Güzelliğin on para etmez
Bu bendeki aşk olmasa
Eğlenecek yer bulaman
Gönlümdeki köşk olmasa
Tabirin Sığmaz kaleme
Derdin dermandır yareme
İsmin yayılmaz aleme
Aşıklarda meşk olmasa
Kim okurdu kim yazardı
Bu düğümü kim çözerdi
Koyun kurt ile gezerdi
Fikir başka başka olmasa
Güzel yüzün görülmezdi
Bu aşk bende dirilmezdi
Güle kıymet verilmezdi
Aşık ve maşuk olmasa
Senden aldım bu feryadı
Bu imiş dünyanın tadı
Anılmazdı Veysel adı
O sana Aşık olmasa.
Şiirin sadece aşklar için değil ayrılıklar için değil her şeye yazılabiliceğini gösteren bir usta Orhan Veli... Yine bizim görüp bakamadığımız pencerelerden hayatı seyredip şiirlerini hayatımıza katmış bir gözlemci. Uyku, baş ağrısı , seyahat, yokuş, ağacım, intihar, mangal, manzara, sol elim acemi elim, gölgem, şoförün karısı, nasır (yazık oldu süleyman efendiye) bunlar hatırladıklarım sadece. Hayata sadece aşklar ve ayrılık olarak değil farklı perspektiflerden bakması çok yönlü bir yazar olarak yer edindi bende.
Garip Bülbül Neşet Ertaş Hayatı - Sanatı - Eserleri Cilt 2
En uzun ve detaylı kitap incelememdir!
İkinci cildi okurken, kitabın okunması bittiğinde nasıl bir inceleme yazabilirim diye düşünerek kimi bölümlerinde notlar aldım. Doğrusu bir yandan kitabı okurken, bir yandan benim gibi 1960'lı yıllarda doğup büyüyenler bilir, bizlerin çocukluğu ilkokul yıllarımızdan başlayarak plaklar dinleyerek geçti.
Âşık Veysel 1894 yılında Sivas'a bağlı Şarkışla ilçesinin Sivrialan Köyünde dünyaya gelmiş.Bir ömür boyu çektiği acı,tatlı yaşanmışlıklar şiirine işlemiş.
Gözlerinin kör olması gönül gözünde bir sınırtanımazlığa giderek düşündüğünün dile pürüzsüz bir şekilde yansımasına, yazdıklarının okurla gönüllerde birleşmesine sebep olmuş.
Âşık Veysel'in şiirindeki dilin sadeliği özünde çok derin anlamlar taşıyor.
Kitabın ilk yirmi sayfasında Âşık Veysel'in hayatı hakkında ve şiirleri,kişiliği ile ilgili gazeteciler ve yazarlarımızın yorumları var.Kitap ise on iki bölümden oluşuyor.
(Tanrıya,Varlık-Yokluk,Kader,Birlik,Dünya,Sevda...)
"Ondan alınacak ders,sanatına tertemiz bir gönül ve bir ömür vermesi,içinde ve dışında olup biteni açık gözlerden daha iyi bilmesi, Sivrialan köyünden dünyaya açılması, halktan, haktan iyiden ve güzelden yana, işinin ehli ve sözünün eri olması, insanlıkla şairliği ayırmaması..."Sabahattin Eyüboğlu
Farkettim ki kendim de dahil halk edebiyatına bir ön yargı değil de üzerine düşmeme var.Bu da aslında diğer klasiklere nazaran fazla bulunmaması kitap sitelerinde ya da fuarlarda pek gözümüze çarpmaması,olmaması olabilir.
Bu yüzden kendi sözlü kültürümüzden gelen yazıları her zaman okumasakta mutlaka araştırıp sevdiğimiz şairlerin kitaplarına vakıf olmak gerektiğini düşünüyorum.
Keyifli okumalar...