldı. "Dünün Dünyası" kitabı, 1900’lerin başında gençliğini yaşamış bir yazarın yaşadığı dünyanın asla eskisi gibi olmayacağını farkettiğinde eski günlere düzdüğü bir övgüdür. Avrupa’nın içine düştüğü durumdan duyduğu üzüntü ve yaşamındaki düş kırıklıkları nedeniyle 22 Şubat 1942'de Rio de Janeiro'da, karısı Lotte ile birlikte intihar etti. Buna Hitler’in dünya düzenini kalıcı sanmasının verdiği karamsarlığın yanı sıra, kendi dünyasının asla bir daha varolmayacağı düşüncesi neden oldu. Üretken bir yazar olan Zweig, birçok konuda denemeler yaptı. Lirik şiirler yazdı, trajedi ve dram türünde sahne eserleri denedi, özellikle biyografi alanında önemli eserler ortaya koydu. Freud ve psikolojiye olan ilgisi onu bu alana yöneltti. Biyografi alanındaki çalışmaları, dönemin birçok ünlü kişisinin hayatlarını gözler önüne serdi. Üç Büyük Usta: Balzac, Dickens, Dostoyevski; Kendi İçindeki Şeytanla Savaşanlar: Hölderlin, Kleist, Nietzsche; Romain Rolland; Marie Antoinette; Magellan, Stendhal, Erasmus, Fouche eserleri bu biyografilerden birkaçıdır.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.