-malı!..
“Gidecek bir yer düşünüyorum. Hayatı hayat yapan asıl’ların olmadığı, yastıkla öpüştüğün an sigarasız bir uykuya daldığın, tüm kavramların birleşiminden çıkardığın karmaşanın sağlamasını yaparken tutmayan hesaplarınla tekrar işleme yeniden başlamadığın, ‘-malı, -meli’ gibi gereklilik kipleriyle gereksiz olan ömrü -liymiş gibi kendini
Yalnızım olabildiğine yalnız Biliyorum bu yalnızlık benim alınyazım Ben kendime göre yalnızım Ama bir tek ben mi yalnızım? Aslında hepimiz mutlak yalnızız Doğarken, düşünürken, ölürken, Ümit ederken, karşılıksız severken, İsterken, muhtaçken. İliklerimize kadar yalnızız İnan bana bak yalnızız diyorum Bu insan olmanın mayasından Dostunla
Reklam
Basına duyurulur
Son iki gündür feminizm güzellemesi görüyorum uygulamada, genelde kendilerini savunma şekilleri aynı derecede gerici fakat aşırı diğer uçtaki grupla -yani yobaz dincilerle- aynı. Gerçek islam pardon gerçek feminizm bu değil yiğenim 🤠 feminizm erkek düşmanlığı değildir, diyor bu arkadaşlar. Cancağızlarım ben Atatürk, Tevfik Fikret gibi adamları taparcasına seven biriyim. Bu iki büyük insanın kadınlar hakkındaki düşüncelerini sonuna kadar savunuyorum, onlar gibi düşünüyorum. Yalnız günümüz dünyasında feminizm obez, mor ötesi saçlı, hayalperest, deneyim tecrübeden yoksun, zavallılığını marjinalliğiyle kapatmaya çalışan yahut birkaç tane gacı düşürmeye çalışan özgüvensiz aptalların ortak çatı altında toplandığı gerici bir düşüncedir. Dikkatinizi çekerim günümüz dünyasındaki felsefesi itibariyle bunları söylüyorum. Siz bu saydığım kişiler arasında değilseniz yüksek ihtimal feminist değilsiniz ayrı bir türsünüz. Öptüm, görüşürüzz 🥰🥰
Ruhumuz, ruhumuzu anlayana denk gelsin
Bir adam, güzel bir kızla evlendi. Onu çok seviyordu. Bir gün kadının bir deri hastalığı oluştu. Yavaş yavaş güzelliğini kaybetmeye başladı. Bir gün kocası bir iş için ayrıldı. Dönüş yolunda kaza geçirdi ve görme gücünü kaybetti. Ancak aile hayatı her zamanki gibi devam etti. Ama günler geçtikçe kadın güzelliğini yavaş yavaş kaybetti. Adam, sevmeye devam etti ve kadın da onu çok seviyordu. Bir gün kadın öldü. Ölümü adama büyük üzüntü getirdi. Tüm ritüellerini tamamladı ve şehri terk etmek istedi. Arkadan bir adam yaklaştı ve dedi ki:”Nasıl yalnız yürüyeceksin? Bugünlerde karın sana yardım ederdi.” dedi. Adam, cevap verdi: “Ben kör değilim. Böyle davrandım çünkü bu hastalık yüzünden cildinin durumunu gördüğümü bilseydi hastalığından daha çok incinirdi. Onu sadece güzelliği için sevmedim, aynı zamanda şefkatli ve sevgi dolu doğasına aşık oldum. Ben de kör taklidi yaptım. Sadece onu mutlu etmek istedim. Velhasıl anlıyoruz ki, birini gerçekten sevdiğinizde, insanınızı mutlu etmek için sonuna kadar yanlarında yürürsünüz ve bazen kör davranmak ve mutlu olmak için başkalarının küçük sorunlarını görmezden gelmek bize iyi gelir. Güzellik zamanla solacak ama kalp ve ruh hep aynı olacak. İnsanı sırf görünüşü için değil, içindekiler için sev. Ve Victor Hugo’nun şu sözünü asla unutma: “Sadece bedenleri, şekilleri, görüntüleri sevenlere ne yazık! Ölüm her şeyi yok edecek. Ruhları sevmeyi deneyin.” Vesselam..
