Gerçek uyku diye bir şey yoktu; kafalarının içinde hep ölüm düşüncesi dolaşıyordu. Diğer tarafa dönüp ölümü unuttular ama can sıkıcı düşünceler yakalarını bırakmıyordu; ihtiyaçlarını, un fiyatlarındaki artışı, hayatın geçip gittiğini ve bir daha geri dönmeyeceğini düşündüler.