Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

cafer bintepe

cafer bintepe
@aylakzeus
Çok kuşum vuruluyor, can sıkalım istersen.
Dokuz Eylül üniversitesi, sbö
4 okur puanı
Mart 2017 tarihinde katıldı
Bugün De Oturdum Ölümü Düşündüm
Bugün oturdum ölümü düşündüm Kirli, acı bir su gibi yürüdü içimde Dokunduğum, gördüğüm her şeye sindi Ürperdim, korktum ve biraz şaşırdım Bugün oturdum ölümü düşündüm Yağmur altında ya da karanlıkta Bir başıma kalmış gibi. Sevgilim böylesine alımlıyken Güz kuşlarının güneye doğru akıp gideceği yol İyice belirmişken gökyüzünde Onarırken, sararken
Reklam
cafer bintepe
@aylakzeus·Bir kitabı yarım bıraktı
%14 (19/128)
·
Beğendi
Mavi Köpeğin Gözleri
Mavi Köpeğin GözleriGabriel Garcia Marquez
7.1/10 · 1.939 okunma
Kanunlar Üstüne
"Bir filozofu çiftleşirken yakalayıp, ne yapıyorsun diye sormuşlar: Bir insan ekiyorum diye cevap vermiş serinkanlılıkla ve hiç utanmadan. Sarımsak ekerken görülmekle bu eylemi yaparken görülmek arasında fark yokmuş onun için."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
248 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Denemeler
DenemelerMontaigne
8.5/10 · 54,7bin okunma
"Kötü biri olamamak bir yana, herhangi bir şey olmayı da beceremedim: Ne kötü ne iyi, ne alçak ne namuslu, ne kahraman ne de haşerenin biriyim. Şimdi bir yandan köşemde pinekliyor, bir yandan da acı, faydasız bir teselliyle avunuyorum: Zeki insanlar asla bir baltaya sap olamaz, olanlar yalnız aptallardır. Evet efendim, on dokuzuncu yüzyıl adamı en başta karaktersiz olmalı, böyle olmaya manen mecburdur; karakter sahibi, çalışkan bir insansa oldukça dar kafalıdır. Kırk yıllık bir ömürden sonra bu inanca vardım. Kırk yaşındayım artık, şaka değil; kırk yıllık koca bir ömür, ihtiyarlığın ta kendisi. Kırk yaşından fazla şamak ayıptır; bayağılık, hatta ahlaksızlıktır! Tüm samimiyetinizle, dürüstçe söyleyin, kırk yaşını kim geçer? Ben söyleyeyim size: Aptallarla namussuzlar."
Reklam
Süleyman
umutsuzsun muhtemelen yağmur yağacak anladım nisan! başka yere gidemediğin için burdasın başkası olmadığın için kendi bir kadının terli koynunda
Yılan
Her şey biraz öyledir: açtık ve solduk Yapraklarımızın yontulmamış topaz renginde Çocukla gülün, gülle geçmişin Karışık tenimizde sesi Koyu kırmızı sesi Her şey biraz öyledir: açtık ve solduk. Belki sonra unuttuk, mevsimler de değiştirmedi yılanı Yılan değişse bile Durdu bir helezon gibi gömleği Sırtı yontulmamış topaz renginde. Dalgınız şimdi İçinde yağmurlar yağmurlar...
Edip Cansever
Edip Cansever
Dünya durmayan bir salıncaktır: Orada her şey, toprak, Kafkas'ın kayalıkları, Mısır'ın ehramları, hem çevresiyle birlikte hem de kendi kendine sallanır. Durmanın kendisi bile daha ağır bir salıntıdan başka bir şey değildir. Konumu(kendimi) hep aynı halde bulundurmak elimde değil. Tabiî bir sarhoşlukla, salına serpile yürüyüp gidiyor. Onu belli bir noktada, canımın istediği bir andaki haliyle alıyorum. Duruşu değil, geçişi anlatıyorum. Fakat yaştan yaşa geçişi değil, günden güne, dakikadan dakikaya geçişi. Hikayemi saati saatine yazmam gerekiyor. Az sonra değişebilir. Yalnız halim değil, amacım da değişebilir. Benim yaptığım, değişen ve birbirine benzemeyen olayları, kararsız ve basan çelişmeli fikirleri yazıya dökmektir. Acaba benliğim mi değişiyor, yoksa aynı konuları ayrı şartlara ve ayrı bakımlara göre mi ele alıyorum? Her ne hal ise, kendi kendimden ayrıldığım oluyor.
