Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.40
897 koca gün. Bu kitabı bitirmem işte tam bu kadar sürdü. 2 yıl, 5 ay ve 15 gün. Sebebini hiçbir zaman çözememiştim fakat şimdi, kitabı bitirdikten sonra bunun Tanrı'nın bana bir işareti olduğunu düşünmekteyim. Kim bilir belki de Madrabaz Bekçi gerçekten hizmetkarlarını gözetiyordur?
Kızıl Gökler Altında Kızıl Denizler, Locke Lamora'nın
Bilge Adamın Korkusu
Kitap ne kadar tuğla kadar kalın olup göz korkutsada, ilk kitap gibi akıcı ve kendinizi kaptırıp saatlerce okuma garantili. Yine baş karakterimizin zorlu hayatı yüreğimi sızlattı okurken. Zekası hayran bıraktı. Becerileri ve yetenekleri heyecan vericiydi. Bazı bölümler gereksiz uzatılmıştı. Üzüldüğüm tek nokta, (SPOILER) Kvothe'nin hikayedeki gelişim şekli. Kvothe kendisi olarak kaliteli ama yazar çocuğu arzulanır bir karaktere çevirmek için kadınlara karşı olan ince ruhunu, zerafetini tek seferde yıkıp nasıl HIMYM'daki Barney'e çevirmiş anlamıyorum. Zorlu hayatının içinde aşk elbette olmalı -ki kitabın en başında 'kadınlar sevdim' diyor zaten- ama bunu çocuğu 200-300 sayfa boyunca duygusuz bir playboya çevirmeden de yapabilirdi. Orası bana hiç hitap etmedi ve çok rahatsız oldum bu ani düşünce değişiminden.
Benim en sevdiğim ilk beş kitabım arasına girmiş Kralkatili Güncesi'nin ikinci kitabı; Bilge Adamın Korkusu. Seri üç kitaptan oluşuyor ve henüz son kitap -Taş Kapılar- yayınlanmadı. Öncelikli önerim serinin üç kitabı da yayınlanmadan okumaya başlamayın çünkü Bilge Adamın Korkusu öyle bir yerde bitiyor ki şu an üçüncü kitabı beklemek inanılmaz can sıkıcı.
Bu kitaba gelirsek ilk kitaptan çok daha uzundu ama yazar okurken yine sizi alıp bu dünyadan uzaklaştırmayı başarıyor ve kitabı bitirdikten sonra bir yılı dolu dolu yaşamış hissine kapılıyorsunuz. Kitabı kapattıktan sonra aklınızda onlarca soru kalacaktır ve tabii ki tek cevap üçüncü kitap.
Fantastik edebiyat sevenlerin bu kitabı muhakkak duymuş olduğunu ya da okumuş olacaklarını düşünüyorum ama bana kalırsa fantastik romanlara uzak olanların da büyük keyifle okuyabileceği inanılmaz bir kitap.
Bir gün çekip gideceğini bile bile değer verirsiniz birine, geçirdiğiniz her anın tadını çıkarırsınız. Kendinizi yavaş yavaş hazırlamış olsanız bile kocaman bir boşluk hissedersiniz yüreğinizde o gün geldiğinde. Anlamazsınız, bağırmazsınız sadece hayatınıza devam edersiniz bir mum ışığındaki üçüncü sessizlik kadar gürültülü bir şekilde. Geriye dönüp içinizi sıcacık yapan hatıralara bakarsınız, yenilerinin ne zaman geleceğini, gelse bile size neler getireceğini merak edersiniz.
İşte bu kitap böyle bir kitap efendim. Hikayenin orta yerinde kalmış olmanın verdiği sessiz bir hüzün, üçüncü kitabın ne zaman geleceğini bilmemenin yarattığı tatlı bir endişe ile kalakaldım. Fantastik maceralara ilgisi olan herkese katiyen tavsiye ederim.
%67 (768/1142)
·
Puan vermedi
Serinin ikinci kitabı olarak büyük bir hevesle açtığım ama ortalara doğru daraldığım ve devam etme isteğimin hepten söndüğü bir kitap oldu bu.
İlk kitapta sadece değinilen birçok şeyi bu kitapta daha detaylı görüyoruz. Ve yazarın kafasındaki şema üç aşağı beş yukarı bizim için de netleşiyor. Çünkü Rothfuss bu kitapta ilk kitaba nazaran çok daha fazla şeyi açıklıyor, Kvothe'nin hayatını ve karakterini şekillendiren birçok şeyi okuyucuya açıkça sunuyor amaaa klişe bir üslup kullandığı için ilk kitap gibi okutmuyor, ortaya çıkan detaylar da fazla heyecanlandırmıyor. Bu yüzden kitaba tam not veremiyorum ve üçüncü kitabı o kadar da hevesle beklemiyorum. Umarım toparlar
Bir önceki kitaba yaptığım yorumun üzerine bir yorum yapamam zaten... Kitapta tek gördüğüm kusur koca dünyada Denna ile karşılaşıp durmaları diyebilirim ama o da kusur mudur değil midir sonraları ortaya çıkacak. Artık yazarımız üçüncü kitabı ne zaman çıkarmaya karar verirse.
