Çok sevmemeli kimseyi..!
Böyle sevdaların zamanı değil çünkü..
Hele ki sevipte sevdası uğruna ölünebilen o eski zamanlardan hiç değil..!
Ne bir selamı kaldırır oldu, ne de doğru bir kelamı sayar oldu bu devrin insanları..
Bir merhabaya sığdırır olduk duygulardan yoksun insanlığımızı..
Bir mesajla gelen “naber” lere sevinir olduk çaresiz..!
Mektuplarımız vardı mesela, elle yazılan..!
Onlarında kalmadı bir kıymeti, saklanmıyor artık en sevdiğimiz kitapların sayfa aralarında..!
Gidenin ardından yas tutulmuyor, ayrılık acısı bir kaç hafta dahi sürmüyor artık..
Ne şarkılarda aranır oldu gidenler ne de şiirlere konu oldu kaybedilenler..
Akıllı telefonlar, dokunmatik sevdalar, uzaktan uzağa haftalık aşklar, yalanlar, dolanlar..!
Yaşanan hiçbir şey sevdaya dahil değil artık..
Ne sadık kalınmış bir söz, ne de bir yemin kaldı kolayca bozulmayan..
İhanete gebe sevdalar..!
Kimse kimseyi sevmiyor artık bir leyla gibi yada kadınını sevemez oldu hiç kimse Cemal Süreya gibi..
Oysaki kadın tek başına bir dünya, paha biçilmez bir sevda, erkeğin yalnızlığına son vermiş bir bir devrimdi..!
Piraye kadar gururlu ama sevdasına sadık kaç kadın kaldı bilemem ama çok sevmelerin devri kapandı bunu çok iyi bilirim benim sahte pirayem’ den..!
Sevmeden sevişmelerin ve hissetmeden dokunmaların devri..
Gidenin hep hoş kaldığı, gelenlerin ise hiç hoş gelmediği devir bu devir..!