Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eda

Eda
@artbookillustrator
Okuduklarımı yazıp çizme alışkanlığımı terkedemiyorum
Akşam ışığı Düşgören Düşünde gördüğü kendisi Düşteki eller
Reklam
XIV
Zeki olmak, herkese saygı göstermek, er meydanında ölmek, kredi almak, filan kişiye oy vermek, doğaya ve resme saygı duymak, dada gösterilerine karşı bağırıp çağırmak, işte insanların yaşamı
Tzara şiirlerini gazeteden kesilen sözcükleri bir şapkada karıştırıp rastgele çekerek oluşturmuştur.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Çiğ ise devrimcidir
Kinik ahlaksız değildir. O sadece insanların iyi eğitim diye yutturduğu her şeyi, öğretilmiş değerleri, doğadan bahsederken takındıkları riyakarlığı ifşa etmek için bedeninin en basit biyolojik işlevlerinden yararlanır. Doğa yerinden kıpırdamayan felsefeciler yüzünden, toplumsal uzlaşımların ve kültürel kalıpların bir nevi diplomasi bavulu halini gelmiş, her şey gizliden gizliye halledilmiştir. Çiğ ise devrimcidir.
Sayfa 120Kitabı okudu
Batıcı Thoreau
Yürümek kendini bulmak değil, kendine yeniden şekil vermek için imkan yaratmaktır.
Reklam
Yalnızlıklar
Yürüyüşten hakkıyla keyif alabilmek için yalnız olmak gerekir. İki kişi bile olsa yürüyüşe grup halinde çıktıysanız, buna sadece lafta yürüyüş denir, esasında pikniğe çıkmışsınızdır. Yürüyüşe yalnız çıkılmalıdır, çünkü yürürken özgürlük elzemdir, çünkü keyfinize göre durabilmeli, devam edebilmeli, istediğiniz yola sapabilmelisinizdir, çünkü ritminizi bizzat kendiniz belirleyebilmelisinizdir.
Mümkün mertebe az oturmalı, açık havada yürürken doğmayan, şenliğine kasların da katılmadığı hiçbir düşünceye güvenmemeli. Önyargıların hepsi bağırsaklardan gelir. Daha evvel de söylediğim gibi, kutsal Tin'e karşı işlenen esas günah yerinden kıpırdamamaktır. Friedrich Nietzsche
Sanat açık uçludur, açıklama ve eserin kendisi arasındaki boşluklarda var olur.
İkinci Yeni ve Hlebnikov
Rusya da edebi bir mektep vardır. İsmine Sol Cenah derler. Bunlar Fütürist diye anlamışlar. Halbuki sol cenahcılar Konstrüktivisttir. Ben bu mektebe mensubum bunun taammümünü istiyorum Lef front dergisi - Nazım Hikmet-
Yalnızlık
Hiç de ilgimi çekmeyen bir deneyin konularıyız. Dedikodu yapacak insan olmadan, doğal şartlarda, birazda olsa yaşayamaz mıyız? Kendi düşüncelerimizin ille de bizi neşelendirmesi mi gerekiyor? Konfüçyüs çok yerinde ifade ediyor 'Erdem, terkedilmiş bir öksüz gibi kalmaz; komşu edinmeye mecburdur.
Reklam
Yaşadığım yer ve yaşama nedenim
Zaman, içinde balık tuttuğum bir akarsudur. Suyundan içerim ve içerken kumla kaplı dibini görür, ne kadar sığ olduğunu fark ederim. Akıntısı geçip gider, ama sonsuzluğu kalır. Daha da derinden içmek isterim. Ben gökyüzündeki bir balığım. Yıldızlar gökyüzünün dibine çakıl taşları gibi serpiştirilmiştir. Birini bile sayamam. Alfabenin ilk harfini bile bilmem. Kendimi bildim bileli, doğduğum günkü kadar bilge olmadığıma hayıflanır dururum.
Yaşadığım yer ve yaşama nedenim
Bir günümüzü doğa kadar kendiliğinden yaşayalım. Trabzanlara düşen bir fındık kabuğu veya sivrisinek kanadının ardına takılıp sürüklenmeden... Erken ve hızlı bir şekilde kalkalım. Kahvaltımızı yumuşak ve telaşsız yapalım. Arkadaşlar gelip gitsinler, ziller çalsın, çocuklar ağlasın. Güne hakkını verelim. Neden akıntıya takılıp sürüklenecekmişiz ki? Akşam yemeği denen o hızla dönen girdaba kapılıp dibe çökmeyelim. Bu tehlikeyi atlatınca emniyetteyiz demektir, çünkü yolun kalan kısmı yokuş aşağıdır.
Böyle telaş içinde ömrümüzü harcayarak yaşamak niye? Daha acıkmadan, açlıktan ölmeye karar vermiş gibiyiz. Zamanında çakılan bir çivi, dokuz çivi kurtarır diyor ve yarın dokuzunu kazanmak için bugün zavallı atın ayağına bin çivi çakıyoruz. Çalışmaya gelince, çalışmalarımızdan hiçbir netice alamıyoruz. Kora hastalığına tutulmuş gibi, kafalarımızı sabit tutamıyoruz.
Ben kitabımı yaptığım kadar da kitabım beni yaptı
31 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.