İşte hiç bilemeyeceğimiz insanoğullarından biri. Adam yerine almadıklarımızdan biri! Aramızda harikulade kızlarla, şarkılarla, bembeyaz dişleri, şakrak halleriyle yaşayan bunlara biz, kim bilir ne kadar kötü insanlar geliyoruz ki, senelerdir içimize girmiyorlar. Şehrin dışını, kırları sevmişler de bizi, şehir halkını sevmemişler...
Sayfa 22
Sokaklar ve ağaçlar da insanlar gibi yaşlanıp ölüyorlar, hiçbir şey baki değil.
Sayfa 98
Onu bunca yıl koşturan, içini fırtınalarla doldurup enginlere salan hırs, bu dış görünüşten kaynaklanmıyor mu?
Sayfa 96
Okur Takip Önerileri
Evinde bir kitaplık dahi olmayan kıymetli okuyucum, lütfen evinizi çöl iklimine dönüştürmeyin. Çocuklarımıza temelde zengin bir okuma ortamı hazırlayamıyorsak elbette eğitime dair geri kalmışlıklarını şikâyet etmek de biraz abes kaçacaktır.
Sayfa 206
Bizler, imkânımız varken güvenli ve duyarlı bir yaklaşımla çocuklarımızı büyütmek istiyoruz. Kuru bir çiçek, evcil bir hayat arkadaşı değil bahsettiğimiz; duyguları ve duyarlılığı ile var olan bir insan.
Sayfa 157
Uyku eğitimi
Uyku eğitimi adı altında veya bireyselleşme, özgüven kazanımı gibi tanımlamalarla çocuğun erkenden odasının ayrılmasında ya da kendi kendine uyumayı öğrenmesinde öğrendiği tek şey var: Ağlasa da korksa da duygularını yönetemese de kimsenin yanına gelmeyeceği gerçeği. Bu da güvensiz bağlanmanın kapısını aralamaktadır.
Sayfa 156
Benim yaşım neredeyse dünyayla eşit. Çok yaşadım, çok şey gördüm. Bu dünyada israfı en çok seven insanlardır. Bundan eminim.
Sayfa 119
Hayat bağlanmalardan veya bağlanamamalardan ibarettir. Yaşamdaki tüm ilişkiler böyledir. Mekânsal ilişkiler de insani ilişkiler de... Nereye bağ kurabildiyseniz orada kendinizi rahat hissedersiniz, nereye bağ kurmakta zorluk yaşadıysanız orada rahatsızlık hissedersiniz.
Sayfa 94
Çocuk eğitimine dair herhangi bir kitabı okumadan -ki bu büyük bir cesaret- annelik babalık yapabiliyoruz. Hâlbuki kullanım kılavuzuna bakmadan beyaz eşyaya bile dokunamıyoruz. Kurcalarsak bozuluyor. Peki ya emanetlerimiz? Onları niçin kurcalıyoruz?
Sayfa 29
Toprak
Kokla Hamit, kokla! Aslımız budur bizim unutma. Toprağı sev, sakın satma. Toprak satılmaz unutma.
Sayfa 105
Ölüm ile arkadaş olmak lazım geliyordu ama insanoğlu dünyaya doymuyordu.
Sayfa 56
Ölmekten zordur, öldürülmek korkusu.
Sayfa 50
Ve geceleri obur tavşanların dolunayı kırt kırt yiyerek incecik bir hilale dönüştürdüğüne inanan sen değil miydin?
Sayfa 94
Okunan her kitap, dinlenen her şarkı, ezberlenen her şiir, gidilen yerler ve yürünen yollar, geçilen yazlar, baharlar, kışlar bir tortu bırakır kalbine. Bir iz. Sanki o şarkı sensindir.
Sayfa 68