Çarşıların bir örnek giydirdiği insanlar, yine çarşıların yüzlerine çektiği eğreti bir incelikle, yalnızca kendilerine bakarak yürüyorlardı. Herkesin dünyası kapı aralığı kadar genişti ve kimsenin sesinde mavilik yoktu. Kadın acıyla kaldırdı başını. Acıyla eğildi adamın üstüne. İki bulanık göldü gözleri kirpiklerinden taşan. “Her şeyi biliyorum” dedi. “Bunaldım. İnsan gövdesiyle çarpmıyor kötülüğe. Yüreğinden alıyor yarayı. Bencillik, yalan, hırs, kabalık... İnandıklarını koruyabilmek için çırpına çırpına tükeniyor akıl. İnceliğin nasıl bir yanılsama olduğunu görmek için başını kaldırmak yeterli. İçindeki iyilikle yenik düşüyorsun.