Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

hüm

hüm
@baliklikiz
Ankara
7 okur puanı
Temmuz 2022 tarihinde katıldı
Balık
Zokayı yutmuşum ben bir zaman ah dilim yaralı konuşamam.
Reklam
...Yağmur da sevmiyor artık bizi. Ama terk etmiyor, unutmuyor yine de: Yağmur yağacakmış daha: Buluşturana dek içimizdeki kopuk ritmi, cılız sesleri dönüştürene dek rüzgara.
Birbirine dolanan hayaller yumağıdır hayatımız kim karar verebilir birbirine dokunan taş ve su hakkında, kimin kimi ayakta tuttuğuna, ve günün aslında kumdan, tuzdan ve ışıktan oluşmadığına? Boşlukları doldurduğumuzda belirecek hayatın anlamı, taşı ve suyu doğru yorumladığımızda, bir yarı öbür yarıyı anlayacak: olgunluk bize yaban meyvesi gibidir; gevşek ağızlarımıza dokunan zehir! Kim sana verdiklerimi, senden aldıklarımı çözebilir? Birbirine dolanan hayaller yumağıdır hayatımız, hayalleri dik tutmak gerekir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ama Ruth, ben, benim söylediklerime, benim çığlıklarıma inanmayanların söylediklerine, onların çığlıklarına artık inanmayacağım. Söz Ruth. Sen benim çığlıklarımı duydun, bana en yakın uzaklık sendin. Bir tek sen duydun çığlıklarımı, artık Ruth, senin söylediğin hiçbir şeye inanmayacağım.
-Değilsin çünkü : olmadın - kendin olmağa çalıştığın her durumda, sen de eksik düştün, ötekiler de : kendine katmağa çalıştığın her öteki, başkası olup çıktı - bu arada sen, kendin de, başkalaştın, "O ötekini belki kendim kılarım" diye... Dizi dizi yanılgılar
Reklam
Kendin olmayı yeniden öğrenmen gerek - yıllar yılı unuttun onu yalnızca: Bunu da "koşullar"a, "hayatın akışı"na, "sorumlulukların"a falan bağlanmaya kalkışma - bahane bulmağa çalışma: Sendin, sendeki asıl senin anlamını, önemini, değerini gözardı eden : korkaklıkla işin kolayına kaçan... O işte şimdi hesabını soruyor o sahici senin, senden : ne yaptın sen sana?!...
Hani çiçekler vardır - sanırsın, hep tomurcuk kalacaklar (öylesine uzun sürmüştür ki gelişmeleri, serpilmeleri, olgunlaşmaları); oysa, gün gelir, inanamadığın bir hızla, pırıl pırıl açıverirler ya - işte, öyle : birdenbire geliverir yaşamanın anlamı. Yıllar sürer, çünkü, o küçücük tomurcuğun gelişmesi, sonra çiçeklenmesi; sonra olgunlaşması, meyveye duracak hale gelmesi. Yıllar ve yıllar...
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Hani
HaniOruç Aruoba
8.4/10 · 4.317 okunma
Yaşam, yazarı da, sahneye koyanı da, başoyuncusu da sen olan; ama senin yalnızca seyircisi olduğun bir oyundur.
Reklam
Yaşamın, sana, bilmediğin, anlamadığın bir dilde; yabancı, tanımadığın bir üslupta, şarkı söyleyen biri gibi gelecek: Söylenen şarkı seninle ilgiliymiş, senden söz ediyormuş, sana söyleniyormuş gibi bir duygu duyacaksın hep; ama, hep de, bilmediğin, anlayamadığın bir dilde, sana yabancı, tanımadığın bir üslupta olacak duyduğun...
Yaşamın, gitmek isteyebileceğin yerdir -zaten, bu yaşamı yaşadığına göre, oraya gitmek istemişsin, istiyorsun demektir : yaşam, gittiğin -ve gitmek istediğin; zaten de gideceğin- yerdir. - Zaten, işte, oradasın...
Bağımsızlığın, bağımlılıklardan geçecek.
Öyleyse, öldüklerimiz de, hep yaşadıklarımızdır -nasıl, yaşadıklarımız, hep, öldürdüklerimizse... Neyi ki yaşarız, onu ölürüz - öldüğümüz de, hep, yaşadığımızdır.
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.