Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Abdurrahman Ubeydullah Çil

Abdurrahman Ubeydullah Çil
@aubeydullahcil
İlahiyat
24 Nisan
30 okur puanı
Ekim 2020 tarihinde katıldı
Eleştiri şu şekildedir: "Hz. Peygamber'in hadis yazmaya izin veremediğine dair rivayetler vardir. Kur'an'la karışma endişesi, hadisleri yazdırmamasının nedenlerinden biri olarak zik-redilmektedir. Hadisler dinin kaynağı olsaydı Peygamberimiz hadislerini yazdırırdı, insanların dini eksik öğrenmesini istemeyeceğinden, yazdırmamış olması hadislere gerek olmayaşın-dandır . Ayrica hadisler dinin kaynağı ise ve. Hz. Peygamber de dinin kaynağının kayda geçirilmesini engellemiş ise, Islam'in tam ve eksiksiz bir şekilde bize ulaşmasını önlemis demektir.
Sayfa 15
Reklam
"Hz. Peygamber ayetleri insanlara teslim ediyordu. Ondan sonra da kendi işinin bittiğiniz iddia ederek toplumu karmaşaya terk ediyordu" Durum böyle olmadığına göre, Kur’an’ı yaşama uygulayacak önder olan Hz. Muhammed'in fonksiyonunu iptal etmemek gerekir.
Allah onu sadece kendi asrına rehber olarak göndermemiştir, kılavuzluğu kıyamete kadar devam edecektir, etmelidir de. Bunun yolu ise hadislerden geçmektedir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kur’an’la yetinmek gerektiğini iddia edenlerin bir kısmı eldeki mevcut rivayet birikim içinde gerçekten de Hazreti Peygamber’e ait hadisler olabileceğini ancak bunların hangileri olduğunu bilemeyeceğimizden dini anlamak için bunların kaynak olarak kullanılmayacağını belirtmişlerdir çünkü hadisler sıhhati meşkuk ifadelerdir Kur’an kesin olduğundan ve de kitap kendisini açıklayıcı tek kaynak olarak tanımadığından sıhhatinden emin olununamayan hadislere ihtiyaç yoktur Ayrıca Hazreti Peygamber Kur’an’a muhalif bir şey kesinlikle yapmamıştır/ dememiştir oradaki emir ve yasakları uygun bir hayat sürmüştür bu durumda hadislere zaten gerek yoktur
Sayfa 14
Fikhi mezheplerin özellikle namazın edasinda değişik uygulamalara gitmeleri onların her bir uygulamayla ilgili rivayetler manzumesinden sadece birini tercih etmelerinden, diğerleriyle amel etmemelerinden kaynaklanmaktadir. Dolaysıyla Hz. Peygamber’in degişik zamanlardaki farklı uygulamalari olarak değer-lendirilebilecek mezhepsel farklılıklar Allah Rasûlünün gösterdigi esnekliğin bir yansımasıdır.
Sayfa 10
Reklam
Unutmamalıyız ki, sadece Kur’an diyenler hadislerin -başka bir ifadeyle rivayetlerin- tefrikaya sebebiyet verdiğini düşündüklerinden dolayı ümmeti tek kitap etrafında birleştirmenin daha rahat olacağını ve hatta bunun zorunlu olduğunu düşünmüşlerdir, düşünmektedirler
Sayfa 5
Despite of cliche that money cannot buy happiness.
Sadece Kur’an demek, bu dinin bugüne kadar asla yaşanamadığını iddia etmek olduğu gibi Müslümanların Yüce Kitap’la birlikte hadisler ve sünnetten yararlanarak inşa ettikleri büyük medeniyeti de reddetmektedir. Gelenekten kopuk böylesi bir kabulün müminleri dış etkilere her zamankinden daha fazla maruz bırakacağı açıktır.
Sayfa 2 - TDV Yayınları
“Kuran bize yeter” ifadesi de din alanının örf ve âdetlerle genişletilmesine, örf ve âdetlerin, hayatın akışını önleyen ezici baskısına bir başkaldırıyı, dini, bizzat kendi kategorileri ile sınırlayıp, hayatı kendi gerçekliği içinde yaşama arzusunu sembolize etmektedir.
Sayfa 79 - Kitap Yayınevi
İnsanlar, ya alim, yani öncekilerin sünnetini öğretenler ya da geçmişte belirlenen yolu öğrenenler olmalıdırlar. Bunun ötesinde hiçbir hayır yoktur. Alim ve ilim talim edenlerin dışındaki insanlar, hüsrana uğrayacaklardır. Nitekim Hz . Peygamber’ in şöyle dediği belirtilmiştir: “İnsanlar ya öğretici(âlim) ya da öğrenendir (müteallim). Bunların dışındakiler ‘hemec’dir (koyun sürüsü, ahmak kişiler, anarşik toplum).
Sayfa 65 - Kitap Yayınevi
Reklam
Hadisleri yazı ile tespitte böyle bir tereddüdün birtakım sebepleri olmalıdır. İbn Abdilberr, bu konuda üç sebep zikretmektedir: Birincisi, Arapların hıfz geleneği karşısında yazının garip karşılanması; ikincisi, Kuran yanında başka kitapların varlığının kaygı verici bir durum olarak nitelenmesi; üçüncüsü de yazının bir Yahudi âdeti olarak görülmesi ve Yahudilerin dinlerini yazı ile bozduklarına dair bir inancın bulunmasıdır.
Sayfa 62 - Kitap Yayınevi
Bir rivayette belirtilmektedir ki ilmin evveli susmak, ikinci safhası dinlemek, üçüncü safhası hıfz, sonrası amel ve nihayeti neşirdir.
Sayfa 61 - Kitap Yayınevi
Toplam olarak Kur’ân’ın yüzde 3’ü hukuka ve yüzde 0,05 ‘ i cezaya ayrılmıştır. Buna karşılık hemen hemen tamamı iman ve ahlâkı, “doğru yol”u, yani Allah’ın iradesini yerine getirmek için takip edilecek hedefleri konu edinir.
Sayfa 75 - Timaş Yayınları
277 öğeden 241 ile 255 arasındakiler gösteriliyor.