Kitap okumak ekmek ve su gibi olmalı.
Kitaplarda her şey var. Anlamlı, bilgece ve güzel ne varsa, şu ya da bu zamanda biri yazmış, kâğıda dökmüştür. Bütün bu güzellikleri görmezlikten gelebilmesi için insanın küstah ya da deli olması gerekir. Kim isteyebilir bunu? İnsan okudukça yaşadığını daha iyi anlar. Varlığından habersiz olduğu şeylere hayat vermek için okur. Beynindeki her kıvrımın, her hücrenin bir ödevi, bir potansiyeli var. Uyarılmak için küçük bir çaba göstermeni bekliyorlar. Bütün bunlar kitaplarda yazılı. Her şey var onlarda. Yeter ki nerede olduğunu bilesin, arayasın. Okumak hayattan kaçmak değildir. Tam aksine! Hayatın ta kendisidir! Hayatın yaratıcısıdır!
Sayfa 116
Batı, kâr edemeyeceği her ânı insan hayatından siler ve onu reklamlar, sloganlar aracılığıyla basitleştirir, gözden düşürür.
Uykusuzluğun yükselen değer olması modernitenin icadıdır. Gelecek kaygısıyla sınavdan sınava sürüklenen insanoğlu yapacakları hiçbir iş olmadığında da sırf boşa zaman geçirme kaygısından kurtulmak için kendilerine sunulan en basit şeyleri bilgece uygulama şapşallığına düşüyor. İzcilik, spor, bulmaca, kitap okumak ve daha beteri kitap yazmak, salakça çekilmiş bir filmi eleştirel gözlerle izlemek gibi...
Uykusuzluk maddî dünyayla ilişkiyi kesmeme, gözlerimizi onun gözlerinden ayırmamadır.
Sayfa 52Kitabı okudu
Boş duyguları bırakalım, bilgece duygular huzur veriyor.
.
Şu anda zaten bir hiç olduğunu fark eden, ölümde hiçbir şey olmaktan en az korkacaktır.
Okumak, ruhun ve aklın gıdasıdır.
Sayfa 196 - AZ Kitap 1. Baskı 2014Kitabı okudu
Eski bir söz ''Aynı topun kumaşı, bir arada bulunur'' der. Bu, paha biçilemez ve bilgece bir sözdür. Arkadaş olduğumuz, evlendiğimiz, işe aldığımız, kendisi için çalıştığımız ve sosyalleştiğimiz insanlar çevremizi oluşturur. Bu insanlar, genellikle kim olduğumuzu ya da kim olmak istediğimizi yansıtır.
Sayfa 311Kitabı okudu
