Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Abdurrahim Yetim

Abdurrahim Yetim
@aytmist
İstanbul Üniversitesi Gazetecilik
İstanbul
Ankara
3 okur puanı
Mart 2018 tarihinde katıldı
Vefalı dost
"Sen ne salak çocuksun!" diye haykırmış Değirmenci. "Seni okula gönderiyoruz da ne oluyor, bilmem. Hiçbir şey öğrenemiyorsun. Oğlum, küçük Hans buraya gelse, sıcacık şöminemizi, güzel soframızı, koca kırmızı şarap fıçımızı görse, kıskanabilir; kıskançlık feci bir şeydir, herkesin kişiliğini bozar. Hans'ın kişiliğinin bozulmasına izin verecek değilim. Ben onun en iyi dostuyum, onu daima kollamaya, baştan çıkarılmasını engellemeye niyetliyim. Hem Hans buraya gelirse, benden veresiye un isteyebilir, ben de böyle bir şey yapamam. Un başka, dostluk başka; ikisini karıştırmamak lazım. Zaten iki ayrı kelime, anlamları da çok farklı. Bunu kim olsa anlar." "Ne kadar güzel konuşuyorsun!" demiş Değirmencinin Karısı, kendine koca bir bardak sıcak bira doldurarak. "Gerçekten, uyumak üzereyim. Tıpkı kilisedeki gibi."
Sayfa 42
Reklam
Ancak son bir kere daha uçup Prens'in omzuna konacak gücü kalmıştı. "Hoşça kal, sevgili Prens!" diye mırıldandı, "Elini öpmeme izin verir misin?" "Nihayet Mısır'a gidecek olmana seviniyorum, küçük Kırlangıç," dedi Prens, "burada çok uzun kaldın; ama beni dudaklarımdan öpmelisin, çünkü seni seviyorum." "Gittiğim yer Mısır değil," dedi Kırlangıç. "Ölüm'ün evine gidiyorum. Ölüm, uykunun kardeşidir, öyle değil mi?" Sonra Mutlu Prens'i dudaklarından öptü ve ayaklarının dibine düşüp öldü.
Sayfa 9
Hayatta insana destek olan tek şey, diğer herkesin müthiş düşük bir seviyede bulunduğunu bilmektir.
Sayfa 16

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hassas Mizaç
"Dediğim gibi" dedi devam etti Fişek, "dediğim gibi... Ne diyordum ben?" "Kendinden söz ediyordun," diye cevap verdi Roma Kandili. "Elbette, sözüm böylesine kabaca kesilmeden önce ilginç bir konuyu irdelediğimi biliyordum. Ben her türlü kabalıktan, terbiyesizlikten nefret ederim, çünkü çok hassasımdır. Yeryüzünde benim kadar hassas mizaçlı biri daha yoktur, bundan eminim." Çatapat, Roma Kandili'ne sordu: " Hassas mizaçlı ne demek?" "Kendi ayağında nasır olduğu için hep başkalarının ayağına basan kişiye hassas mizaçlı denir," diye fısıldadı Roma Kandili. Çatapat gülmekten neredeyse patlayacaktı.
Sayfa 15
Dile Dök
Gönlü dile dökmeyen dostuna ırak olur. Beyansız düşünceler yağmursuz tuzak olur. Vuslat nedir bilmezsen niye girdin "sema"ya? "Neyle" kanatlı "kelâm", yolcuya burak olur. Şaşı etme gözünü; hak tektir, bulamazsın Eli ayak sanırsın, mesafe alamazsın. İlim doldur kalbine deryâya dalamazsın. Vurgun yersen derinde
Sayfa 312
Reklam
Bir zamanlar bir basın görüşmesi sırasında Gandhi'ye bir soru sorulmuştu. Gandhi'nin verdiği yanıt üzerine gazeteci hemen bu yanıtın, bir hafta önce aynı soruya bir başka gazetede verdiği yanıt ile çeliştiğini söyledi. Gandhi'nin yanıtı don derece derindi: sorunun yanıtını değiştirdiğini çünkü aradan geçen zamanda farklı bir şey öğrendiğini söyledi.
Sayfa 19