Kısacık bir ansiklopedi sonlandırdım ben. İlk kez Halil Cibran'ın kalemiyle bu kitap sayesinde tanıştım. Kitabı okurken daha çok kendi kendime kızmaya başladım. Nasıl geç kalmışım okumaya diye. Kitaptan bahsedecek olursak:
Halil Cibran’ın, “Ermiş” adlı kitabı, 54 sayfalık incecik bir kitap. Fakat içinde kocaman bir dünya var. El Mustafa adlı bir adam, 12 yıl kalmış olduğu şehirden ayrılırken ahali tarafından durdurulur. Ve insanlar El Mustafa’ya aşka, evliliğe, çocuklara, yemeye ve içmeye, çalışmaya, sevinç ve kedere, özgürlüğe, zamana, iyilik ve kötülüğe, güzelliğe, ölüme ve hayattaki daha pek çok konuya dair fikirlerini sorar, gitmeden önce ondan son bir “düşünce” koparmaya çalışırlar. El Mustafa’nın ahaliyle paylaştığı hayat görüşleri, zamana meydan okuyan, her dinden ve her yöreden insana seslenebilen, düşündürücü nitelikte. Bazen kimi cümleleri tekrar tekrar okuduğunuz oluyor. Yazılan her cümle hayatınızın rotasını değiştirebilecek potansiyelde… Kitap sade bir dille yazılmış her kesimden insanın rahatlıkla okuyacağı türden ama aynı zamanda bir o kadar da düşündürücü yazılar içeriyor. Kitabın mistik havası ise insanı hem etkiliyor hem de kitabın güzelliğine katkı sağlıyor.
“Göğsümün bir tarafında İsa, diğer tarafında Muhammed oturur.”
Halil Cibran