Aynı Adam
Tozludur saçlarım, saçlarımdan devrilmiş sarayların dumanları savrulur yüzüm yanıktır yüreğime bir karanfil sokuludur ve partizanca darbelerin dünyaya ilen şavkı benim göğsüme göğsüme vurup durur. Ben dünyaya doğru yürümekle meşhurum bahar da sürgülenir içime katranlar da hem koşarak yarattığım sevgiler vardır hem körlenmiş sevgilerin
Pantolonlu Bulut
Düşünceniz Sünepe beyninizde yatar ya miskin miskin Yağ bağlamış bir uşak yatar gibi pis bir yatakta Çileden çıkararak kanlı paçavralarıyla yüreğimin Alaya alacağım onu, hınzır ve hayta Ne gönlüme tek bir ak düştü, Ne ihtiyar bir sevecenlik başımda! Tuttu bütün dünyayı sesim, o korkunç gümbürtü; Yakışıklı yürürüm şimdi Yirmi iki yaşımda. Siz
Reklam
Ayazdakilerin Türküsü sevgilim, kışa rağmen çok soğuk dışarısı ellerin üşünüyor, ben kışkırıyorum yağıyor dünyanın en soğuk Afrikası kazara bir çığa iniyorum bir dağla köpürmeyi reddeden bir sabun kadar susuz kusuyorum içimden tuhaf közler çıkıyor üşüyorum üstelik bir kutup ayısıyım kahrolsun vahşi kapitalizm!sevgilim, bu burjuva sabunlarını emekçilerin küllerinden yapıyorlar onlar her gün terliyor diye akıyor sermayenin makyajı onlar birer kadavra olarak göğü yukarıda tutuyorlar kışın soğuk olur diyor pozitivist bir kedi hayal kurmak için bir biletimiz bile yok önce yoksulluk vardı sonra büyük ikramiye piyangodan cephane çıkarsa bölüşürüz kahrolsun vahşi kapitalizm!sevgilim, sana rağmen çok soğuk dışarısı Tanrı vergisi bu yıl ücrete bağlanacak bütçe görüşmeleri açık bilânço der ki bütün parklara büyük punto çakılsın "banklarda uyumak yasaktır! " uyarısı sevgilim bankta ölmek alnımızın yazısı yeni yılın kutlu olsun, Allah kerim ve azim kahrolsun vahşi kapitalizm!
Alper Gencer
Alper Gencer
cafer bintepe
@aylakzeus·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Bozkırkurdu
BozkırkurduHermann Hesse
8.3/10 · 7,7bin okunma
b a ş k a ş e y l e r bendim gülüşünüzün yedek parçası ateş böcekleri sıçrardı kahkahanızdan. boyamışsınız yüzünüzü kınalı bir akşamüstüyle işte vaktiniz olsa flu resmimi de çekerdiniz kıçınız siklamen vazo ve dahi filbahri penisler buralarda herşey biraz da tene koşuyor. ulan kapı aralığı gibi memeleriniz vardır oğlanlar flavta çalar siz suya soyunurken öpüşürken de apışaralarınızda yaz yağmurları bir kedinin gözleri serpilir. Gözlerinizde ihtiyaç fazlası ayrılıklar ve mecburi sonuçları. bendim hüznünüzün yedek parçası cam parçaları sıçrardı hıçkırığınızdan.
Sayfa 169
47 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.