TUĞRA (BEHEMEHÂL AŞK)/TARİHİ ROMAN
Behemehâl; Farsça-Arapça zarf, her hâlde, ne olursa olsun, ne yapıp yapıp, mutlaka.
Şebnem Pişkin’in romanı, Tuğra; 2.Abdülhamit dönemini, bazı tarihi olaylara yer vererek, tasavvufi bilgilerle süslenerek, içerisinde ilginç bir aşk hikâyesinin de olduğu, tarihi bir roman.
Roman antikacı Turan beyin dükkânın da
YAZMANIN METAFİZİK BOYUTU: “NUN MASALLARI”
M.NİHAT MALKOÇ
‘Nun’ bir harf olmaktan öte bir metafor… “Nun. Kaleme ve satır satır yazdıklarına andolsun” diye başlar Kalem Suresi… ‘Nun’ olan yerde kalem ve hokka esas duruşta bekler… Kalem insanla, “nun” hokkayla eş sayılmıştır hep… ‘Nun’ çok kere hilali ve hilal kaşı çağrıştırmıştır. “Zü’n-Nûn”
Hayatta her anın hikmeti bir sırrı vardır mutlaka önemli olan bunu görebilmektedir. "Dünyada tesadüf diye birşey yoktur. Cahil olanlar tesadüfe inanır. Zira Allah ki vardır, o vakit olamaz tesadüf..."
Yahya Efendi dergahının restoresi sırasında mezarlıkta meydana gelen hasar yüzünden karışan mezarların kimlere ait olduğunu düzenlemek için görevlendirilen Halil. Görevi sırasında tanıştığı yaşlı adamın sırrını ararken bir yandan da Yahya efendinin hayat hikayesini öğrenir. Kanuni Sultan Süleyman'ın süt kardeşidir.
Kitap hakkında anlatılacak çok şey var aslında ama anlatacak kelimeleri yanyana getiremedim. Hani anlatılmaz yaşanır ya bazı anlar işte bu kitapta öyle benim için. Her bir cümleyi okurken oturup düşünüyor insan. Hissettirdikleri bambaşkaydı. Tasavvufi tarzda kitaplar okumayı severlere şiddetle tavsiye ediyorum.
"Akıl bilmek için, gönül bilmek içindir. Bilmek istersen düşün, lakin bulmak istersen hisset. Zira aradığın da, bulacağın da zaten içindedir."
Bu kitap da orijinalini okuyamadığım için dili üzerinde söz söyleyemeyeceğim romanlardan. Çok güçlü bir anlatımı var. Sağlam bir kurguyla sıkı bir eser ortaya çıkmış. Zamanı için gerçekten fantastik bir hikâye yazılmış. Başka örnekleri de görülen uyku hâlinde gerçekleştirilen, gerçek üstü yolculuklar ve rüyada yaşanan olaylar. Bu yaşananlar hakikati bulma yolunda bir eğitim gibi. Her ne kadar tasavvufi bir eser gibi lanse edilse de anlatılanların İslam tasavvufuyla pek ilgisi yok. Daha çok bize yabancı Hint mitolojisi ve hayat öğretisiyle ilgili. Hayatla ilgili hakikati Hint öğretilerinde arıyor. Meraklısının ilgiyle okuyacağını düşünüyorum.
A'mak-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Pozitif Yayınları · 201116,9bin okunma
Başrollerde...
Bir kadın, iki erkek...
Ve aşk.
Bir erkek aşk için ne mi yapabilir?
Cennetten kovulur mesela!
Kitabın ilk sayfasında yer alan yukarıdaki cümleler merakımı uyandırmayı başardı. Hele olay örgüsünün İzmir'in eski semtlerinden Agora'da geçmesi bildiğimiz, tanıdığımız eski bir dostta rastlamak gibi; bir kahve, bir çay eşliğinde,
Sufilerin tefekkür hayatının en mühim tarafı bu
düşüncenin gelişmesini temin etmesidir. Gelişme
için vazgeçilmez bir unsur da tenkiddir. Ilk bakışta
tasavvufi hayat konusunda sufilerin aynı tarzda düşündükleri
zannedilir, halbuki gerçek böyle değildir.
Tasavvufun temel ıstılahiarı konusunda aralarında
farklılıklar olduğu gibi, Hallac, lbn Arabi gibi sufilere
bakış açıları da çok farklıdır, daha doğrusu çok
farklı olan sufiler vardır. Bir misaile bu tesbit biraz
daha açılabilir: Şeyh Bedreddin'in (Ol. Serez,
823/1420) tasavvufi şahsiyeti sufilere sorulduğu zaman
üç türlü cevap alınır. Bir grup, "Allah bilir, biz
bilemeyiz, lehinde, aleyhinde bir şey söylemeyiz"
derken, ikinci grup "batı! peşinde koşmuştur, sapıkIıkda
içiçedir, devlet doğru olanı yapmıştır" der.
Tasavvuf Sohbetleri serisinin bu birinci kitabında yazar,Tasavvuf nedir ?,Tasavvuf nasıl başladı ? gibi soruların cevablarını anlatıyor ve Allah dostlarından ( Nebilerin izinden giden Velilerden ) örnekler sunuyor.
Tasavvufi bir hayata başlamak isteyenlerin,bu yola çıkmış bulunanların ve bu konuyu merak edenlerin mutlaka okuması gereken bir kitap.
Tavsiye eder, iyi okumalar dilerim.
" Bir başka ifadeyle,kulun Allahu Teala'ya kulluk vazifelerini en güzel şekilde yerine getirebilmesi için insanları,terbiye usulleriyle güzelliğe ve kemalata ayak bastırma,bu uğurda mücadele etme yoluna tasavvuf deniliyor."