Bununla birlikte bu serinin çevirmenine hayran oldum. Ancak bu kadar güzel bir şey koyulabilirdi ortaya.
Beş günde bin yüz sayfa okudum, yine doymadım. İnsana 'keşke hayatımın sonuna kadar bu hikâyeyi okuyabilsem' dedirten türden bir seri.
Rüzgarın Adı kitabının devamı olarak birlikte aldığım dev kitap:)
İncelemeden çok tavsiye niteliğinde paylaşımda bulunmak istiyorum aslında. Kitabın sayfa sayısı gözünüzü korkutmasın. Öyle akıcı öyle farklı ve öyle hızlı bir kitap ki 1139sayfaya bu dünyadan soyutlanabileceğin bir çok konu sığdırılmış. Bence bu büyük bir yetenek. Kitaptan koparmadan farklı alt başlıklı bir çok duyguyu yaşatıyor insana.
Uzun kitap yazan insanlaın fazla konu tekrarı ve gereksiz detay ile bunu yaptıklarını düşünürdüm. Bu kitapta çok az yerde gereksiz ayrıntı vardı. Şaşırttı beni doğrusu. Dev bir kitabın içinde yaşatıyor seni.
Farklı karakter tasvirleri de takdire şayan. Auri.,Denna ve Elodin mesela. Hele Ademre adlı yerde alınan lethani eğitimi bana tasavvufi geldi mesela.Eğitimlerin içinde anlatılan ifadeleri tasavvufa ilginiz varsa benzeteceksiniz.
Dünyadan uzaklaşıp Fae denilen yer sanki cennet tasviri ile doluydu. Felurian ise cennetteki huri:)
Felurian üzerinden anlatılan cinsellik ise Kuvathe'ye "Yazık şu dünyaya!" dedirtirken bizlere de üzerinde konuşulmayan ama ihtiyaç odaklı hoyratça heba edilen günümüz ilişkilerini sorgulatır cinstendi.
Velhasıl, insan aradığı şeydir düşüncesiyle bu kitapta aradığınız ne varsa bulabileceğinizi düşünüyorum. Tabi bakmak ve görmek arasındaki fark ile okursanız:)
Hayal ufkunuzu genişletmesi ümidiyle keyifli okumalar diliyorum...
Patrick Rothfuss'dan sanat nasıl icra edilir dersi
Rothfuss, Rüzgarın Adı ile başlayan bu muazzam hikayede nereye giderse gitsin iyi bir şarkıcının bir şarkıyı taşıması gibi bizi de yanında götürecek.
-Ursula K. Le Guin
Kitapların arkasında yazan yazar yorumlarına genelde katılmam ama bu kadar doğru az yorum gördüm diyebilirim. Kitap o kadar güzel bir dille yazılmış ve o kadar sürükleyici ki saatlerin nasıl geçtiğini anlayamıyorsunuz. Yazar sizi kitabın içine o kadar iyi alıyor ki Kvothe siz oluyorsunuz, Kvothe nasıl hissediyorsa siz de öyle hissediyorsunuz. Bir yandan fantastik bir yandan da gerçekçi bir kitap. Yani ana karakteri göğe de çıkartmıyor yere de vurmuyor. Kvothe bir düşmanla karşılaştığı zaman ben ana karakterim diyip karşısındakini pat diye yere seremiyor ve bunu epiklikle karışık bir şekilde yapıyor. Açıkçası bunu nasıl anlatabilirim bilmiyorum :D Biraz anlatılmaz okunur gibi bir kitap. Muhtemelen Bilge Adamın Korkusu'nu bitirdiğimde bir süre boşlukta kalacağım. Bu tarz bir sanat eseriyle bir daha karşılaşamama olasılığının verdiği hüzün...
Kısacası hayatınızda karşılaşabileceğiniz nadir kitaplardan biridir. Okuyun okutturun. Herkese iyi okumalar!
736 syf.
10/10 puan verdi
Hayatım boyunca tek bir kitap okuma hakkım olsaydı seçeceğim kitap bu olurdu. Kitapları ikinci kez okumayı sevmiyor olmama rağmen defalarca sıkılmadan okuduğum kitaptır kendisi. İkinci kitabı Bilge Adamın Korkusu da bir bu kadar güzeldir. Yıllardır beklediğimiz üçüncü kitabı da okuyabilmemiz dileğiyle..
Okuduğum en iyi fantastik seri
Ekim 22 ve ben 26 yaşındayım 3.kitap geldiğinde kaç yaşında olurum kim bilir. Evreniyle karakterleriyle canım Kvothe’m ile mükemmel bir kitap. Tanıdığım tüm kitap severlere şiddetle tavsiye edeceğim.