Ben geldim kızım. Seni böyle görmeye fazla alışık değilim. Ben hep içindeydim çünkü senin. Şimdi önümde yatıyorsun, ben de dizlerimin üstünde oturmuş seni izleyip seninle konuşuyorum yine. İkimiz de aynı görünüyoruz. Beyaz askılı elbise, kanlanmış ama yine de çok güzel. Sade duruyor. Ben biraz silik gibiyim yanında. Ama olsun, son kez konuşayım o
Beni kaybetmekten korkanla, beni kaybedeceği şeyleri yapan aynı kişiydi.... Ben bunu size nasıl anlatayım.
Reklam
İlk Öpücüğün Tarihi
Zaman ilginç bir şekilde yüksekliğe bağlı olarak değişirmiş. Deniz kenarında yaşayan kimse dağ köyünde yaşayana kıyasla daha dinç olurmuş mesela. Çünkü deniz kıyısındaki zaman tepedekinden daha yavaş akarmış. Dünyanın merkezine yakınlıkla ilgili bu formül. Dibe ne kadar yakın, zaman o denli tembel. Bundan ötürüdür ki utancımdan yerin dibine
Kısayoldan fenomen olmanın biricik yolu
1. Binlerce kişiyi takip et. 2. Bunların yarısına yakını ayıp olmasın diye geri takip yollasın sana. 3. Bir süre sonra bütün takip ettiklerini takipten çıkart. Sonuç: Nurtopu gibi yepyeni bir fenomenimiz oldu. 🤙 1000Kitap ve Twitter'da en itici şeylerin başında sanırım bu olay geliyor. Bunu engellemenin en etkili yolu, 'nezaket için geri takip'ten vazgeçip, gerçekten ilginizi çeken paylaşımlar yapan hesaplara geri takip göndermek olacaktır. Takip ile arkadaşlık farklı hususlardır. Sanırım Facebook'tan kalma bu alışkanlığı bir türlü bırakamıyoruz. Sevgili bunu yapan arkadaşlar, bu şekilde bir hesap sahibi olunca direkt fenomen olmuyorsunuz. O gördüğümüz "yüksek takipçili fenomenler", söyleceyecekleri bir şeyleri olduğu için fenomen oldular. Bu tür şeyler için harcayacağınız zamanı, kendinizi geliştirmek için kullanırsanız daha hızlı yol alabilirsiniz. Zira söyleyecek bir şeyiniz yoksa milyonlarca takipçili hesapları da kısa bir süre içerisinde çöp hesaplara dönüştürebilirsiniz. Dipnot 1: Tabiki farklı bir nedenle bazen karşılıklı takipleştiğimiz kişileri takipten çıkarmak isteyebiliriz. Bu durumda bu kişinin de sizi takipten çıkarması için "engelle>engeli kaldır" seçeneğini kullanabilirsiniz. Bu özellik 1000Kitap, Instagram ve Twitter'ın üçünde de aynı şekilde çalışır. Dipnot 2: Burada şahsen değinmeye çalıştığım şey takipçi sayısı, fenomenlik gibi şeylerden ziyade insanları kısmen kandırma ile ilgili husustur. Yoksa sayıların hiçbir öneminin olmadığına inanıyorum ben de. Bu tür şeyleri çok da şey etmemek gerek.
Uzun zaman oldu, yapmadıklarımdan, yazmadıklarımdan pişman olmak yerine yazmayı yeğleyişim. Çok hatalar yaptım bu andan sonra, ama hiç pişman olmadım. Şimdi de benzer bir şekilde yazıyorum, içimden geldiği gibi değil ama - sadece parmaklarımın istediği gibi. Utanmıyorum hiç bir şeyden artık, ben değilim bu çünkü. Başka bir Erhan buradaki, evde bu
Güzel insanlar burada seçimin ve siyasetin s'sini bile duymak istemiyorum ben. Hadi kitap konuşalım, şiir konuşalım. İlki benden olsun :) Ne diyor Nazım Hikmet "O gider, bu gider, şu gider Dostluk sen yanı başımızda kalırsın" Bırakın yanı başımızda kalsın dostluklar, kalp kırmayalım lütfen... Cemil Meriç'in dediği gibi aynı kitaba baş eğmiş insanlarız biz, birbirimizi üzmeye ne gerek var? Sevgiyle ve tebessümle kalın Şiir bırakmayı unutmayın... İyi geceler diliyorum hepinize :)
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.